Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tutuklanan Die Welt muhabiri Deniz Yücel’i ‘Alman ajanı’ olarak tanımlarken Almanya’nın ‘teröre yardım ve yataklıktan’ yargılanması gerektiğini ileri sürdü.
Yeşilay Ödül Töreni’nde konuşan Erdoğan, Die Welt’in Türkiye muhabiri Deniz Yücel’in bir ay boyunca Almanya Konsolosluğu’nda ‘saklandığını’ öne sürerken, “Almanya’ya ‘Bunu bize teslim edin, yargılansın’ dediğimizde vermediler. Bizden teröristleri istediklerini ‘Yargı bağımsız, tarafsız’ diyorlar. Biz şu anda bağımsız ve tarafsız yargımıza güveniyoruz. Önce vermediler, sonra ne olduysa verdiler. Yargı da görevini yaptı, tutukladı” diye konuştu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin Almanya’da iptal edilen toplantılarına da değinen cumhurbaşkanı, “Ben video konferansla oradaki meydan mitingine katılacaktım. Anında, iki saatte Anayasa Mahkemesi karar alıyor ve benim konuşma yapmamı engelliyor. Fakat Cemil Bayık’ı Kandil’den oraya bağlıyorlar. Bunların teröre yardım ve yataklıktan yargılanması gerekiyor” dedi.
“Eski Türkiye yok, ayaklarının üzerinde dimdik duran Türkiye var” diyen Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Sizin bu yaptıklarınızı uluslararası arenada bir bir meydana dökeceğiz. Neymiş, kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin kredi notunu düşürmüş. Ne yaparsanız yapın avucunuzu yalarsınız.”
‘İŞGALCİLER İÇKİ DAĞITTI’
Törende konuşma yapan Erdoğan, manevi değerleri ve kutsalı olmayan milletlerin her zaman mağlup olacağını savundu. Erdoğan, “Bunun için işgal güçleri 1920 yılında İstanbul limanına demirledikleri gemilerden gençlerimize bedava alkollü içki dağıtıyorlardı. Kendileri bir gün çekilip gitse de en kalıcı zararın manevi tahribat olduğunu biliyorlardı” dedi.
Gezi eylemlerinde de bedava alkol dağıtıldığını iddia eden Erdoğan, “O gün bedava içki üzerinden kimliksiz hale getirilen gençlik şimdi ideolojiler üzerinden kişiliksiz hale getiriliyor. Gezi olaylarında olduğu gibi gençlerimize bedava alkol dağıtmaktan geri durmuyorlar. Senaryo aynı senaryo” ifadelerini kullandı.
ALMANYA-TÜRKİYE GERİLİMİ
Die Welt Türkiye muhabiri Deniz Yücel, 14 gün gözaltında tutulduktan sonra çıkarıldığı mahkemece, ‘örgüt propagandası yapmak’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlamalarıyla tutuklanmıştı. Yücel’in tutuklanması sonrasında başta Almanya Başbakanı Angela Merkel olmak üzere çok sayıda Alman siyasetçi duydukları endişeyi dile getirmişti. Alman basını da Yücel’in tutuklanması üzerinden Türkiye’de tutuklu bulunan gazetecileri ilk sayfalarına taşımıştı.
Bu gerilim bitmeden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Almanya’da konuşmacı olarak katılacağı toplantının iptal edilmesi tansiyonu yükseltmişti. Bozdağ’ın yanı sıra Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin de toplantısı iptal edilmişti. Bozdağ, daha önceden planlanan Alman mevkidaşıyla olan görüşmesini iptal ederek Türkiye’ye dönmüştü. Alman hükümeti, Bozdağ’ın Almanya’daki Türklerle bir araya geleceği toplantının iptal edilmesinde bir payının bulunmadığını, kararın yerel yönetim tarafından alındığını duyurmuştu. Alman Adalet Bakanı Heiko Maas, mevkidaşı Bekir Bozdağ’a hitaben Almanya’daki Türklerle toplantısının iptal edilmesinin ardından bir mektup yazmıştı.
