Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Gara'da hayatını kaybeden  13 kamu görevlisi için "Sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan'dır" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi.

Erdoğan, "Ya sen ne yüzsüzsün?  5-6 yıldır bu şehitlerimizi yakından takip eden bizlere bunların sorumlusu Cumhurbaşkanıdır nasıl diyorsun? Terbiyesiz herif. Sana Milli Savunma Bakanımı, İçişleri Bakanımı gönderiyorum seni bilgilendirsinler diye. Sen bunlara layık değilsin, utanmadan sıkılmadan kalkıp Cumhurbaşkanına fatura kesmeye kalkıyorsun. Sen teröristlerle el ele Ankara'dan İstanbul'a yürüyebilirsin. Ama biz teröristlere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz, sen de tribünlerden seyret" dedi.

Ankara'da düzenlenen partisinin 7. Olağan İl Kongresi'ne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'ye ve Kılıçdaroğlu'na yüklendi.

Erdoğan, "İttifak ortaklarını incitmemek için bölücü terör örgütünü kınayamayanlar bize insanlıktan bahsedemez. Bay Kemal, şu teröristlere bir gün 'terörist' de be! Diyemez, onlarla ortak. Diyemez, demeyecek. Biz gümbür gümbür üzerine gidiyor ve bunları çökertiyoruz. 'PKK'nın Suriye uzantısını terör örgütü olarak görmüyorum' diyenler Bay Kemal ve yandaşlarıdır. Bize bunlar terörle mücadele dersi veremez" diye konuştu. 

Erdoğan, "Kılıçdaroğlu ve şürekâsı bilsin ki, baş veririz ama baş eğmeyiz. Her karşısında bir şehidin yattığı bu cennet vatanı canımız pahasına, FETÖ'cü hainlere de, PKK'lı katillere de, DEAŞ'lı canilere de teslim etmedik. Biz bu yola kefenimizi giyip çıktık. Bugünlere birilerinin ihsanıyla değil, nice katil sürüleriyle mücadele ederek geldik. Sen önce kademelerindeki DHKP-C'lileri temizle ey Kılıçdaroğlu. Bunları önüne koyacağız, merak etme" ifadesini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Kuruluşundan bugüne teşkilatlarımızda görev almış tüm kardeşlerimize gayretleri ve emekleri için şükranlarımı sunuyorum.

Bugünkü il kongrelerimizle birlikte 72 il kongremizi tamamlamış oluyoruz. İnşallah önümüzdeki hafta kalan illerimizin kongresini yaparak 24 Şubat'ta İstanbul il kongresini yapacağız. Mart sonunda gerçekleştireceğimiz 7. olağan büyük kongremize yoğunlaşacağız. Her ne kadar salgın yüzünden kongrelerimizi istediğimiz şekilde yapamasak da heyecanımızda eksik yaşanmıyor. İnsanımızın sağlığını riske atmadan kongrelerimizi demokrasi şölenine çeviriyoruz. Kongrelerimiz verilesiyle bir yandan kardeşliğimizi güçlendiriyor bir yandan kadrolarımızı yenilemeye çalışıyoruz.

"CUMHUR İTTİFAKI HER GEÇEN GÜN DAHA DA GÜÇLENİYOR"

AK Parti milletimizin birliğini, beraberliğini en güçlü şekilde muhafaza eden siyasi partidir. Kendi yaptıkları her kurultayı birer gladyatör arenasına dönüştürenlerin AK Parti kongrelerine çamur atmasını tebessümle karşılıyorum. FETÖ taktikleriyle önünü arkasını kırpıp kuşa çevirdikleri görüntüler üzerinden bizim coşkumuzu örselemek isteyenler boşuna uğraşıyor, mızrak çuvala sığmaz, hakikat güneşi balçıkla kapanmaz. Bunların da sabah söyledikleri yalanlar daha akşam olmadan tek tek ellerinde patlıyor. Her seferinde iftiranın dozunu biraz daha artırsalar da milletimizin şahsımıza ve partimize yönelik teveccühünün önüne geçemiyorlar. AK Parti çatısı altında ülkeye hizmet etmek isteyenlerin sayısı giderek artıyor. Cumhur İttifakı da maruz kaldığı onca saldırıya rağmen her geçen gün daha da güçleniyor.

Gençlerimizin heyecanından, ak saçlılarımızın engin tecrübesinden ilham alarak mücadelemizi sürdürüyoruz. Gözlerini kırpmadan şehadete koşan yiğitlerin fedakarlığıyla yürüyoruz. Biz bu yolda 534 gündür evlat nöbeti tutan Diyarbakır annelerinin sabrıyla yürüyoruz. Bay Kemal, acaba sen Diyarbakır annelerinin feryatlarını duydun mu?

"YA SEN NE YÜZSÜZSÜN YA?"

