Hiç diş ağrısı yaşadınız mı? Bu cevaplaması çok kolay bir soru çünkü bu unutulabilecek bir ağrı değildir. Bu ağrıyı yaşamamanın en iyi yolu, ağrıya sebep olabilecek tüm faktörlerden korunmaktır.

Bilinmesi gereken şudur; diş ağrısı başlı başına bir hastalık değildir. Vücudunuzun maruz kaldığı bazı hastalıkların sonucudur. Bu yüzden diş ağrısını hemen kesebilecek tek bir formül bulunmuyor.

Bu yazımızda diş ağrısının ana nedenlerini ve onu önleme yollarını listeleyeceğiz. ( Kaynak: https://sporvebeslenme.com/ )

Diş Ağrısı Nedir?

Diş ağrısı, diş kökünde veya çevresinde, başka bir hastalığın yansıması olarak ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Ağrı hafif, orta veya şiddetli olabilir. Şiddetli olarak ortaya çıktığında, genellikle dayanılmaz bir acı olarak kendini hissettirir. Her yaştan insanı etkileyebilir. Nüfus arasında nispeten yaygın bir olaydır.

Diş Ağrısına Sebep Olan Etkenler Nelerdir?

Diş ağrısına ne iyi gelir sorusunu sormadan önce bu ağrıya sebep olan etkenleri bilmemizde fayda var. Eğer diş ağrısına sebep olan durumları ortadan kaldırabilirsek veya bu konuda daha dikkatli olur isek daha az diş ağrısı çekme ihtimalimiz olabilir.

1. Çürükler

Diş ağrısının en yaygın kaynağı, genellikle kötü ağız hijyeninden kaynaklanan çürüklerdir. Herkesin ağzında, yedikleri yiyeceklerin artıklarıyla beslenen çok sayıda bakteri bulunur. Bu bakteriler ağız hijyeni uygulamalarıyla yok edilmezse bakteri plakları oluşturur. Bu plaklar, zamanla dişlerin yüzeyini bozacaktır. Diş minesindeki bu hasar, erken zamanda tedavi edilmezse sinir uçlarına ulaşarak ağrı oluşumuna neden olur. Durum bu noktaya gelirse kanal tedavisi yapılması gerekebilir.

2. Yirmi Yaş Dişleri

Yirmi yaş dişleri olarak da bilinen dişler, son oluşan dişlerdir. İnsanın yeme alışkanlıklarının tarih içinde değişiklik göstermesiyle birlikte bu dişlerin gittikçe daha az kullanışlı hale geldiğini söyleyebiliriz. 20 yaş dişleri artık neredeyse doğmuyor bile.

İnsan vücudunun böylesine evrimsel bir değişimi sonucunda, çoğu zaman ağzımız bu dişleri ortaya çıkarma eğiliminde değildir. Yirmi yaş dişlerinin ortaya çıkması için ağzımızda boşluk kalmamış olabilir. Bu durumda, diş, farklı bir noktada oluşmaya başlayabilir. Böylece diğer dişleri zorlayarak ağrıya neden olabilir.

Bu durumda önemli olan, herhangi bir rahatsızlık hissettiğiniz anda bir dişçiye gitmenizdir. Dikkatli bir değerlendirmeden sonra, dişçiniz en iyi tedavinin ne olması gerektiğine karar verecektir. Eğer 20 yaş dişi ağızda başka hasarlara neden oluyorlarsa, çekmek en yaygın uygulamadır.

3. Diş Hassaslığı

Diş hassaslığı da dişte ağrı oluşmasının çok yaygın bir sebebidir. Hassaslık, diş kökünde meydana gelen bir tahrip veya diş minesinin aşınması yoluyla gerçekleşebilir. Bu durumda dişler daha gözenekli bir hale gelir ve dişin iç tabakalarından biri olan 'dentin’i açığa çıkarır. Bu yüzden dişler sıcak veya soğuk maddelerle temas ettiğinde ani bir ağrı meydana gelir. Hassaslığın sebep olduğu ağrılar yoğun olabilir ama sürekli değildir.

4. Diş Kırığı

Kırık, diş ağrısına neden olan bir diğer faktördür. Diş üzerinde bu tür bir sorun oluştuğunda, dentin tabakası açığa çıkabilir ve bu da kırık diş bölgesini daha hassas bir hale getirir.

Kırıklar, diş kökünde ya da dişi destekleyen dokularda çeşitli komplikasyonlara neden olabilir. Bu gibi durumlarda ağrının kaynağını belirlemek daha kolaydır.

5. Periodontitis

Periodontitis, hijyen ve bakım eksikliğinden kaynaklanan, diş etlerinin iltihaplanması nedeniyle ortaya çıkan bir sorundur. Tedavi edilmezse bu iltihap, dişleri destekleyen dokulara yayılabilir.

