Dünyanın önde gelen iklim bilimcilerinden oluşan Hükûmetlerarası İklim Değişikliği Paneli, iklim krizine ilişkin “son uyarı” niteliği taşıyan bir rapor hazırladı. Gelecek 10 yıl boyunca hükümetler için rehber niteliği taşıyacak olan raporda artan sera gazı emisyonlarının dünyayı 'geri döndürülemez bir hasara'doğru götürdüğü belirtildi. The Guardian’da yer alan habere göre, Hükûmetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), bugün geniş kapsamlı iklim krizi raporunun final bölümünü sundu. IPCC’nin sekiz yıldır hazırladığı ve yüzlerce bilim insanının katkı sağladığı geniş kapsamlı raporda “Şimdi harekete geçilmezse çok geç olacak” mesajı verildi. Rapora ilişkin açıklama yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Bu rapor, her ülkenin, her sektörün ve her zaman diliminde iklim çabalarını büyük ölçüde hızlandırması için açık bir çağrıdır. Dünyamızın tüm cephelerde iklim eylemine ihtiyacı var: her şey, her yerde, aynı anda” dedi. Raporda özet olarak iklim kriziyle tetiklenen aşırı hava olaylarının dünyanın dört bir yanında ölümlere sebep olduğu, milyonlarca yaşamın ve evin kuraklık ve sellerde yok olduğu, milyonlarca insanın açlık içinde yaşadığı ve yaşamsal ekosistemlerde ‘geri dönüşü olmayan kayıpların’ arttığı belirtildi. "1.5 DERECE SINIRINI GEÇMEMEK HALA MÜMKÜN" "Sentez raporu" olarak adlandırılan çalışmada, derhal harekete geçildiği durumunda, dünyanın hasarın geri döndürülemez boyuta geleceği küresel sıcaklıkların sanayi öncesi seviyenin 1.5 derece üstü sınırını aşmama şansı olabileceği belirtildi. IPCC raporuna göre, küresel sıcaklıklar şu an sanayi dönemi öncesinin 1.1 derece üzerinde. Bu durumda sera gazı emisyonları olabilecek en kısa zamanda pik noktasına ulaşıp sonraki yıllarda düşüşe geçerse, 1.5 derece sınırını geçmemek mümkün olabilecek. "DÜNYANIN YARISI YIL İÇİNDE SU KITLIĞIYLA KARŞI KARŞIYA KALIYOR" IPCC raporuna göre, 3 milyardan fazla insan şu anda iklim krizi etkilerine karşı “yüksek derecede dezavantajlı” bölgelerde yaşıyor. Rapor aynı zamanda dünya nüfusunun yarısının yılın en azından bir bölümünde ağır su kıtlığı yaşadığını gözler önüne seriyor. Rapor, dünyanın pek çok bölgesinde şimdiden iklim krizinin ağır değişimlerine ve aşırı hava olaylarına adapte olunabilecek sınır aşılıyor. Bilim insanlarının bulguları ışığında hazırlanan rapora göre, ilk raporunu 1990'da yayınlayan IPCC'nin 30 yılı aşkın uyarılarına rağmen, sera gazı emisyonlarındaki 200 yıllık artış eğilimi tersine çevirelemediği için, tüm olumsuz etkiler hızla artacak. Uluslararası Greenpeace’ten iklim uzmanı Kaisa Kosonen “Bu rapor, 1.5 derece konusunda bir son uyarı niteliği taşıyor. Eğer hükümetler mevcut politikalarını devam ettirirse, kalan karbon bütçesi bir 2030’da çıkacak bir sonraki IPCC raporu öncesi tükenmiş olacak” dedi. IPCC’NİN SON RAPORU NEDEN ÖNEMLİ? Bugün yayımlanan "sentez raporu", iklimi araştırmak ve krizle ilgili uluslararası politikaya bilimsel destek sağlamak için 1988'de oluşturulan IPCC'nin altıncı değerlendirme raporunun (AR6) son bölümü. Ağustos 2021 ile Nisan 2022 arasında yayınlanan AR6'nın ilk üç bölümü, iklim krizinin ardındaki fizik bilimini ele aldı ve geri dönüşü olmayan değişikliklerin artık neredeyse kaçınılmaz olduğu konusunda uyardı; ikinci bölüm, tarımın kaybı, yükselen deniz seviyeleri ve doğal dünyanın yıkımı gibi etkileri ele aldı; üçüncüsü ise, yenilenebilir enerji, doğayı eski haline getirme ve karbondioksiti yakalayıp depolayan teknolojiler dahil olmak üzere sera gazlarını azaltabileceğimiz yolları kapsıyordu. "Sentez raporu" yeni bulgular içermese de hükümetler için bir rehber oluşturmak üzere önceki tüm çalışmalardan önemli mesajları bir araya getiriyor. Bir sonraki IPCC raporunun 2030'dan önce yayınlanmayacak olması, bu raporu bu kritik on yılda hükümetlere tavsiyeler için etkili bir bilimsel altın standart haline getiriyor. Kaynak: T24