Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Avcılar Ambarlı İleri Biyolojik Arıtma Tesisi’nin açılış törenine katıldı.

Törende bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin Twitter ve HSYK kararını eleştirdi.

Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Yerel seçimde biz 45.5 almamıza rağmen oturup niye bunu 60 yapamadık onu konuşuyoruz. Salı günü kürsüye çıktılar seçim sonuçlarını konuşmadılar, başarısızlıklarını asla gündeme getirmediler. Türkiye'nin 26 ilinde yüzde 5 oy oranının altında kaldı ana muhalefet partisi. Diğeri 16 ilde yüzde 5’in altında kaldı. Diğer parti tam 62 ilde yüzde 5’in altında kaldı. Bizim yüzde 10’un altında kaldığımız bir tek il yok. Yüzde 20’nin altında kaldığımız bir tek il var. Bu büyük hezimeti örtmek için gerilim, korku ve istismar siyasetini sürdürmeye çalışıyorlar.

'PARALEL YAPI SALDIRILARINI YOĞUNLAŞTIRDI'

Yurtdışında bazı odaklar ve çevreler eliyle, özellikle uluslararası medya organları aracılığıyla Türkiye'ye yönelik çirkin ithamların, saldırıların devam ettiğini görüyoruz. Bu paralel yapı 17 Aralık’ta, 25 Aralık’ta darbe yapamadı. 30 Mart’ta istediğini alamadı. Yurtdışından Türkiye'ye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı.

Belli kişilerin, belli kalemlerin Türkiye aleyhine akıl almaz, mantık dışı iddialarını arka arkaya sıraladıklarını görüyoruz. Türkiye'yi teröre destek veren ülke gibi göstermeye çalışıyorlar. Senin 160 bin Suriyeli kardeşimizin ölümü ile ilgili gözyaşı döktüğün var mı? Mısır’daki kardeşlerimizle ilgili gözyaşı döktüğün var mı? Marmara gemisindeki 9 şehidimiz ve o saldırı ile ilgili bir cümlen mümkün mü? Seni biz iyi biliriz, senin hangi odaklarla çalıştığını çok iyi biliyoruz. Tüm dünyada mazlumların mağdurların yanında olmak gibi bir dertleri yok bunların. Bumerang gibi dönece,k kendilerini vuracaklar. Bu operasyonların arkasında hangi hainlerin bulunduğunu çok iyi biliyoruz.

'KİRALIK KALEM OLDUKLARININ İSPATI'

Türkiye'yi hiç kimse terör örgütleri ile yan yana gösteremez. Suriye’deki insanlık dışı saldırılarla Türkiye'nin bağlantısını kurmaya çalışanlar sadece kiralık kalem olduklarını ispat etmekle kalırlar. Bu iddiaların Türkiye içinde alıcıları olduğunu da biliyoruz.

'TWITTER VERGİ KAÇAKÇISIDIR'

Sosyal medya üzerinden, manşetler üzerinde bir algı operasyonu yapılmak istenirken bazı medya kuruluşlarının da bu saldırılarda maşa olarak kullanıldıklarını çok iyi görüyoruz. Biz; Twitter, Facebook ve Youtube gibi sosyal medyayı eleştirirken, bu operasyonlara alet oldukları içini kişilik haklarına saygı göstermedikleri için, kutsal değerlerimize saygı gösteremedikleri için, yargı kararlarına riayet etmedikleri için, ulusal güvenliğimize yapılan saldırılarda alet oldukları için eleştirdik. Bugün de eleştiriyorum, yarın da eleştireceğim.

Bunun özgürlükle alakası yok. Bunlar en başka birer şirkettir. Kar amacıyla kurulmuş para kazanan şirketlerdir. Aynı zamanda Twitter denen vergi kaçakçısıdır. Her uluslararası şirket gibi benim ülkemin yasalarına, anayasasına, vergi kurallarına uyacaklar. Ama bunlarla ilgili verilmiş olan karara uyduk ama saygı duymuyorum.

Başka ülkelerde nasıl belli kurallar içinde çalışıyorlarsa burada öyle çalışacaklar. Özgürlük maskesi altında hiç kimse benim ülkemde operasyon yapamaz. Ulusal güvenliğimizi, kişilik haklarını, mahremiyetleri değil uluslararası şirketlerin çıkarını düşünenlerde kusura bakmasınlar milletin gönül gözünden kaçamazlar.

ANAYASA MAHKEMESİ'NE: HERKES SINIRINI BİLECEK

Bu ülkenin milli bir kurumu, anayasal bir kurumu çıkıyor kendi ülkesinin, milletinin bireyin haklarını savunacağı yerde uluslararası şirketlerin ne yazık ki ticari hukukunu savunuyor. Herkes konumunu bilecek, sınırlarını bilecek. Yüzlerce dosya görüşülmeyi beklerken, binlerce insan adalet beklerken, uluslararası şirketlerin hukukunu alelacele karara bağlamak, hatta ‘bir içtüzük hazırladık’ diyerek yasaların üzerine çıkmak suretiyle kendilerini birincil mahkeme yerine koymak bu aziz millete yapılmış çok büyük bir haksızlıktır.

Bu müdahalenin başka alanlarda da yapıldığını görüyoruz. HSYK Yasası’yla ilgili böyle bir müdahale yapılmıştır. YSK kararları tartışmaya açılmak istenmektedir. Hukukun içine bir ur gibi sirayet etmiş paralel yapı görmezden gelinirken, siyasetin alanına müdahale iştahının kabardığını görüyoruz. Herkes yetkisini, konumunu sınırını bilmeli.

'SİYASET YAPMAK İSTEYEN CÜPPESİNİ ÇIKARSIN'

Siyaset yapmak isteyen koltuğundan kalkar cübbesini çıkarır, gelir siyasi partilerin çatısı altında siyasetini yapar. Ama bazı koltuklarda bazı cübbelerin için siyaset yapılmaz. Bugün o koltuk, o cübbe sizleri güçlü gösterebilir ama bu ülkeye zarar verir, millete zarar verir. Biz ülkemizde bu tür gerilimlerin yaşanmasına ve yaşatılamasın izin vermeyeceğiz. (NTV)