Hürmüz ve Şimuni Diril çiftinin kaybolmasının üzerinden 533 gün sonra köyde yaşayan tek kişi olan Apro Diril tutuklanmasını değerlendiren Gülcan Diril Üzümcü, “Olayın içinde başka kişilerin de olduğuna inanıyoruz ve tek kişi tarafından yapılmadığını söyledik” dedi.

Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Kovankaya (Mehrî) köyünde yaşayan Hürmüz ve Şimoni Diril çifti, 8 Ocak 2020’de kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce kaçırıldı. Şimuni Diril’in cansız bedeni 70 gün sonra 20 Mart tarihinde Hezil Çayı kenarında bulundu ama Hürmüz Diril’den 534 gündür haber alınamıyor.  Olayın ardından açılan soruşturma kapsamında köyde yaşayan tek kişi Apro Diril gözaltına alındı, ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Ancak olaydan 530 gün sonra 20 Haziran tarihide aralarında daha önce gözaltına alınıp serbest bırakılan Apro Diril ve 2 kişi gözaltına alındı.  Diril çifti dışında köyde yaşayan tek kişi olan Apro Diril 23 Haziran’da tutuklanırken, gözaltındaki diğer iki kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Beytüşşebap Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında dosyada “gizlilik kararı” olduğu gerekçesiyle adli kontrol şartıyla serbest bırakılan 2 kişinin kimlikleri açıklanmadı.

ÇELİŞKİLİ BEYANLAR

Ahmet Kanbal'ın Mezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre  Diril ailesi, olayın yaşandığından beri Apro Diril’in verdiği beyanların “çelişkili” olduğunu belirtiyordu. Olayın ardından ilk olarak görgü tanığı olarak ifadesi alınan Apro Diril’in alınan ikinci ifadesi ise şüpheli sıfatı ile alındı. Diril çiftinin oğulları olan İstanbul Katolik Kilisesi Papazı Remzi Diril, daha önce yaptığı açıklamalarda Apro Diril’in çiftin kaybolduğu tarihi yanlış söylediğini, bir yere kadar gidip gelecekleri şeklinde beyanlarda bulunduğunu ancak daha sonra ise, “Örgüt üyesi” olduğunu iddia ettiği 2’si erkek 3 kişinin Diril çiftini götürdüğünü iddia ettiğini belirtmişti. HPG ise, Mayıs 2020’de Diril çiftinin kaybolmasına dair yaptığı açıklamada olayın kendileri ile alakalı olmadığını belirterek, çiftin 3 kişiden oluşan bir kontra grubu tarafından kaçırıldığını ve her ikisinin de öldürülerek cansız bedenlerinin Hezil Çayı’na atıldığı şeklinde açıklama yapmıştı.

‘HABER VERMEDİ’

Çiftin kaybolması ile ilgili yaşanan gelişmeleri değerlendiren kızları Gülcan Diril Üzümcü, gözaltı ve tutuklama sürecinde dosyada "gizlilik" kararı olduğu için son yaşananlarla ilgili pek bilgilerinin olmadığını söyledi. Gözaltına alınan diğer iki isim hakkında da bilgi sahibi olmadıklarını anlatan Diril, kendilerinin olayın başından bu yana Apro Diril’e yoğunlaştıklarını belirtti. Diril, “Apro bizim için her zaman bu soruşturmada buzdağının görünen yüzüydü. Kesinlikle ben buradayım diyordu. Çünkü iletişim ve ulaşım imkanlarına rağmen hiçbirimize haber vermedi. Yetkililerden tutun aileye kadar hiçbirimizle iletişime geçmedi. Zaten belirtmiş olduğu 11 Ocak tarihi de havada kaldı. Çünkü biz 7’sinden sonra hiç haber alamadık. Savcılık da olayın 11 Ocak’tan önce olduğunu belirtti” ifadelerini kullandı.

‘BAŞKA KİŞİLER DE VAR'

Toplanan yeni delillerin Apro Diril’in çelişkili beyanları üzerinden ortaya çıktığını dile getiren Diril, gizlilik dolayısı ile kendilerine de bilgi verilmediğini ancak olayın soruşturmasının devam etmesinin önemli olduğunu söyledi. Diril, "Başından beri olayın içinde başka kişilerin de olduğuna inanıyoruz ve tek kişi tarafından yapılmadığını söyledik” dedi. Şimoni Diril’in cenazesini bulana kadar Apro Diril’e güvenerek hareket ettiklerini kaydeden Diril, o günden sonra şüphelerinin arttığını ve “Korkutuldum” şeklindeki beyanın tamamen havada kaldığını söyledi.

YANLIŞ YÖNLENDİRDİ

Geçtiğimiz Mayıs ayında köylerinde bulunan Marta Şimani Kilisesi’ne dönük saldırının da bu olayla bağlantılı olabileceğini düşündüklerini belirten Diril, o konuya dair de soruşturmanın devam ettiğini kaydetti. Hürmüz Diril’in bulunması konusunda henüz yeni bir gelişmenin ortaya çıkmadığını dile getiren Diril, Apro Diril’in kendileri ve yetkilileri başından bu yana yanlış yönlendirdiğini belirtti. Yetkililerin arama şekillerini halen eksik bulduklarını ancak yine de bir duyarlılık oluşmasından dolayı memnun olduklarını ifade eden Diril, bir an önce Hürmüz Diril’i bulmayı umut ettiklerini söyledi.