Eyüp Celadet -ANF

İSTANBUL - 2009 yılından beri Belgesel Haftası olarak düzenlenen 'Hangi İnsan Hakları?' etkinliği, üçüncü yılında film festivali kimliğine kavuşuyor. Bu sene festivalin ana teması 'çocuklar ve hakları'. Uğur Kaymaz, Ceylan Önkol ve Şaban Dayanan'ın anısına adanan festivalde, 40'a yakın film gösterilecek.

Türkiye'nin ilk İnsan Hakları Film Festivali, 6-10 Aralık'ta üçüncü kez perdelerini açıyor. Documentarist'in düzenlediği "Hangi İnsan Hakları?" Film Festivali'nde Peru'dan Hindistan'a, Kolombiya'dan Filistin'e, ABD'den Afganistan'a, İsveç'ten Senegal'e ve elbette Türkiye'ye kadar pek çok ülkeden insan hakları manzaraları sunan nitelikli belgeseller İstanbullu sinemaseverlerle buluşacak.

Bu yıl ana teması 'çocuk hakları' olarak belirlenen 'Hangi İnsan Hakları?' Film Festivali'nin en geniş bölümü çocuklara ayrıldı. "Çocuklar ve Hakları" bölümünde, aralarında animasyon-belgesellerin de yer aldığı 15 film gösterilecek. Seçkide yer alan belgeseller, Uganda'daki çocuk askerlerden Afganistan'da cinsel istismara maruz bırakılan çocukların durumuna, polis ve asker şiddetiyle can veren çocuklardan yoksullukla cebelleşen gençlere kadar dünyamızdan çocukluk/gençlik manzaraları sunuyor.

Birleşmiş Milletlerin Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin çeşitli maddeleri üzerinden birer çocuğun yaşadığı hak ihlallerini ele alan, Hollanda yapımı "Just Kids" kısa film serisi de ilk kez festival kapsamında seyirci önüne çıkacak. Türkiye belgesel tarihinin klasikleşmiş filmlerinden olan Süha Arın'ın "Tahtacı Fatma" belgeseli ise 'özel gösterim' başlığı altında yıllar sonra ilk kez seyirciyle buluşacak. Filmde, Toros dağlarında hayatını ormancı olarak sürdüren bir ailenin 12 yaşındaki kızı Fatma'nın hayatı ve özlemleri anlatılıyor.

Festival haftası boyunca çocuklar ve aileleriyle film okuma atölyesi, üniversite sınavına hazırlanan gençlerin sorunlarını aktaracakları Forum Tiyatro, sergi ve paneller dahil olmak üzere çocuklarla birlikte pek çok yan etkinlik de düzenlenecek.

İnsan hakları temalı filmleri desteklemeyi ve yaygınlaştırmayı amaçlayan Movies that Matter'le işbirliğiyle hazırlanan "İnsan Haklarında Eylemci Portreleri" başlıklı bölümde ise, dünyanın çeşitli ülkelerinde hayatını insan hakları mücadelesine adamış bireylerin konu edildiği 4 film yer alıyor. Bu filmlerin ana karakterlerinin bir kısmı festivalin konuğu olarak İstanbul'a gelerek gösterimlere bizzat katılacak.

Arap dünyasında yaşanan fırtına bu sene başında Tunus'tan esmeye başlamış, etkisi körfez ülkelerinden Bahreyn'e kadar ulaşmıştı. Tunus'ta olanlar az çok biliniyor, ancak ülkenin bu isyanı besleyen politik atmosferini pek az tanıyoruz. "Laiklik.. İnşallah" (Laicism... Inch'allah) Tunus'tan, kendi ülkemizden de aşina olduğumuz epey bilgi ve deneyim aktarıyor. Bölümdeki diğer film, ilk isyan dalgası kanlı bir darbeyle bastırılarak sonradan tam bir kara kutuya dönüşen Bahreyn'deki olayların perdesini aralayan, batı medyasının ikiyüzlü tavrını da teşhir eden son derece sarsıcı bir belgesel: "Bahreyn Karanlıkta Atılan Çığlık".

Pek çok ödüllü belgeselin buluşacağı festival programında Türkiye'de ilk kez gösterilecek olan filmlerden biri de, Ciwan Haco'nun sürgündeki yaşamını ve 23 yıl sonra geldiği Diyarbakır'daki konserini anlatan Norveç yapımı "Diyarbekir'e Giden Yol" (The Road to Diyarbekir)... Fatih Akın'ın kendi ailesinin Almanya'ya gidiş macerasını konu alan "Geri Dönmeyi Unuttuk" adlı belgeseli de, Türkiye'den Almanya'ya işçi göçünün 50. yılı dolayısıyla özel bir gösterime konu olacak.

SALT Beyoğlu, Dutch Chapel ve Tütün Deposu'nda gerçekleşecek olan festivalin tüm gösterim ve etkinlikleri ücretsiz olacak.