Utanmadan 13 şehidimizle ilgili olarak bunun sorumlusu Cumhurbaşkanıdır diyorsun. Ya sen ne yüzsüzsün ya? 5-6 yıldır bu şehitlerimizi yakından takip eden bizlere bunların sorumlusu Cumhurbaşkanıdır nasıl diyorsun? Terbiyesiz herif. Sana Milli Savunma Bakanımı, İçişleri Bakanımı gönderiyorum seni bilgilendirsinler diye. Sen bunlara layık değilsin, utanmadan sıkılmadan kalkıp Cumhurbaşkanına fatura kesmeye kalkıyorsun. Sen teröristlerle el ele Ankara'dan İstanbul'a yürüyebilirsin. Ama biz teröristlere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz, sen de tribünlerden seyret.

Biz bu yolda ağlayarak teröristi sevindirmeyeceğim diyen şehit babalarının asaletiyle yürüyoruz. Biz bu yolda 15 Temmuz gecesi tanklara meydan okuyan kadınlarımızın dirayetiyle yürüyoruz. Sen 15 Temmuz gecesi tankların arasından korumalarla Bakırköy Belediyesi'ne giden korkak bir adamsın! Biz ise diyoruz ki, "Koyun beni Hak aşkına yanayım, dönen dönsün ben dönmem yolumdan, yolumdan dönüp mahrum mu kalayım." 

"BİZE BUNLAR TERÖRLE MÜCADELE DERSİ VEREMEZ"

Gönüller kazanmak gayesiyle çıktığımız bu kutlu yolda şehitlerimizden ilham alarak yürüyeceğiz, bu teröristlere o inleri mezar edeceğiz mezar. Hırsları için Türkiye düşmanlarına el açanlara inat, onurumuzdan taviz vermedik, vermiyoruz. İttifak ortaklarını incitmemek için bölücü terör örgütünü kınayamayanlar bize insanlıktan bahsedemez. Bay Kemal, şu teröristlere bir gün terörist de be! Diyemez, onlarla ortak. Diyemez, demeyecek. Biz gümbür gümbür üzerine gidiyor ve bunları çökertiyoruz. PKK'nın Suriye uzantısını terör örgütü olarak görmüyorum diyenler Bay Kemal ve yandaşlarıdır. Bize bunlar terörle mücadele dersi veremez.

"KILIÇDAROĞLU, BUNLARIN DA SANA HER ŞEYİNİ ORTAYA ÇIKARARAK ÖNÜNE KOYACAĞIZ MERAK ETME"

Kılıçdaroğlu ve şürekâsı bilsin ki, baş veririz ama onlar gibi teröristler ve destekçileri karşısında baş eğmeyiz. Bu cennet vatanı canımız pahasına FETÖ'cü hainlere de PKK'lı katillere de teslim etmedik, etmeyiz. Biz bu yola kefenimizle, tam bağımsız Türkiye hedefiyle çıktık. Bugünlere nice katil sürüleriyle mücadele ederek geldik. Sen önce teşkilatlarındaki DHKP-C'lileri temizle. Ey Kılıçdaroğlu, bunların da sana her şeyini ortaya çıkararak önüne koyacağız merak etme. Manşetlerle çarpıştık, devletin içine çöreklenmiş çetelerle çarpıştık. Cumhuriyet mitinglerinden Gezi olaylarına kadar nice provokasyonlara meydan okuduk, ama milletimizin teveccühünü hiçbir zaman boşa çıkarmadık. İnşallah böyle yolumuza devam edeceğiz.

Terörün başını ezene, bu ülkede terör sorununu kökten çözene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Sınırlarımız içinde ve dışında son teröristi de etkisin hale getirene dek operasyonlarımıza devam edeceğiz. Son nefesimizi verene kadar Allah bizi ülkeye ve millete hizmet yolundan ayırmasın diye dua ediyorum.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de salgın şartlarının insanımızı çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya bıraktığını biliyoruz. Devlet olarak salgının ilk gününden itibaren yurt içi ve yurt dışında yaşayan hiçbir vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Aşılamada 5 milyon 200 bini hamdolsun bulduk, yoğun bir şekilde devam ediyor. Çok büyük olduğunu söyleyenlerin böyle bir durumu yok ama biz bunu başardık.

"KABİNE TOPLANTISINDA ALACAĞIMIZ KARARLARI AÇIKLAYACAĞIZ"

Salgın nedeniyle yapmak zorunda kaldığımız kısıtlamaların esnafımız, işverenimiz, çalışanlarımız üzerinde oluşturduğu yükü en aza indirebilmek için pek çok destek paketi açıkladık. Bugün de kabine kabine toplantısında yapacağımız çalışmalarla millete seslenişte inşallah aldığımız kararları açıklayacağız.

Şehir hastanelerimiz başta olmak üzere tüm sağlık tesislerimiz, salgınla mücadelede öncü rol oynadılar. İstanbul'da Atatürk Havalimanı'nın bünyesinde 45 günde acil durum hastanesi yaptık 1008 odalı.

Türkiye'deki muhalefetin yüzsüzlüğü, vizyonsuzluğu, çapsızlığı şehir hastanelerinin bu süreçteki başarısızla bir kez daha tescillendi. İsraf dedikleri, ne gerek var diyerek çamur attıkları bu hastaneler on binlerce vatandaşımızın hayatının kurtulmasına vesile oldu. Sağlık çalışanlarının maske bile bulamadığı Batı'ya git. Pek çok ülkesinde maske bulamıyorlar maske! Yaşlı bakımevlerinin morga döndüğü görüntülerin hiçbiri bizim ülkemizde yaşanmadı.

