Bir yerin ‘yabancı’sı olmanın nasıl bir şey olduğunu bilir misiniz? Daha birkaç dakika önce bir arkadaşın/dostun, yoldaşın sofrasında birlikte bir kadeh şarap içmiştin, sonra sokaklara bıraktın kendini. Evet kadehini paylaşan o dostun/yoldaşın, ya da hayat arkadaşın şayet kendisi bir ‘yabancı’ değilse bilemez senin yabancı olma hallerini.

Hem dostluk, dayanışma tamam da, ben ‘empati’ denen şeye inancımı yitireli birkaç zaman oldu. Senin ile aynı patikada yol almamış ise kendisini senin yerine koyup yaşadıklarını anlayamaz. İşte biz ‘yabancı’lar bu duyguları çok iyi biliriz, kaç nesil geçse de kovulduğumuz ülkenin sokaklarında bu ‘yabancı’ olma duygusu içimizden çıkıp gitmez. Bu konuda büyük laflar etmeye de hep korkarım, ama yaşadığım duygu da budur!

İşte böylesi zamanlarda yüzüne tebessüm ile açılan bir kapıdan ‘Ya yoldaşım, neredesin? Hele gel bize Bask Ülkesinin şu dağlarını biraz daha anlat’ diyen bir merhaba seni özlemini duyduğun uzakların sokaklarına salar. İşte bu kapılardan bir tanesi Fransa’da yaşamaya başladığım zamanlardan itibaren Paris’teki Espace Üniversel oldu. Her zaman çok şanslı oldum ‘güzel insanlar’dan yana. İşte gene o güzel insanlardan birisi ile sohbet ediyordum. Rıza Abi idi bu.

Özellikle de otonom ve kolektifler ile çalışmaya başladığım zamanlardan itibaren hiyerarşiye dair her cümleyi hafsalamdan çıkarıp atmak istesem de ‘abi’si olmadan Rıza olmuyordu. ‘Abi’ kelimesi Rıza’yı iyi tamamlıyordu. Bask Ülkesi’inden Paris’e her gelişimde ilk uğradığım adreslerimden bir tanesi de Espace Universel olurdu, bilirdim Zoe beni bekler şimdi demlikte çay ve Rıza Abi’nin ofisinde memleket hallerine dair koyu bir tartışmaya gireceğiz. Rıza Abi’nin çok emeğinin olduğu Espace Universel’in 21. yıl dönümünde bir araya geldik.

Başka ülkelerden Fransa’ya gelen insanların ihtiyaçları ve talepleri çerçevesinde dil kursları, adaptasyon için çalışmalar, sanatsal çalışma ve atölyeler, çocuklar ve şiddete uğramış kadınlar için çalışmalar yapan Espace Universel kendi mekanında konuklarını ağırladı.

Vedat Allak ve Barham Jalal’in müzik dinletisi ile başlayan buluşmada derneğin yöneticilerinden Coordinatrice’nin Espaca Univsersel’in çalışmaları hakkındaki bilgilendirmesi ile devam etti; “21 yıldır başka başka ülkelerden gelerek Paris’te yaşamaya başlayan insanların ihtiyaç ve taleplerini gözeterek kurduk bu derneği. Göçmenlerin bu toplumda söz ve hak sahibi olmaları, eşit ve ortak kardeşçe bir toplum projesi içinde yer almaları için kurduk Espace Universel’i. Çeşitli nedenler ile yaşadıkları ülkelerini terk etmek zorunda kalanlara açık bir kapı olmak hayaliyle ve idealiyle kuruldu bu dernek. Bugün bu idealin gerçekleştiğini görüyoruz. Uzun yıllar bu amaçla çalışan, çaba harcayan yakın dönemde kaybettiğimiz Rıza Saygılı için Espace Universel dostlarının hazırladığı belgeseli izleyeceğiz. Ve diğer kurucu ve emek verenlerden Hanım Akagündüz, Nevzat ve Şixo’yu saygı ve minnetle anıyoruz. Espace Universel bugün 21. yaşına ulaştıysa bu, ortak çalışma, kolektif yapıları güçlendirmek için çalışan, çaba harcayan kurum ve kuruluşlar sayesinde oldu. 10. Paris Belediyesi ekibi, Acort, Ortak Rüya, Axes Pluriels gibi kuruluşların da katkısı oldu”.

Derneğin kurucularından ve emekçilerinden olan Rıza Saygılının aramızdan ayrılışından dolayı katılım göstermediği ilk buluşma olması sebebiyle etkinlik Espace Universel ve Rıza Saygılı’yı anlatan bir belgesel çalışması ile devam etti.

Belgeselden sonra, derneğin hemen yanı başında Yılmaz Güney parkında devam etti program. Yılmaz Güney’e komşu olmak her zaman güzel bir şey olsa gerek.

Parkta devam eden buluşma, uzun süredir susturulan ezgilerle, keman ve udun sesi ile yeniden yaşama renk ve umut katarak devam etti.

‘Project de la Campaigne’nin oyununda Cizre’de bir Kürt kadının çığlıkları ve 23 yaşındaki oğluna ağıtları ile bir kez daha uzaklara gittik.

Uzaklar, oralar, başka başka şehirlerin sokakları, Paris’in sokak ve meydanları!

Bizi biz kılan her yerde umuda, özgür yarınlara birlikte emek ve yürek katmak!

Teşekkürler Espace Universel,

Teşekkürler Espace Universel’e Emek Katanlar,

Teşekkürler Rıza Abi!