ARTI TV'de ekrana gelen "Odak" programında, suç örgütü lideri Sedat Peker'in Esenyurt Belediyesi ile ilgili iddiaları mercek altına alındı. Ezo Özer'in konukları Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Gürbüz Çapan ile gazetece Ali Tarakçı oldu. 

"Esenyurt Belediyesi'ndeki ihaleler ile  ilgili çok haber yaptım ve o yüzden vuruldum" diyen gazeteci Ali Tarakçı, "Ben Sedat Peker'in bildiklerini bilmiyorum onun için Peker'den bildiklerini açıklamasını istiyorum" dedi.

'SOYLU, BENİM ÜZERİMDEN KİME MESAJ VERDİ BİLMİYORUM AMA NİYE VURULDUĞUMU BİLİYORUM'

Ezo Özer, Tarakçı'ya "2017 yılında Soylu'nun oğlunun bulunduğu bir aracın durdurulduğunu ve arandığını yazmışsınız. Daha sonra Sedat Peker'in iddialarıyla aynı yılki silahlı yaralama olayı gündeme geldi. Bu iki olay arasında bir bağlantı kurmuş muydunuz o dönem?" diye sordu. 

"Bugün de bu iki olayla ilgili bağlantı kurmadığımı ifade edeyim önce. Bunu birkaç gün önce Cumhuriyet'ten Barış Pehlivan dile getirdi, iki olay arasında bağlantı olduğuna dair" diyen Tarakçı, "Beni vurduranın kim olduğunu biliyorum ve bunun ilgili ifade verdim. Şunu söyleyeyim, Soylu'nun oğluyla iddiaları gündeme getirdiğim yazımın çıktığı gün beni bir emniyet müdürü yardımcısı aradı, bana kaynağımı sordu. Gazeteciye kaynak mı sorulur? Dedim 'Sizin bu olaydan haberiniz mi yok?', 'Evet' dedi. 'O zaman niye emniyet müdür yardımcılığı yapıyorsunuz. Madem öyle, olayı daha ayrıntılı yazacağım, kimlerin silah çektiğini filan' deyip kapattık telefonu. Ayrıntıları da yazdım ve o dönem milletvekili olan Eren Erdem önerge verdi bu konuyla ilgili olarak. Olayın üzerinden 4 yıl geçti, Süleyman Soylu TRT'de Habertürk'te benim tweetlerimi gösterip ona 4 yıldır operasyon çektiğimi iddia edip hedef gösterdi. Niye böyle yaptı, kime mesaj verdi hiçbir fikrim yok. Ama niye vurulduğumu biliyorum" şeklinde konuştu. 

'BİR GÜN BU ÜLKEDE HUKUK OLACAK VE ONLARLA YENİDEN HESAPLAŞACAĞIM'

Neden vurulduğuna dair de konuşan Tarakçı, "Esenyurt Belediyesi'ndeki ihalelerle, konut mağdurlarıyla ilgili çok haber yaptım ve o yüzden vuruldum. Bu konularla ilgili olarak Esenyurt Eski Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu, benimle ilgili adımı vererek açık açık 'haddimi bilmemi, gereğinin yapılacağını' söyleyen bir konuşma yaptı. Hatta oradaki muhabirimize 'Ona söyleyin, gereği yapılacak onun için'." dedi.

Hastanede ilk ziyaretine gelenin Necmi Kadıoğlu olduğunun hatırlatılmasının üzerine ise Tarakçı, "Hayır, ilk ziyarete gelen değil, olur mu öyle şey? Ziyarete gelenlerden biri. Aşağı yukarı o bölgedeki tüm belediye başkanları ziyarete geldi. Önce basın danışmanlarını gönderdi ziyaret etmek istediğin söylemek için ama ben reddettim. Ama sonra gazeteci arkadaşlarımın ricasıyla kabul ettim. Odama gelmiş adama ne diyeyim, gelenek diye bir şey var." şeklinde konuştu. 

Kendisini kimin vurduğunu bildiğini, hatta o dönem sadece iki tane emniyet müdürüne ifade verip bunu söylediğini, aradaki tetikçilerin tutuklandığını ama bu kişilerin isimlerini söyleyemeyeceğini, çünkü buna dair bir kanıtının olmadığını dile getiren Tarakçı, "Şuna inanıyorum: Bir gün bu ülkede hukuk olacak ve onlarla ben yeniden hesaplaşacağım. Çünkü davalar yeniden açılacak" dedi. 

