IŞİD'in Diyarbakır’daki HDP mitingine yönelik saldırısında ihmalleri olan bir emniyet müdürü, bir komiser ve 3 polis memuru hakkında "görevi kötüye kullanmak" suçundan ek iddianame hazırlandı. Davadaki sanık polis sayısı 19'a yükseldi.
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 5 Haziran 2015'te Diyarbakır'da düzenlediği mitinge yönelik IŞİD tarafından gerçekleştirilen iki bombalı saldırıyla ilgili hakkında "görevi kötüye kullanmak"tan dava açılan polis sayısı 19'a yükseldi. Diyarbakır 14'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde, 5'i emniyet müdürü, 3'ü komiser olmak üzere 14 polis hakkında “görevi kötüye kullanmak” suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapis istemiyle açılan dava yargılaması devam ederken 5 polis hakkında ek iddianame hazırlandı.
Aydın Atay'ın Mezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre, avukatların istemi ve mahkemenin kararıyla ikinci patlamanın yaşandığı yerde güvenliği sağlamakla görevli bir emniyet müdürü, bir komiser ve 3 polis hakkında hazırlanan iddianame, ilk patlamada bölgesindeki güvenliği sağlamakla görevli polislerin yargılandığı 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
EK İDDİANAME HAZIRLANDI
Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi önündeki patlama nedeniyle yargılanan polis memurları A.T., A.D., A.K., D.U., F.D., H.Y., H.Y., K.A., K.K., M.S., M.A.C., M.Y.Ö., M.D. ve M.İ.B. hakkında görülen davada avukatların talebiyle mahkeme ikinci patlamanın yaşandığı Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi önünde güvenliği sağlamakla görevli polisler hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan soruşturma yürütmesini talep etti. Savcılık yürüttüğü soruşturmayı tamamlayarak ek iddianameyi mahkemeye gönderdi.
"Görevi kötüye kullanmak" suçlamasıyla görevli polislerin 3'er ay ile 1 yıl arasında değişen hapis cezasıyla ayrı ayrı cezalandırılmasının istendiği iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.
'GEREKLİ ARAMA FAALİYETİNDE BULUNMADILAR'
İddianamede, birinci patlamaya ilişkin davanın sürdüğü hatırlatılarak Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nün 4 Haziran 2015 yazılı emrine rağmen miting ve çevresinde patlayıcılara karşı arama görevi verilmesine ve tedbir alınmasının istenilmesine rağmen şüphelilerden 3'üncü sınıf emniyet müdürü K.A., komiser A.K., polisler M.S., A.D. ve M.D.'nin patlayıcının olay öncesinde saklandığı Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi bahçesinde ve çöp kutularında gerekli arama faaliyetlerinde bulunmadıkları tespitinde bulundu.
Şüphelilerin yüklenen suçu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi ve delillerin bulunduğu belirtilen iddianamede, suçun sabit bulunması halinde şüphelilerin “görevi kötüye kullanmak”tan cezalandırılmasını istedi.
NE OLMUŞTU?
HDP'nin 5 Haziran 2015'te Diyarbakır'da düzenlediği seçim mitingine IŞİD tarafından düzenlenen iki ayrı bombalı saldırıda 5 kişi yaşamını yitirmesine yüzlerce insanın yaralanmasına ilişkin gerekli güvenlik tedbiri almayan ve asker kaçağı olan IŞİD üyesi Orhan Gönder hakkında yasal işlem yapmayan polisler ve birinci patlamanın yaşandığı Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi önünde güvenliği sağlamakla görevli 14 polis hakkında "Görevi kötüye kullanmak"tan Diyarbakır 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nce dava açılmıştı.
İlk patlamanın yaşandığı olaya ilişkin hazırlanan İddianamede şu tespite yer verilmişti: "Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nün 04/06/2015 tarih ve 2674 sayılı yazılı emri ile miting alanı ve çevresinde patlayıcılara karşı arama görevi verilmesine ve tedbir alınılmasının istenmesine rağmen, şüphelilerden üçüncü sınıf emniyet müdürü K.A'nın, komiser A.K'nin, polis memurları M.S., A.D. ve M.D'nin, patlayıcının olay öncesinde saklandığı Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi bahçesinde arama faaliyetinde bulunmadıkları. Şüphelilerden dördüncü sınıf emniyet müdürü F.D. ve komiser M.A.C'nin Farabi Anadolu İmam Hatip Lisesi bahçesinde tedbir almadıkları, ikinci sınıf emniyet müdürü şüpheli M.İ.Y'nin miting alanında emniyet tedbirlerinden sorumlu müdür olarak yetki ve sorumluluğunda bulunan emniyet tedbirlerinin alınması hususunda ihmalkar davrandığı, bu kapsamda şüphelilerin suç tarihinde görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal göstermeleri neticesinde terör eyleminin önlemediği, bu suretle üzerlerine atılı bulunan ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerinin anlaşılmıştır."
