Diş eti hastalıkları, ağız sağlığında her ne kadar ikincil planda kalsa da erken dönemde doğru önlemler alınmadığı takdirde diş kaybına kadar giden bir sürece zemin hazırlayabilir ve dişlerimizle ilgili yaşadığımız çoğu sorun gibi diş eti hastalıkları da bir an ortaya çıkmaz ve uzun süre bakımsız kalan dişlerin bir yansımasıdır.
Diş eti hastalıklarına zemin hazırlayan nedenlerden ve olası semptomlardan bahsetmeden önce hiç şüphesiz sağlıklı bir diş etinin nasıl bir görünüme sahip olduğunu açıklamamız gerekir.
Sağlıklı bir diş etinin en önemli göstergesi, diş ipi ya da fırçası kullanımında temasa bağlı kanamaların görülmemesidir. Diş eti kanamaları için, hiç şüphesiz diş etindeki iltihapların en önemli belirtileridir ifadesini kullanabiliriz. Yine diş etinin rengi de bu konuda fikir sahibi olmamıza yardımcı olur. Gül kurusu yani soluk pembe olması gereken diş etleri, eğer sağlıklıysa dişleri bütünüyle sarmalı ve mat bir görünüme sahip olmalıdır.
Diş Eti Hastalıkları Neden Olur ?
Diş eti hastalıklarının temel nedeni; diş etlerinin iltihaplanmasıdır ve elbette bu iltihaplanmaya zemin hazırlayan birkaç etken vardır. Bu etkenlerden ilki; ağız bakımının aksatılması sonucu dişlerde plak oluşumudur. Gün içerisinde birçok besin tüketiriz ve bu besinlerin fiziksel sindirimi esnasında artıkları diş etlerine tutunur. Eğer ağız bakımı alışkanlığına sahip değilsek diş etine tutunan artık besinler her geçen gün daha fazla yer etmeye başlar ve zamanla diş plağı olarak karşımıza çıkar. Mikroorganizmaların faaliyet göstermesi için uygun alanlar olan diş plakları da diş etlerinde iltihaplanmaya neden olarak hastalıklara aradığı zemini hazırlar.
Diş etlerinde problem görülmesine yol açan etkenlerden bir diğeri de diş çürükleri ya da ağız hastalıklarıdır. Diş çürükleri ya da diğer ağız hastalıkları uzun süre çözüme kavuşturulmayan problemler olarak karşımıza çıktığında, buradaki iltihabın diş etlerine de temas ederek enfeksiyona neden olması hayli yüksektir. Dolayısıyla ağız bakımında olduğu gibi müdahalelerde de erkenci davranılması gerekir.
Diş eti hastalıklarının bir diğer nedeni de genetik yatkınlık olabilir. Hassas diş etlerine sahip bireylerde diş etinin iltihaplanması dolayısıyla hastalıklara doğru bir ilerleme görülmesi hayli muhtemeldir. Bu tarz durumlarda, ağız ve diş bakımı noktasında üstün bir hassasiyet gösterilere genetik faktörlerin etkisinin ortadan kaldırılması mümkündür.
Diş Eti Hastalıkları Nasıl Tedavi Edilir ?
Diş etindeki iltihabın ortadan kaldırılmasında tercih edilecek yol, iltihabın derecesiyle ilgilidir. Örneğin; yoğun plak birikimine bağlı bir iltihaplanma mevcutsa profesyonel bir müdahale ile bu plakların temizlenmesi gerekir. Eğer iltihap diş etine tam anlamıyla yayılmadıysa, ağız ve diş bakımının yanı sıra beslenme alışkanlıklarında yapılacak düzenlemeler çoğu zaman yeterli olacaktır. Vitamin eksikliğinden kaynaklı diş eti hastalıklarını önlemek adına gerek görülen durumlarda vitamin ve mineral takviyesi de yapılabilir.
Diş eti hastalıklarında tedaviden ziyade önlemlere odaklanmak gerekir ki bu önlemler alındığı takdirde diş etlerinde herhangi bir problemin görülmesi çoğu zaman mümkün değildir. Tahmin edilebileceği gibi en net önlem, ağız bakımının aksatılmaması ve periyodik diş hekimi kontrollerinin asla ihmal edilmemesidir. Yine beslenme düzeninde karbonhidrat ağırlıklı bir yaklaşım yerine daha dengeli bir yapı benimsendiği takdirde, plak oluşumunun da önüne belirli ölçüde geçilebilir.
Daha fazla bilgi için; https://www.peridentklinik.com
