İSTANBUL- Hasan Gülünay, 20 temmuz 1992 tarihinde İstanbul Tarabya'daki evinden Sirkeci'ye giderken gözaltına alınarak kaybedilir.

TANIĞA ÖLÜM TEHDİDİ

Tutulduğu Gayrettepe Terörle Mücadele Merkezi'nde işkenceli sorgudan geçirilirken, "Ben Hasan Gülünay, beni gözaltında kaybetmeye çalışıyorlar" diye bağırışına Erol Şam tanıklık eder. Şam tanıklığını açıklamasından sonra ölümle tehdit edilir.

Susurluk'la deşifre olan kontrgerilla yapılanmasının içinde yer alan, dönemin Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ, kendisini telefonla arayan dönemin Çalışma Bakanı Mehmet Moğoltay'a "Yaralarının iyileşmesi için" beklettiklerini, sonra savcılığa sevk edeceklerini aktarır. Hasan Gülünay hiçbir zaman savcılığa çıkarılmaz. Çocuklarının yanına bir daha gidemez ve kendisinden bir daha haber alınamaz. Eşi Birsen Gülünay 4 çocuğuyla birlikte çalmadık kapı bırakmaz.

GALATASARAY MEYDANI'NDA BÜYÜYEN 4 ÇOCUK

İnsan Hakları Derneği Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına basın metnini okuyan Oyuncu Nur Sürer, Hasan Gülünay'ın Galatasaray Meydanı'nda büyüyen çocuklarının anneleriyle birlikte Hasan'ı aramaya devam ettiğini belirtti.

Sürer, "Hasan Gülünay gözaltında kaybedildiğinde; Başbakan Süleyman Demirel'di, İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'di, Emniyet Genel Müdürü Yılmaz Ergün'dü, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir'di, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu'du. Onların Hasan Gülünay'ın kaybedilmesinden sorumlu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor ve yargılanmalarını istiyoruz" dedi.

Eylemde söz alan Hasan Gülünay'ın ağabeyi Zeki Eği ise, 19 yıldır kardeşini aradıklarını ancak yetkililerden bir yanıt alamadıklarını ifade eti. Eği, 19 yıl önce yaşanan gözaltında kaybetme, sindirme politikasının bugün de tutuklamalarla devam ettiğini belirtti.

Cumartesi Anneleri ayrıca Çemişkezek'te toplu mezarda bulunan kardeşinin mezarının açılması için 43 gündür açlık grevinde olan Hüsnü Yıldız'ın yanında olduklarını açıkladılar.

ETHA