AK Bakanlar Komitesi’nin 1352’nci toplantısına, 3 büyükşehir belediye başkanlarının görevden alınması ve kayyım atanmalarının yerel düzeyde seçmeni temsiliyet hakkından mahrum bıraktığı ve yerel demokrasiye ciddi anlamda zarar verdiği yönünde AB tarafından bildiri sunuldu.

Avrupa Konseyi (AK) Bakanlar Komitesi toplantısında Avrupa Birliği (AB) delegasyonu tarafından Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediye başkanlarının görevden alma ve yerlerine kayyım atamalarına ilişkin bildiri sunuldu. 
 
Dört maddeden oluşan açıklama şöyle: 
 
"1- Türk yetkililer, Türkiye'de Diyarbakır, Van ve Mardin’in demokratik olarak seçilmiş belediye başkanlarını geçici olarak askıya almış, terörle ilgili soruşturmanın bir parçası olarak yüzlerce kişi gözaltına alınmıştır. Selçuk Mızraklı, Bedia Özgökçe Ertan ve Ahmet Türk'ün devlet valileri tarafından değiştirilmesi, 31 Mart seçimlerinin demokratik sonuçlarına olan güven açısından ciddi bir endişe kaynağı haline gelmiştir. Yerel politikacıların görevden alınması ve gözaltına alınması, yerlerine kayyım atanması yine yerel düzeyde seçmeni temsiliyet hakkından mahrum bırakmış ve yerel demokrasiye ciddi anlamda zarar vermiştir.
 
2- Avrupa birliği geçmişte yerel ve bölgesel yönetimler kongresinde Türkiye’de seçilmiş temsilcilere yönelik yasal işlemlerin aşırı kullanımı ve atanan yetkililer tarafından değiştirilmeleri konusundaki endişelerin dile getirdiğini hatırlatmak istemektedir. Kongre Başkanı kısa bir süre önce Türk makamlarını bu sorunu gecikmeden ele almaya ve özellikle belediye meclislerinin yedek belediye başkanı seçme kapasitesini geri kazanmaya çağırmaktadır.
 
3- Türkiye hükümeti terörle mücadele konusunda meşru bir hakka sahip olsa da, bunun şeffaf bir şekilde yapılmasından ve hukukun üstünlüğüne, insan haklarına, Türkiye Anayasası’na ve Türkiye'nin uluslararası taahhütlerinde yer alan temel özgürlüklere uygun olarak yapılmasından da sorumludur. Türkiye, Venedik Komisyonunun önerileri doğrultusunda ve Türkiye'nin Avrupa Yerel Özyönetim Şartı'na olan mutabakatı doğrultusunda, yerel demokrasinin işleyişini önleyen tedbirleri kaldırmak zorundadır.
 
4- Her ne kadar AB, Türkiye'deki şiddetli terör saldırılarını açıkça ve defalarca kınasa ve mağdurların aileleriyle dayanışmasını dile getirse de, barışçıl ve sürdürülebilir bir çözüm elde etmek için güvenilir ve kapsayıcı bir siyasi sürecin acil olarak yeniden başlatılması çağrısını yinelemektedir."

Kaynak: Mezopotamya Ajansı