ABD Dışişleri Bakanlığı, yıllık küresel İnsan Hakları Raporu'nu yayınladı.
Barack Obama döneminde hazırlanan bu son raporda, Türkiye'ye 75 sayfa ayrıldı. Türkiye’nin 2016 yılı içindeki en önemli insan hakları meseleleri arasında, adil yargılama süreçlerine ulaşım sorunları, ifade özgürlüğüne hükümetin müdahalesi, sivillerin korunmasında yetersiz kalınması, hapishanelerdeki hak ihlalleri, azınlık hakları gibi konular sıralandı.
Raporda, “PKK ile mücadelede, hükümete bağlı güvenlik güçleri sivilleri korumak için etkili önlemler almakta başarısız oldu. Güneydoğu’da yaşayan yüz binlerce kişi evini terk etti, pek çok kişi yerinden edildi. Çatışmalarda, en az 200 sivil öldürüldü” denildi.
Raporda şu ifadeler yer alıyor;
-15 Temmuz darbe girişimini takiben, mahkemeler on binlerce kişinin darbeyi ya da terörist grupları desteklediği gerekçesiyle mahkum etti. Bu kişilerin büyük çoğunluğu hakkındaki suçlamalarla ilgili çok az netlik ve çok az kanıt var. OHAL kapsamında çıkarılan kararnamelerle, suçlama olmaksızın gözaltılar bir aya kadar uzuyor.
- 140’tan fazla gazeteci, PKK ve Gülen hareketiyle bağlantısı olduğu iddiası nedeniyle tutuklu. Aynı iddiayla kapanan basın kurumlarında çalışan yüzlerce kişi de işsiz (…) Temmuz sonunda, uzmanlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik 4 bin hakaret davası bulunduğunu tahmin ediyor.
- Bireyler, dava riski olmadan açıkça devleti ya da hükümeti eleştiremiyor. Hükümet; bazı dini, siyasi ve kültürel bakış açılarına yakın bireylerin ifade özgürlüğünü kısıtlamaya devam ediyor. İktidar partisiyle ilgili hassas konularda yazan ya da konuşan pek çok kişi soruşturma riskiyle karşı karşıya kalıyor.
-Gazetecilere ve ailelerine yönelik baskılar, haberciliğin hükümet taraftarı çizgide standartlaştığı oto sansür atmosferine katkıda bulunuyor.
-Yasalar bağımsız bir yargı sistemine elverişli, fakat yargı özellikle yönetici kesimin etkisine açık.
- İnternet erişimini kısıtlayan hükümetin, şeffaf olmayan yasal yetkiyle özel online haberleşmeleri izlediğine dair kanıt vardı.
-17/25 Aralık yolsuzluk skandalını haberleştiren yargı mensupları görevden alındı, haberleştiren gazeteciler ise davalarla yüz yüze geldi.
-Hükümet, hiçbir sektörde, asgari ücret, çalışma saatleri, işçi sağlığı ve güvenliği konularında yasaları etkili şekilde uygulayamıyor.
-PKK ile mücadelede, hükümete bağlı güvenlik güçleri sivilleri korumak için etkili önlemler almakta başarısız oldu. Güneydoğu’da yaşayan yüz binlerce kişi evini terk etti, pek çok kişi yerinden edildi. Çatışmalarda, en az 200 sivil öldürüldü.
-İnsan hakları örgütleri, güvenlik güçlerinin, Suriye’den Türkiye’ye yasa dışı yollardan geçmeye çalışan kişileri öldürdüğünü ya da yaraladığını bildirdi. Darbe girişimi sonrası mahkumların işkenceye uğradığı ya da taciz edildiğine dair raporlar bulunuyor.
-Barış bildirisini imzalamaları sonrası baskılara maruz kalan ve işine son verilen akademisyenlere de yer verilen raporda, 8 Ocak’ta Beyaz Show’u arayarak izleyicileri Güneydoğu’da olanlara karşı “daha hassas olmaya” çağıran Ayşe Öğretmen’e açılan dava da yer buldu.
(Kaynak: BirGün)
