12 Eylül 1980 darbesi yapıldığında DİSK Genel Sekreterliği görevinde bulunan ve gözaltında 99 gün geçiren eski siyasetçilerden Ahmet Fehmi Işıklar, darbeyle ilgili olarak Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında açılan davaya katılma talebinde bulundu.

 

Işıklar, adliyeye gelerek, katılma talebini içeren dilekçeyi Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesine verdi.

 

Işıklar, dilekçede, planlanarak gerçekleştirilen darbenin hemen ilk saatlerinde DİSK ve bağlı sendikaların yöneticilerinin gözaltına alındığını ifade ederek, Milli Güvenlik Konseyi'nin, Kenan Evren'in imzasıyla ''Kamu düzeni ve genel asayiş gereği olarak DİSK, MİSK ve bunlara bağlı sendikaların faaliyetleri durdurulmuştur. Bu kuruluşların yöneticileri Türk Silahlı Kuvvetlerinin güvencesi altına alınmışlardır'' hükmünü içeren 7 numaralı bildiriyi yayınladıklarını kaydetti.

 

Gözaltına alınan sendikacıların ağır eziyet ve işkenceden geçtiğini belirten Işıklar, ''Şahsen ben 99 gün gözaltında tutuldum. Gözaltında bulunduğum Hasdal ve Davutpaşa Kışlalarında işkenceye tabi tutuldum ve sağ böbreğimi kaybettim'' ifadesini kullandı.

 

Arasında bulunduğu 52 sanığın, 765 sayılı TCK'nın 146/1. maddesi uyarınca idam istemiyle yargılandığını anlatan Işıklar, dava nedeniyle yaklaşık 4 yıl tutuklu kaldığını ve sonuçta beraat ettiğini bildirdi.

 

Evren ve Şahinkaya'nın işlediği ''anayasal düzeni ortadan kaldırma'' suçunun başlıca hedef olarak yöneldiği DİSK'in üst düzey yöneticisi olarak, hukuk dışı işlemlerden ağır zarar gördüğünü belirten Işıklar, davaya katılma talebinin kabulünü istedi.

 

Işıklar, dilekçeyi verdikten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, 12 Eylül darbesinin sorumluları hakkında dava açılmasından memnuniyet duyduğunu ifade etti.

 

12 Eylül sonrasında hakkında açılan davada savunma yaparken, ''Bir gün, suçlayanların haksız, suçlananların ise haklı olduğunun ortaya çıkacağını'' dile getirdiğini anlatan Işıklar, ''İnşallah Türkiye'de bir daha darbe olmaz'' dedi.