DİTİB tarafından yürütülen faaliyetler ve DİTİB’in Müslüman Kardeşler’le bağlantıları Almanya Federal Parlamentosu’nda tartışma konusu oldu.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’nin (DİTİB) mercek altına alınmasını isteyen ise aşırı sağcı parti Almanya için Alternatif (AfD).

AfD’nin “Almanya’nın İslamlaşması” ve buna karşı ise iç istihbarat teşkilatı Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın DİTİB’i incelemesini isteyen önergesine, Almanya Federal Parlamentosu’nda grubu bulunan diğer partiler karşı çıktı.

AfD, DİTİB’in eyalet hükümetleriyle işbirliği yaptığını ancak bu kuruluşun faaliyetlerinin anayasaya aykırı olduğunu belirterek, DİTİB-Müslüman Kardeşler ilişkisinin Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın bu ilişkiyi derin bir şekilde analiz etmesini istedi.

AfD, önergesinde Müslüman Kardeşler ve bağlı çete yapılanmalarının radikal dinci akımlarda bugün dünyada etkin bir rolü olduğu ve yakından izlenmesi gerektiğini önergesinde dile getirdi.

DİĞER PARTİLER KARŞI ÇIKTI

AfD’nin önergesine diğer partiler ise karşı çıktı. Federal Hükümet’te Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Hristiyan Sosyal Birlik’in (CSU) büyük ortağı Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Hamburg Milletvekili Christoph de Vries, AfD’i “ikiyüzlülük” niteledi. 

Vries, AfD’nin ülkedeki tüm Müslümanları radikal göstermekle suçladı.

SPD Milletvekili Uli Grötsch ise hükümetin radikal dincileri mercek altında tuttuğunu, Anayasayı Koruma Teşkilatının AfD’yi “incelemesi” gerektiğini ifade etti. 

Yeşiller Partisi Milletvekili İrene Mihalic de Almanya’da radikal İslam ve aşırı sağın en büyük iki tehdit unsurunu oluşturduğunu ifade ederek AfD’yi eleştirdi. 

Sol Parti’nin tepkisini dile getiren Ulla Jelpke ise AfD’nin, “Almanya’da İslamlaşma tehdidi şeklindeki gerçeği yansıtmayan söyleminin partinin “en sevdiği kuruntu olduğunu” söyledi.