'NECMİ KADIOĞLU'NUN İLİŞKİLERİ ÇOK ESKİYE DAYALI, SIR KÜPÜ GİBİ'

Esenyurt'un kurucu Belediye Başkanı Gürbüz Çapan ise bölgeye dair "Esenyurt, kentin çeperinde, tutunamayanların, göçerlerin yerleştiği bir yerdi. Biz orayı 500 bin nüfusa göre planlamıştık. Tahribatı şöyle anlatayım: Biz 1000 metrekareye 2 tane tripleks ev yapılacak şekilde bir plan yapmıştık ana Necmi Kadıoğlu bu planları bozdu. 50 dönüm Nazım Hikmet Parkı yapacaktık, o parkın içine inşaat yaptılar. Etraftaki garibanların yerlerini de yüzde 17 kat karşılığında topladılar, kendileri Yeşil İnşaat'a yüzde 50 karşılığında verdiler. Cin gibiler. Ben Esenkent'te bir milyon 200 bin metrekare yere 7 bin konut yapmıştım, o arkadaş 30 bin metrekare yere 900 konut yaptı. Ne kadar iyi bir şey yaptığım o zaman anlaşıldı" diye konuşup bunlara benzer örnekler verdikten sonra "Abartmıyorum, tükürecek yer kalmadı" dedi. 

Çapan, "Necmi Kadıoğlu sütten çıkmış ak kaşık gibidir. En sonunda Sedat (Peker) onu yıkamaya çalışıyor. Onu bütün Sedat'lar bir araya gelse yıkayamazlar. Orada ne kadar suç vara organizasyonunu onlar yapmışlardır" diyen Çapan, "Gidişi de güçlü oldu. Pervasız olmuştu, hiçbir şeyden çekinmiyordu. Mahkemeyi, emniyeti teslim almış, kaymakam onun özel kalemi gibi çalışıyor, Emine Hanım (Erdoğan) bile seçim çalışmasında onun yanına geliyordu. Tayyip'in (Erdoğan) okul arkadaşı. Sır küpü gibi. Yani ilişkileri çok eskiye dayalı." dedi.

"Ben belediye başkanlığını bıraktığımda bir çocuk uyuşturucu satıyordu. Benden sonra polis geldi, jandarma çekildi oradan. Beni o ara Ergenekon'dan içeri attılar, çıkınca o çocuk yanıma geldi 'Sen benimle uğraşıyordun ama şimdi bin tane torbacı var' dedi. Kanun nizam her şey birbirine karışmış durumda" diyen Çapan, Ali Tarakçı'yı vurduranın kim olduğu konusunda ise "Marquez'in Kırmızı Pazartesi romanındaki gibi herkes biliyor ama kimse konuşmuyor. Ama  Ali Murat Alatepe değil" dedi. 

'BUNDAN SONRA PEKER'İN TWEET'LERİNİN NEREYE DOĞRU GİDECEĞİNİ OKUMAK İÇİN...'

Çapan'ı onaylayan Tarakçı, "Ben beni vurduranın kim olduğunu biliyorum ama Sedat Peker'in bildiklerini bilmiyorum. Onun için Peker'den bildiklerini açıklamasını istiyorum. Derin adamlarla iş tutmadım ki" diyerek "Peker'in benim vurulma meselemi niye gündeme taşıdığını tahmin ediyorum. Neden Ali Murat Alatepe dedi bilmiyorum. Ama size bir şey açıklayacağım, bundan sonra Sedat Peker'in tweet'lerinin nereye doğru gideceğini okumak için" dedi ve şöyle devam etti:

"1- Necmi Kadıoğlu'nun oğlu, Gül İnşaat'ın kızıyla evli. 

2- Necmi Kadıoğlu'nun oğlu, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'nin yeğeniyle inşaat şirketi ortağı.

Bir gazetecinin çözeceği bu kadar, bundan sonrası başka bir boyut. Sedat Peker'in bazı bilgileri bilerek yanlış verdiğini ve stratejik bir kurgu yaptığını düşünüyorum. Bu kurguyla hem bir yerlere mesaj verdiğini hem de başka şeylerin önünü açtığını düşünüyorum" dedi. 

'BAHÇELİ, CUMHUR İTTİFAKI'NIN BİTİRMEK ÜZERE KURGUSUNU KURDU'

Tarakçı, 90'lar döneminde yaşanan bazı olayları sıraladı ve "Türkiye'de 90'lar süreci yeniden yaşanabilir. Devlet Bahçeli'nin konuşmasına herkes iyi baksın. Gergerlioğlu ile ilgili ne söyledi? Tahliye edilemez, ön kapıdan çıkmış olan arka kapıdan giremez dedi. Süleyman Soylu itibarsızlaştırılamaz, yanındayız dedi. Sonra Kılıçdaroğlu'na bir şeyler söyledi. Bir bütün olarak baktğınızda, Sedat Peker'in videolarıyla ilgili örtüştürülmesi gereken şu: Bahçeli, Cumhur İttifakı'nı bitirmek üzere kurgusunu kurdu. Süleyman Soylu üzerine kurdu. Soylu çok büyük ihtimalle Temmuz'un sonuna kadar çok büyük ihtimalle gidecek. Bahçeli'ye rağmen gidecek ve yeni kurulacak ittifakın görüşmeleri son bir aydan beri devam ediyor. Görüşmeleri yapanların kim olduğunu söylemeyeceğim. Önümüzde iki yol var; ya kaos ya demokrasi, ya çatışma ya barış. Önümüzdeki dönemde HDP'nin tarihsel açıklamalar yapacağını düşünüyorum."

Kaynak: Artı Gerçek