Bursa’nın Kestel ilçesinde Alevi bir aile dondurmacı ile yaşadıkları tartışma ertesinde saldırıya uğradı. Saldırı sonrasında baba yoğun bakıma alınırken, anne de aldığı darp nedeniyle hastanede tedavi altına alındı. Ailenin Alevi olması ise farklı soruları akıllara getirirken STK'ler sağduyu çağrısında bulundu.

OLAY NASIL GELİŞTİ?

Bursa'da önceki gün yaşanan olay şöyle gerçekleşti: Gül Ailesinin 10 yaşındaki oğulları, belediyeye ait bir Şentürk adlı işletmeden dondurma almak istedi. O sırada mekânda bulunan işletme sahibinin oğlu çocuğa dondurma satmadı. Anne Nurgül Gül bunun hesabını sordu. Baba Daimi Gül de çok geçmeden tartışmaya müdahil oldu. Kısa süren söz dalaşının ardından Gül ailesi işletmeden ayrıldı. Ancak vahim olay bundan sonra yaşandı. Mekânda bulunan satıcı babasını aradı. Baba Ş.K. telefonla adam toplayıp ailenin önünü kesti. Kendisinin de aralarında olduğu üç kişi inşaattan aldıkları kalaslarla Nurgül Gül ve Daimi Gül’ü kalaslarla öldüresiye döverken, 10 yaşındaki çocuğu da darp etti. İki gün yoğun bakımda kalan ve boynundan yaralanan Nurgül Gül hayati tehlikeyi atlattı. Ne var ki beyin travması geçiren Daimi Gül, hâlâ yaşam savaşı veriyor.

"MÜNFERİT BİR HUSUMET"

Aileyi ziyaret edenler ve yakın olanlar, yaşanan vahim hadiseyle ilgili olarak BirGün'den Erk Acarer'e şunları söyledi: "Olay, ‘Ramazan hassasiyeti’ ya da bir gruba yönelik ırkçı saldırılar olarak değerlendirilemez. Aile Tuncelili ve Alevi. Muhelif bir yapısı var. İşletme sahibinin bir nefret kültürü üzerinden husumet yarattığı ortada. Ancak münferit bir durum."

"SİYASET SOKAĞI BELİRLİYOR"

“Siyasetin dili, sokağı belirliyor. Gayri meşru işlerden prim yapmaya çalışan, mafyavari bir esnaftan ve kurduğu ilişkilerden söz edilebilir. Gündüz günü öldüresiye insan dövüyorlar. Böyle kişilere belediye neden ve ne koşullarda ruhsat veriyor. Ortada, durumdan vazife çıkaran, Tuncelili, Alevi ya da muhalif olduğu için müşterisine nefretle yaklaşan bir esnaf var. Kendisini, Erdoğan’ın çakal esnafı olarak değerlendirebiliriz.”

STK'LER: 'KESTEL DİKEN ÜSTÜNDE'

Sağduyu çağrısında bulunan Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) temsilcileri ise durumu şöyle değerlendiriyor:

“Ailenin Alevi olması nedeniyle infial yaratmaya müsait bir durum var. Yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak lazım! Kestel diken üstünde! Şiddet gören Daimi Gül’e bir şey olursa geri dönülmesi zor durumların ortaya çıkmasından endişeliyiz. Türkiye’de kutuplaşma had safhaya geldi. Polis bu olay üzerinden de hedef göstermeye başladı bile.”

SAĞDUYU ÇAĞRISI

Alevi Dernekleri temsilcilerinin yaptığı açıklamalar ise şöyle:

“Dün geceden beri rahatsız eden bir hareket var. Olayın meydana geldiği yerde toplanmalar oluyor. Herkes sağduyulu olmalı. Yaşanan Alevilere yönelik bir linç değil. Nefret üzerine kurulu münferit ve vahim bir olay! Bir kişi kaçmış. İki kişi gözaltında! Kaçan kişinin yakalanmasını ve diğer faillerle yargılanmasını istiyoruz.”

"NEFRET TOHUMU EKENLER.."

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği saldırıyı sert bir açıklamayla kınarken şu ifadelere yer verdi:

“Kestel’de eşi ve çocuğuyla saldırıya uğrayan Gül ailesi hastanede tedavi görmektedir. Çocukları şoktadır Bursa Kestel’de saldırıyı Ş. K. ve oğlu gerçekleştirmiştir. Saldırı aileye değil Alevi inancına yapılmıştır. Bu saldırıları gerçekleştirenlerin özellikle iktidarın Aleviliği hedef göstermesi ve nefret söylemlerinden dolayı rahatça saldıra bilmektedirler. Kardeşlik tohumu yerine kutuplaşma tohumu ekenler bu olayların baş sorumlusudur.”