Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'nde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Öğrencilerin ‘geri ödemeli kredi’yi talep etmediğini ifade eden Erdoğan, “Öğrencilerimiz nedense hep burs istiyorlar. Krediye neden yaklaşmıyorsun? Bunun da sana avantajları var. Bunlar iş bulunca geri ödemek kaydıyla veriliyor” dedi.

Erdoğan, "Medya ile demokrasi falan olmaz. Bir zamanlar ülkemizi de medya yönetiyordu. Dördüncü kuvvet falan. Demokrasi diyorsun, demokrasi derken halkı bir kenara koyup medya diyorsun. Demokrasi gücünü halktan alır. Biz halkımız ne diyor, ne puan veriyor ona bakarız" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

 "Değerli misafirler Yüksek Öğrenim sistemimiz çok yüksek bir seviyede bulunuyor. Ülkemizin sınırlarını da aştık. 7 milyon 611 bin öğrencimiz bulunuyor. Geçen hafta Almanya'da sordum, ne kadar öğrenci var diye, 3 milyon dediler. Bizden nüfusları daha fazla. Onların öğrenci sayısı 3 bizde ise 8 milyona yakın. İlk 500'ün içinde iki üniversite değil, daha da artırmamız lazım. Hocalarımızdan biraz daha gayret. İnşallah çok sayıda üniversitelerimizle girip, adımızı oralara yazdıralım. Üniversitelerimizde yabancı uyruklu öğrenci sayısı olumsuz propagandalara rağmen arttı."

‘ÖĞRENCİLERİMİZ NEDENSE HEP BURS İSTİYORLAR’

"Dershane sistemini ülkemizden tamamen kaldırdık. Artık benim vatandaşım damdaki davarını, kolundaki bileziği satarak kurslara çocuklarını göndermekten kurtuldu. Paralel eğitim sistemlerine asla müsaade etmeyiz. Barınma sorunlarını gidermek için açtığımız yurtların yatak kapasitesi 640 bini buldu. Öğrencilerimiz nedense hep burs istiyorlar. Krediye neden yaklaşmıyorsun? Bunun da sana avantajları var. Bunlar iş bulunca geri ödemek kaydıyla veriliyor. Öğrencilerimize buradan bir müjde vermek istiyorum. Kredi burs miktarını gelecek yıldan itibaren artıracağız. Burs miktarını lisansta 500 lira, yüksek lisans 1000, doktorada 1500 liraya yükselttik."

"Türkiye dijital dönüşümünü tamamlamak zorundadır. Geleceğin savaşlarının siber olarak gerçekleşeceğini unutmamalıyız. Verimliliği ve rekabet gücünü yükseltecek projelere destek vereceğiz. Büyük bir teknoloji hamlesi başlatmak istiyoruz. İlk işlerden biri yüksek öğretimde yetenek yönetimi sistemine geçmektir. Üniversite öğrencilerine ilk girdikleri yıldan itibaren kariyer planlamasında rehberlik edecek çalışmalar, etkinlikler düzenlenecek.”

'HALK VARSA DEMOKRASİ VAR, YOKSA YOKTUR'

Batı'nın medyasında yanlış bilgiler dolaşıyor. Bunları düzeltmek için çalışmamız gerekiyor. Bu devasa ülkeleri başında olanların değil, medyaların yönettiğini gördüm. Ben de dedim ki, 'medyayı bırakın, halkınız ne düşünüyor bunu söyleyin.' Bizde de bir zamanlar böyleydi. Dördücü kuvvet falan. Yarın bizim medya yazar, varsın yazsın. Bizim derdimiz halkımız ya. Bize halkımız kaç puan veriyor önemli olan bu.

Demokrasi gücünü halktan alır. Halk varsa demokrasi var, yoksa yoktur. Medya ile demokrasi olmaz. Öyle demokrasi olur ki, medya da güçlüdür.

Bir siyasetçi de medyasından korkuyorsa onun da sağlıklı siyaset yapması mümkün değildir. Akademisyenlerimiz de kendi mecralarında ülkemizin doğrularını anlatarak bu mücadeleye katkı verebilir diye düşünüyorum. Sosyal medya dedikodularının yayıldığı bir ülke olarak bu dayanışmayı göstermeye mecburuz.

'YAPACAĞIMIZ İLK İŞLERDEN BİRİ 'YETENEK YÖNETİMİ' SİSTEMİNE GEÇMEK'

İnsan Kaynakları Ofisimiz aracılığıyla üniversite öğrencilerimizin geleceğini yakından ilgilendiren çalışmalar gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu çerçevede yapacağımız ilk işlerden biri yükseköğretimde 'Yetenek Yönetimi' sistemine geçmektir.

Üniversitelerimizden mezun olan en yetenekli öğrencilere çok özel kariyer fırsatları sunarak kamuda veya özel sektörde değerlendirilebilmelerini sağlayacağız. Yabancı dil eğitimi konusunda merkezi bir standart oluşturmak istiyoruz. Bunun için üniversitelerin yabancı dil muafiyet ve yeterlilik sınavları, ÖSYM üzerinden merkezi olarak yapılabilir.

Türkiye'yi sahadan ve masadan dışlamaya çalışanlar, bugün bizimle birlikte olmanın gayreti içinde. Hala farklı tavır içinde gözükenlerin de çok yakında aynı çizgiye geleceklerinden şüpheniz olmasın.