"CHP GENEL BAŞKANI ATTIĞIMIZ HER ADIMI NASIL ENGELLEMEYE ÇALIŞTIKLARINI ÇOK ÇABUK UNUTUYOR"

CHP Genel Başkanı son günlerde ikide bir 'AK Parti'nin hangi hayırlı hizmetine taş koyduk' diyor. Bak hatırlatayım sana: Anlaşılan, CHP Genel Başkanı da demokrasiden hak ve özgürlüklere, sağlıktan eğitime kadar ülkemiz ve milletimiz için ülkemiz için attığımız her adımı nasıl engellemeye çalıştıklarını çok çabuk unutuyor. Açıp biraz tarih okusa, CHP'nin takoz siyasetini görecektir. Ara sıra eski gazeteleri karıştırsa, CHP'nin 'yasak, yoksulluk' demek olduğunu görecektir. Hafızasını tazelemek için kendisine soruyorum: Biz kamuda başörtüsüne serbestlik getirdiğimizde engellemek için Danıştay'a koşan siz değil miydiniz? Üniversitelerde başörtüsü yasağı kalkmasın diye AYM'ye başvuran bizzat sen değil miydin? 

Meslek liseleri ve imam hatiplere yönelik katsayı zulmüne sahip çıkanlar siz değil miydiniz? 1 yıl öncesine kadar şehir hastanelerimizi kötüleyenler siz değil miydiniz? Ankara'da kendisinin de her gün kullandığı Malazgirt Bulvarı'na karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Cumhurbaşkanı Külliyesi'ne olmadık iftiraları atanlar siz değil miydiniz Bay Kemal? Yattın kalktın, Cumhurbaşkanı Külliyesi'yle uğraştın. Danıştay'ın kararları ortada olduğu halde... Gezi olayları sırasında vandallarla beraber İstanbul'u Ankara'yı ateşe verenler, otobüsleri yakanlar siz değil miydiniz?

 PYD'li teröristler beş yıl önce bugün Merasim Sokak'ta 28 vatandaşımızı şehit ederken vatanlarını savunuyorlar diyen siz değil miydiniz? Türk ekonomisi krize girsin diye elini ovuşturan siz değil miydiniz? Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarmak için attığımız adımları sabote eden siz değil miydiniz? CHP Genel Başkanı bunları unutmuş olabilir ancak benim Ankaralı, Ordu, Şanlıurfalı kardeşlerim CHP'nin ve başındaki zatın neler yaptığını iyi hatırlıyor.

"BAY KEMAL, ALMANYA'YA KAÇMIŞ OLAN DÜNDAR'I SAVUNUYOR, SELO'YU SAVUNUYOR"

Arsızlıktan kızarmayan yüzleri, nasır tutmuş kalpleriyle onlar unutsalar da bu millet CHP'nin takoz siyasetini gayet iyi biliyor. CHP'nin yaptıklarını unutmadığı için de milletimiz emaneti bunlara asla teslim etmedi, etmiyor. Muhalefetin bu tükenmişliği AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim yükümüzü daha da ağırlaştırmaktadır. Biz bu güzel ülkeyi geleceğe taşımanın gayretindeyiz. Bay Kemal, Almanya'ya kaçmış olan Dündar'ı savunuyor, Selo'yu savunuyor. Bunların suçlu olmadığına hükmediyor. Biz Türkiye'ye dair hedefleri, hayalleri olan bir kadroyuz, bizim teröristleri savunmak diye derdimiz olamaz. Bu yüzden hedeflerimizle aramıza kimsenin girmesine müsaade etmeyeceğiz. Kardeşimize leke sürdürmeden, halka hizmet Hakka hizmettir diye çalışacak, koşturacağız. Meşrebi, mezhebi, siyasi görüşü, hayat tarzı ne olursa olsun 83 milyonun tamamına mesajlarımızı ulaştırmaya gayret edeceğiz. Siyaseti başkaları gibi sırça köşklerde değil, milletimizin arasında yapacağız. Kibri, böbürlenmeyi kapımıza asla yaklaştırmayacağız. Sevincinde tasasında iyi ve kötü gününde bize oy versin vermesin, tüm vatandaşlarımızın bugün olduğu gibi yanında olacağız. Gariplerin kapısını biz çalacağız, yetimini öksüzün başını biz okşayacağız.

Milletle arasına mesafe koyan, sokaktan, pazardan çarşıdan uzaklaşan bir hareketin varacağı yer tarihin tozlu sayfalarıdır. Siyasi tarihimiz bunun sayısız örneğiyle doludur. AK Parti yaşadığı onca saldırı ve operasyona rağmen dimdik ayaktaysa bunun sebebi milletle kurduğu samimi gönül bağıdır. Bizi iktidara taşıyan ve iktidarda tutan güç, aziz milletimizin geleceğini AK Parti'de görmesidir.