Dikkat edilmesi gereken bir sorundur. Eğer tedavi edilmezse iltihap dişin pulpasına ulaşır ve şiddetli bir ağrıya yol açabilir. Bu aşamaya gelmemek için bir diş hekimi ile görüşerek uygun olan tedaviye erkenden başlanması gerekmektedir.

6. Bruksizm

Bilinen adıyla 'diş gıcırdatma' olarak tanımlanabilir. Bu sorun uyanık olduğunuzda da görülebilir ancak uyurken daha yaygındır.

Dişleri birbirine bastırmak ya da sürtmek, uygulanan kuvvete ve şiddete bağlı olarak dişlerde büyük bir aşınmaya ve hatta kırılmalara neden olabilir. Zamanla dentin tabakası açığa çıkabilir ve bunun sonucunda diş ağrıları meydana gelebilir.

Ayrıca istemsiz olarak yapılan bu hareket, dişin destek yapılarına zarar vererek bölgeyi daha hassas hale getirebilir. Böylece ağrı sadece dişe değil diş etlerine ve yüz kaslarına da yayılabilir.

7. Apseler

Apseler, dişlerin içinde irin birikmesine neden olan ve çok fazla ağrıya neden olabilen bakteriyel bir enfeksiyondur. Eski bir diş çürüğü uygun şekilde tedavi edilmediğinde apse oluşumu meydana gelebilir. Yine dişteki bir kırıktan veya çatlaktan geçen bakterilerin diş pulpasına ulaşarak onu enfekte etmesiyle de ortaya çıkabilir.

Mikroorganizmalar dişteki oyuklardan girdikten sonra köke yayılır ve şişlik ya da iltihaplanmaya neden olur. Bu durum meydana geldiğinde, irin, kökteki sinir uçlarına doğru itilir. Şiddetli diş eti apsesi vakalarında, apseye neden olan bakteriler kan yoluyla taşınarak vücudun diğer bölgelerinde enfeksiyonlara neden olabilmektedir.

8. Diş Eti İltihabı

Diş hijyeni ile ilgili sorunlar doğrudan diş ağrısına sebep olabilir. Bunlardan biri de diş eti iltihabıdır. Bu soruna, esas olarak bakteri plağının birikmesi neden olur.

Eğer doğru zamanda müdahale edilmezse sorun ilerler ve diş etlerinde bir çekilme oluşturur. Sonuç olarak diş kökünün bir kısmını, soğuk ve sıcak gıdalara ve ayrıca asidik maddelere karşı çok hassas bir hale getirir.

Diş eti iltihabı tedavi edilmezse periodontite kadar ilerleyerek sinir hücrelerini etkiler ve bu da şiddetli ağrıya neden olur.

9. Ağız Enfeksiyonları

Ağız enfeksiyonları diş eti hattının iç kısmında diş ağrısı yaratabilir. Bu ağrı, özellikle sürekli zonklama, enfeksiyonun herhangi bir dış görünümü olmasa bile, apse veya çatlak bir dişten kaynaklanabilir.

10. Diş Maloklüzyonu

Normal bir durumda üst dişlerin alt dişleri hafifçe örtmesi gerekir. Bu mekanizmadaki herhangi bir değişiklik 'diş maloklüzyonu' olarak adlandırılır ve dişlerinize, eklemlerinize, diş etlerinize, kaslarınıza ve kemiklerinize zarar verebilir.

Çoğu durumda, maloklüzyon hafiftir ve tedavi gerektirmez. Ancak çok belirgin olduğu durumlar da vardır. Uygulanacak tedavi için bir diş hekiminden destek almalısınız.

Görünüşte belirgin bir değişiklik oluşturmamışsa, maloklüzyon belirtilerini tespit etmek genellikle zordur. Çünkü bu problem zamanla ortaya çıkar ve bu da kişinin buna alışmasına ve dişlerin değiştiğini fark edememesine neden olur.

Başlıca semptomlar arasında ağrı, diş kaybı, çürükler, çiğneme güçlüğü ve diş yüzeylerinde aşınma gibi birtakım faktörler sayılabilir.

Diş Ağrısı Nasıl Önlenir?

Diş ağrılarını önlemenin en iyi yolu ağız hijyeninize önem vermektir. Bu nedenle, her yemekten sonra dişlerinizi günde en az 3 kez, 2 dakika boyunca fırçalayın ve her gün diş ipi kullanın.

Diş fırçaları, yemeklerden sonra diş üzerinde biriken plağı ortadan kaldırırken, diş ipi ise fırçanın ulaşamadığı yerlerde biriken gıda artıklarının giderilmesi için yardımcı olur. Bunlar ağzınızı ve dişlerinizi sağlıklı tutmak için temel uygulamalardır.

Ayrıca bir diğer önemli husus da düzenli aralıklarla diş hekiminizi ziyaret etmelisiniz. Bu tür bir diş bakımı rutini ile diş ağrısına sebep olacak nedenleri, çeşitli rahatsızlıklara neden olacak noktaya gelmeden çözmek mümkündür.