'Fetullahçı Terör Örgütü' üyeliğinden cezaevinde bulunan eski istihbarat ajanı Enver Altaylı, Sedat Peker için açık mektup yazdı. Mektup, Altaylı'nın ailesi tarafından yönetilen sosyal medya hesabından paylaşıldı.

Sedat Peker'in açıklamalarının devletin temizlenmesi için bir fırsat ve millete yapılan hizmet olduğunu söyleyen Altaylı'nın mektubu şu şekilde:

"Sözüm Sedat Peker'e. Hepimiz zamanı geldiğinde Mahkeme-i Kübra' da elbette hesap vereceğiz. Sen de ben de. Allah ininde kim makbul, Kendisi bilir. Ne kendimi temize çıkarırım ne de başkasını suçlarım. Şimdi gördüğüm şudur. Açıklamaların ülkenin, devletin temizlenmesi için bir fırsattır ve ifşaatın millete yapılan hizmettir. Bu hizmetin karşılığını Rabbim sana versin.

Ben sana şunu yap, bunu yapma, şunu açıkla, şunu açıklama demeyeceğim: Sevdiklerinden, vatanından uzaksın. Etrafında insanlar olsa da yalnızsın. Ben de dört yıldır cezaevinde tehlikeli tutuklu olarak 10 metrekarelik bir hücrede sosyal temastan tecrit edilmiş olarak Rabbim"in huzurundayım. Ne casusum ne de terör örgütü üyesiyim. Rabbim bilir masumum.

Bu dönem benim için bir tefekkür ve arınma dönemidir. Bu dönem, senin için de bir tefekkür ve arınma dönemi olsun. Ben sana şunu yap, bunu yapma, şunu açıkla, şunu açıklama, demeyeceğim. Güzel bir abdest al, iki rekat namaz kıl, Rabbinin huzurunda iki rekat namaz kıl ve Rabbin huzurunda ağla. Rabbinden yardım iste. O sana. Ne yapacağını gösterecektir. Rabbim yardımcın olsun.

Feridüddin Attar'ın Tezkiretül Evliyasını oku. Fudayl bin İyaz isimli mübarek bir zat vardır. O Allah sevgilisini kendine örnek al. Bir zaman namlı bir eşkiya iken, Rabbim onu ahde vefa sahibi, cesur ve yüreğinin derinliklerinde Allah'ına olan imam olduğu için sevdiği kullarının arasına kattı.

Fudayl'ın Öyküsü Allah'a inanır, çadırında çok namaz kılardı. Ama haramilerin reisi idi. Kervanları soyar, kadınlara dokunmaz, gariplere yardım ederdi. Bir gün adamları bir kervanı bastı. Kervanbaşı on bin altını ile kervandan ayrıldı.

Yolu Fudayl'ın çadırına düştü. Altınları ona emanet bıraktı. Fudayl 'koy şuraya, dursun. Sonra alırsın' dedi. Kervana döndü. Herkes bağlanmış ve talan edilmişti. Fudayl'ın çadırına döndü. Anladı ki Fudayl eşkıya başıdır. 'Yandım, altınımı elimle eşkiya başına teslim ettim' dedi. Fudayl ona 'emanetin şuracıkta, al git' dedi. Kervancı hayretle. Fudayl 'bizde emanete hıyanet yoktur' dedi.

Yine bir kervan soyacaktı. Kervanda bir kişi, şu ayeti okuyordu. Fudayl işitti:

İman edenlerin, Allah'ı anmak ve Haktan inen gerçeği düşünmekten dolayı kalplerinin saygıyla yumuşaması hâlâ gelmedi mi? (Hadit Süresi, 16)

Fudayl der ki, 'Bu ayet benim içimi okundu. Yüreğime dokundu.' Başını secdeye koydu. Tövbe etti. Uzun uzun ağladı. Herkesle helalleşti. Fudayl'ın Halife Harun Reşid'e yaptığı nasihat önemlidir. Attar'ın Tezkiretül Evliya isimli kitabında Harun Reşit ile görüşmesi anlaşılır. Fudayl'ın hayatı hepimize örnek olsun."

ENVER ALTAYLI KİMDİR?

1944, Adana doğumlu Altaylı, 1958 yılında askeri liseye başladı. Sonrasında girdiği Harp Okulu'nda Albay Talat Aydemir’in 1963'teki başarısız darbe girişimine katılan Altaylı, sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandıktan sonra Harp Okulu’ndan atıldı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olan Altaylı 1968-1973 yılları arası MİT'te Sovyetolog çalıştı. 2013’te ‘CIA’nın Türk Casusu: Ruzi Nazar’ adlı bir kitap yazdı. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski MİT mensubu Enver Altaylı, 27 Ağustos 2017 tarihinde çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.