Gazeteci Levent Gültekin, Murat Sabuncu ile yaptığı programa katılmak üzere gittiği Halk TV'nin Bakırköy'deki merkez binası önünde yaklaşık 25 kişi olduğu belirtilen bir grubun saldırısına uğradı.

Yaşadığı saldırıyı anlatan Gültekin, "Devlet bu tür eşkıyalara bir disiplin vermek için vardır ama ne yazık ki izliyor" dedi.

Olay, Gültekin Bakırköy Meydanı'ndan Halk TV binasına yürürken gerçekleşti. Grup tarafından tekme ve yumruklarla darp edilen Gültekin, vücudunun ve yüzünün çeşitli yerlerinden aldığı darbelerle yaralandı.

"Memleketin vardığı açıdan vahim. Son açıklamamdan sonra sosyal medyadan çok tehdit aldım. İktidar ortağı partinin genel başkan yardımcıları sosyal medyadan tehdit, küfür, hakaret ediyorlar. Benden önce çok sayıda gazeteci, siyasetçi saldırıya uğradığı için tedirginliği vardı.

"Taksiden indim meydanda, durağa yürürken iki gençle göz göze geldim, fark ettim beni takip ediyorlar. Biraz hızlandım, onlar da hızlandılar. Ben geri döndüm, onlar da geri döndü. Biraz daha hızlandım kanala geleyim diye, kanala 50-100 metre kala sokağın ayrı köşelerinden 15-20 kişi saldırdı. O anda başladılar vurmaya.

EŞKIYALIK

"Muhtemelen bu kişiler kendilerine delikanlı diye dolaşıyorlardır. Bir kişiye 25 kişi saldırmak ancak eşkıyalıktır. Kendilerine yakışacak en hafif tabir eşkıyalıktır. Hakaret etmedim, küfür etmedim, yaptıklarının yanlış olduğunu, izledikleri siyasetin yanlış olduğunu söyledim. 25 kişinin aynı anda tek bir kişiye saldırması yiğitlik değil korkaklıktır. Umut ediyorum ki aynaya baktıklarında bu utancı hep hissederler.

"Bu Türkiye için çok tatsız bir durum. Gazetecilerin can güvenliği yok, siyasetçilerin can güvenliği yok. Ortada hakaret, küfür olsa onda bile yapamazlar. Burası mafya düzeni değil ki, bir hukuk düzeninin olması gerektiği, devletin olduğu bir ülke. Devlet bu tür eşkıyalara bir disiplin vermek için vardır ama ne yazık ki izliyor devlet. Muhtemelen bunlar vazgeçmeyecekler, devam edecekler böyle.

"Bu ülkenin 80 milyonun kimliği siyasetin malzemesi yapıldı. Yapılmadı ? Yalan mı söylüyorum? Toplumun yüzde 100'ünün değeri olabilecek bir değer, terim, siyasette ayrıştırıcı bir argüman haline getirilmedi mi? Türkeş'in buradan eleştirdi, yanlış yaptı dedim. Milliyetçilik yaparak ülkede siyaseti zehirledi.

DOĞRU YAPTIYSANIZ BU ÜLKE NEDEN BU HALDE

"MHP'lilere şunu soruyorum: Doğru yaptıysanız ülke niye bu halde? Kim ülkeyi bu hale getirdi? Niye çocuklarımız birbirini öldürüyor? Bunun sorumlusu kim dedim değil mi. Ders almamız lazım dedim, ders alalım ki aynı yanlışları sürdürmeyelim. Tayyip Erdoğan'ın niye eleştiriyoruz, inancı siyasetin malzemesi yaptığı için, biz ve onlar ayrımı yaptığı için eleştirmiyor muyuz? Sevgili MHP'ye gönül verenler, yaptığınız siyasette Türkiye kaybetti. Niye bundan rahatsız değilsiniz? Kimden yanasınız, Türkiye'den mi yanasınız, hatasıyla sevabıyla

"Ben Türkiye'de kimse dışlanmasın, Türkiye bölünmesin, barış olsun, kavga olmasın diye uğraşıyorum. Bu ülkedeki gençlerin yüzde 60'ı başka bir ülkeye kapak atmak için can atıyor. Bundan utanıyoruz, bundan hepimiz utanalım. Bunların ortaya koyduğu siyaset anlayışı yüzünden, bunu sürdüremeyiz. Bu siyaset anlayışını aşmamız gerekiyor. Bundan niye rahatsız oldunuz? Bundan rahatsız oluyorsanız Türkiye'den yana değilsiniz demektir. İstediğinizi yapabilirsiniz, susmayacağız çünkü bu ülkenin iyiliğini istiyoruz. İstediğiniz kadar saldırabilirsiniz, asla vazgeçmeyeceğiz çünkü çocuklarımızın başı dik yaşasın istiyoruz. Milliyetçilikle bu ülkeyi böldüler, yarısını vatan haini ilan ettiler."