İlahiyatçı Profesör M. Hayri Kırbaşoğlu, AKP'nin İslam şartlarını "şehvet, şöhret ve rüşvete" indirgediğini ifade ederek, “İktidarda kalmak adına kendi etrafında yaşanan her türlü ahlaksızlığa göz yumuyor" dedi.

İktidarın dini maddi açıdan pazarlamasıyla bağlantılı olarak benzer olayların arttığını söyleyen İlahiyatçı Profesör M. Hayri Kırbaşoğlu,  Türkiye’de artan çocuklara yönelik cinsel istismarı Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) değerlendirdi.

AKP’nin Ensar Vakfı bünyesinde çocuklara yönelik cinsel istismar vakasını eleştirenleri hedef almaya devam ediyor.

Çocuklara, ölüm, cezaevi ve istismarı dayatan sistemi değerlendiren pek çok çevre yaşananların arkasında siyasi anlayışın olduğu görüşünü dile getiriyor.

Bu tür olayların özellikle "muhafazakar" bir parti iktidarı döneminde yaşanmasını değerlendiren İlahiyat Profesörü M. Hayri Kırbaşoğlu, cinsel istismar olaylarının vakıf, cemaat gibi dini yerlerde yapılmasına işaret ederek, "Dini kurumlarda yaşanan cinsel istismar olaylarının, İslami kesimin iktidar rantını ele geçirmesi ve dini maddi açıdan palazlanmasıyla doğrudan ilişkilidir" değerlendirmesinde bulundu. İktidar ile cinsel saldırı suçları arasında bağlantı kuran Kırbaşoğlu, "Zira makam, mevki ve para, beraberinde cinsel tatminsizliği ve bu tatminsizliğin sonucu olarak, cinsel sapmaları tetikleyici bir işlev görebilmektedir" dedi.

KURAN KURSLARININ AÇILMASI AKİBETİ DEĞİŞTİRMEYECEK’

Çocuk istismarının artmasının mevcut iktidarın dini politikaya alet etmesinden kaynaklandığını belirten Kırbaşoğlu, "İktidarda dindar görünümlü statükocu İslamcıların bulunması, bol bol cami açılması, siyasi konuşmalarda dini politikaya alet etmede sınır tanınmaması, çok sayıda İlahiyat fakültesi veya Kur'an Kursu açılması, tarikat ve cemaatlere iktidar koruması sağlanması da bu acı akıbeti değiştirmeye yetmeyecek" diye konuştu.

‘AKP İSLAMIN ŞARTLARINI 3’E İNDİRDİ’

AKP iktidarı tarafından İslam'ın şartlarının 3'e indirdiğini söyleyen Kırbaşoğlu, İslamcı kesimlerde başlayan dünyevileşme sürecinin, mevcut iktidar döneminde had safhaya ulaştığını vurgulayarak, "İslami kesimlerde başlayan dünyevileşme ile beraber, mevcut iktidar döneminde İslam'ın şartları şehvet, şöhret ve rüşvet adı altında 3'e indirildi" dedi.

Kırbaşoğlu, çocuklara karşı geliştirilen cinsel istismar olaylarının, iktidar anlayışından bağımsız değerlendirilemeyeceğini söyledi.

‘AKP İKTİDARDA KALMAK İÇİN AHLAKSIZLIĞA GÖZ YUMDU’

AKP'nin iktidarda kalmak uğruna kendi yandaşları tarafından gerçekleştirilen tüm gayri ahlaki olaylara sessiz kaldığı için bu tür durumların arttığına dikkat çeken Kırbaşoğlu, "İktidar statükosuna zarar vermediği sürece, iktidar çevrelerindeki gayr-ı meşru uygulamalara ses çıkarılmaması, iktidar yandaşlarının ürkütülmemesi bakımından kendisini dayatmıştır " ifadesinde bulundu.

Cinsel istismar vakalarının dini kurumlarda eğitim veren kesimler tarafından fazlaca gerçekleştirilmesini kapalı ve baskıcı toplum yapılarına bağlayan Kırbaşoğlu, sorunun çözümüne yönelik "Önce ahlak merkezli bir insan ve toplum tasavvurunun birey ve topluma egemen kılınması, sonra da bu ahlaki hassasiyete uygun olarak gerekli idari ve kanuni adımların atılması gerekir" değerlendirmesini yaptı. Toplumda yaşanan ahlaksızlıkları, iktidarın kendisine göre şekillendirmeye çalıştığı din anlayışının sonucu olarak artış gösterdiğine dikkat çeken Kırbaşoğlu, şunları söyledi:

"İktidarın dindarlık algısı ve tasavvuru toplumun ortalama dindarlık seviyesinin üstünde değildir. Hatta iktidarın siyasi popülizm adına mavi boncuk dağıtma yoluna gittiği tarikat ve cemaat yapılanmalarının dini tasavvurlarının durumu daha da vahimdir.

“Sosyolojik olarak halk islami denilen bu kültürün bilimsel bilgiden ziyade kulaktan ya da medyadan duyma bilgilere, daha doğrusu bu alanlardaki korkunç bilgi kirliliğine dayandığını, bu kültürde İslam'a taban tabana zıt unsurların sayılamayacak kadar çok olduğunu göz önüne alacak olursak, iktidar ve çevreleri tarafından resmi ve sivil düzlemde topluma pompalanan din anlayışının sağlıksız, hatta patolojik bir dindarlık olduğunu söylemek abartı olmayacaktır" diye konuştu.