Darbenin bir numaralı ismi Kenan Evren ve dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'nın yargılanmasına başlandı. Mahkeme heyeti, davanın düşürülmesi yönündeki talebi reddetti. Evren ve Şahinkaya duruşmaya gelmediği için iddianame okunmayacak.

 

12 Eylül 1980 darbesinin ardından 50 kişi idam edildi. İdam edilenlerden biri de henüz 17 yaşında olan Erdal Eren’di...

 

Dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılanacağı 12 Eylül davası bugün başladı.

 

Çeşitli siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşları üyeleri, davanın görüldüğü Ankara Adalet Sarayı önünde toplandı.

 

''12 Eylül'ü Unutmadık, Affetmiyoruz'' ve ''Paşalar da Maşalar da Yargılanacaklar'' yazılı pankartlar ile 12 Eylül darbesi döneminde, işkence gören ve hayatını kaybedenlerin fotoğrafları taşıyan gruplar, ''Darbecilerden hesap sorulsun'', "Faşizme karşı omuz omuza" şeklinde sloganlar attı.

 

Bazı siyasetçiler ve darbe döneminde hayatını kaybeden kişilerin yakınları toplananlara hitaben konuşma yaptı.

 

Öte yandan, Ankara Emniyet Müdürlüğü ekipleri, adliye çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Ankara Adalet Sarayı çevresindeki bazı yollar trafiğe kapatılırken, adliyeye girenler kimlik ve üst araması yapılarak içeri alındı.

 

60 müdahil avukat

Davaya, 8 siyasi parti ve sivil toplum kuruluşuyla birlikte müdahillik başvurusu yapanların sayısı 500'e yaklaştı. Davaya 60 müdahil avukatı ile 3 sanık avukatı katılıyor.

 

 

Sanık sandalyesinde kimse oturmadı 

Avukatlar için oturacak yer kalmayınca mahkeme başkanı avukatlara " Söylemeye utanıyorum ama sanık sandalyesine oturabilirsiniz" dedi

 

Davaya müdahil olarak katılan BDP milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Mahkeme Başkanı’yla tartıştı.

 

Mahkemenin dolması nedeniyle hakim, boş kalan sanık sandalyesine de oturulmasını talep etti. Ancak duruşmaya katılanlar bu öneriyi reddetti.

 

'Bu bir darbedir ama siz yargılayamazsınız'

Sanık avukatı, yargılama kararına itiraz etti. İtirazına dayanak olarak anayasayı gösteren avukat, “12 Eylül, 1980-1983 arası anayasasının teminatındadır. Bu anayasaya göre yargılayamazsınız” dedi.

 

Avukat “12 Eylül bir darbedir ama bu mahkeme yetkisizdir” diye konuştu.

 

Mahkemeden ret

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, davanın düşürülmesi talebini reddetti. Hakim, mahkemenin yargılamayı yapacak yetkiye sahip olduğunu açıkladı.

 

İlk duruşmaya gelmediler 

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, duruşmaya sağlık durumlarını gerekçe göstererek katılmadı. Kolu kırılan Evren Ankara GATA, Tahsin Şahinkaya ise İstanbul GATA'da tedavi görüyor.

 

Güvenlik önlemleri 

Öte yandan, Ankara Emniyet Müdürlüğü ekipleri, adliye çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldı.

 

Ankara Adalet Sarayı çevresindeki bazı yollar trafiğe kapatılırken, adliyeye girenler kimlik ve üst araması yapılarak içeri alındı.

 

Suç: Anayasayı ortadan kaldırmaya teşebbüs

İddianamede, Ahmet Kenan Evren ve Ali Tahsin Şahinkaya ”sanık” olarak yer almış ve ”Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya ve anayasa ile teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engel olmaya cebren teşebbüs etmek” suçlarını işledikleri ileri sürülmüştü.

 

Ağırlaştırılmış müebbet 

Suç yerinin Ankara, tarihinin de 2 Ocak 1980 ile 12 Eylül 1980-6 Aralık 1983 arası gösterildiği iddianamede, Evren ve Şahinkaya’nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ”Devlet Kuvvetleri Aleyhinde Cürümler”e ilişkin 146. maddesi ile 80. maddesi uyarınca ”ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına” çarptırılmaları istenmişti.

 

İddianamede, ayrıca, sanıklar hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanması talep edilmişti.

 

12 Eylül darbesiyle ilgili davayı görecek Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Evren ve Şahinkaya’ya, 18 Ocak 2012’de yurt dışına çıkış yasağı getirmiş, Evren ve Şahinkaya’nın avukatı, bu karara itiraz etmiş, ancak mahkeme bu itirazın reddine karar vermişti.

 

'Bayrak Harekat' planı istedi

Mahkeme, dava kapsamında, Genelkurmay Başkanlığı'ndan Aralık 1979’da TSK tarafından Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’e teslim edilen uyarı mektubunun, Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları arasında yapıldığı iddia edilen toplantılara ilişkin tutanakların, darbe öncesinde hazırlandığı iddia edilen ”Bayrak Harekat Direktifi”nin ve darbenin yapıldığı günle ilgili hazırlanan planların onaylı suretlerini istemiş, MİT Müsteşarlığından, özellikle darbe öncesi döneme ait kurum içerisinde bulunan bilgi ve belgelerle bu konudaki raporların gönderilmesini talep etmişti. Mahkeme, ayrıca, işkence iddialarına ilişkin belgeleri de ilgili kurumlara yazı yazarak istemişti.

 

Davanın yaklaşmasıyla Evren ve Şahinkaya’nın avukatı, davaya ilişkin bazı tespit ve itirazların bulunduğu dilekçeyi, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunmuş, dilekçede, Türk ceza düzeninde, ”anayasal düzenin kısmen veya tamamen ortadan kaldırılması suçu diye bir suçun bulunmadığı” savunularak, ”Böyle olunca, Türk ceza düzeninde hiç kimse, anayasal düzenin kısmen veya tamamen ortadan kaldırılması suçu diye bir suçu işlediği iddiasıyla soruşturulamaz, kovuşturulamaz ve yargılanamaz” denilmişti.

t24