Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeyken sağlık durumunun kötüleşmesi sonucu hastaneye kaldırılan tutuklu Koçer Özdal’ın “yatağa kelepçeli” halde yaşamını yitirmesinden 50 gün sonra Bafra Kaymakamlığı’ndan “sağlık durumu iyi” raporu verilmesi, hasta tutuklu sorununu yeniden gündeme getirdi.

İnfaz Kanunu’nda yapılan değişiklikle 2013 yılından bu yana “ağır hastalık” gerekçesiyle ceza infazının ertelenmesinin önü açıldı. Ancak değişikliğe eklenen, “Toplum güvenliği için tehlike oluşturmamak” şartı yüzlerce tutukluun ölümün eşiğinde yaşamını sürdürmesine neden oluyor.

HASTA TUTUKLU 400'ÜNÜN DURUMU 'AĞIR'

Hüseyin Şimşek'in BirGün'de yer alan haberine göre, özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kapasitesinin üzerinde tutukluun insani koşullardan uzak yaşadığı cezaevlerinde İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre bin 154 hasta tutuklu bulunuyor. Hasta tutukluların 400’ünün durumu ise “ağır.”

25 yıldır cezaevinde olan Yılmaz Suncak da ölüm döşeğinde tahliye edileceği günü bekliyor. Şakran 1 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan kanser hastası Suncak’ın, hastanenin tedavi için verdiği randevuya gitmesinin cezaevi yönetimi tarafından engellendiği bildirildi.

KALBİNİN YÜZDE 30'U ÇALIŞIYOR 

Kandıra 2 Nolu F Tipi Kapalı Hapishanesi’ndeki Abdullah Kalay da “ağır hasta tutuklu”lardan biri. Hafıza kaybını ifade eden Wernicke Korsakoff hastası olan Kalay, tutuklu bulunduğu sürede iki kez anjiyo oldu. Kalay’ın kalbinin yalnızca yüzde 30’u çalışıyor.

Cezaevlerindeki tutukluların bir kısmı birden fazla “ölümcül” hastalıkla savaşmasına rağmen tahliye edilmiyor. O tutuklular arasında Rize Kalkandere L Tipi Hapishanesi’nde kalan Aydın Çubukçu da bulunuyor. Siroz olan Çubukçu aynı zamanda hepatit B hastası, akciğerinden de ciddi bir operasyon geçiren Çubukçu’nun bir gözü görmüyor.

"ADLİ TIP KARAR VERİYOR"

Hasta tutuklulara ilişkin İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Adli Tıp Kurumu’nun siyasi iktidarın yönelimine göre kararlar verdiğini söyledi.

AKP’nin ağır hasta tutukluların tahliyesi konusunda “istekli olmadığını” dile getiren Türkdoğan, “Hasta tutuklulara bile adli, siyasi ayrımı yapıyorlar. Siyasi tutuklular engelleniyor. Adli Tıp Kurumu, Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerin, ‘Cezaevinde kalamaz’ raporuna rağmen tahliyeye yönelik rapor vermiyor” dedi.

Adli Tıp Kurumu engelinin aşılması durumunda da tutukluların tahliye işlemlerini yapılmadığını ifade eden Türkdoğan, “Tahliye edilecek hasta tutukluların toplum güvenliğini tehlikeye düşürüp düşürmeyeceği konusunda uzun süren araştırmalar yapılıyor. Tahliye bu yolla geciktiriliyor. Hatta tüm raporları tahliyeye yönelik olan bazı tutuklular ‘toplum güvenliği’ gerekçesiyle tahliye edilmiyor” diye konuştu.