AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Sözleşmeliye Kadro Şöleni' etkinliğinde açıklama yaptı.

Erdoğan bugün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre açıklanan aralık ayı enflasyon rakamları ile 6 aylık ortalamanın ortaya çıkmasının ardından memura ve memur emeklisine verilecek ek zammı açıkladı. 

Erdoğan, "Sözleşmeliye kadro, ek gösterge ile kamu çalışanlarımıza katkı sağlamıştık. Maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağımızın müjdesini veriyorum" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle oldu:

İHRACAT RAKAMLARI

Toplam 254,2 milyar dolar ile cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat meblağına ulaşmanın gururunu yaşadık. Görevi devraldığımızda yılda sadece 36 milyar dolar ihracat yapan Türkiye'den, bölgesinin üretim üssü olan bir ülke konumu haline geldik. Bugün de enflasyonda uzun zamandır sözünü ettiğimiz gerilemeyle güne başladık. İnşallah önümüzdeki aylarda enflasyondaki düşüş seyrinin devam ettiğini göreceğiz. Önümüzdeki seneden itibaren hedefimiz bu sorunu ülkemizin gündeminden çıkaracağız.

MEMUR VE MEMUR EMEKLİLERİNE EK ZAM

Dünyanın her ülkesinde ürün satan, bölgesinin üretim üssü olarak görünen bir ülke konumuna geldik. 2023 senesini ihracatta da hedef büyüttüğümüz bir sıçrama tahtası yapmak istiyoruz. Aralık ayı tüketici enflasyonu yüzde 1,18, bir önceki Aralık ayına göre yüzde 64,52 olarak açıklandı. İnşallah önümüzdeki aylarda enflasyondaki düşüş seyrinin devam edeceğini göreceğiz.

Enflasyon oranlarının belli olması memur ve Emekli maaşlarının da şekillenmesi anlamına geliyor. Memur maaşlarında yüzde 87 oranında artış yapmıştık. Ayrıca ek gösterge gibi pek çok adımla kamu çalışanlarımıza ilave imkanlar sağlamıştık. Açıklanan 2022 enflasyon oranına göre kamu görevlilerin maaş artış oranı yüzde 16,48 olarak uygulanacaktık. SSK ve Bağ-Kur emeklilerinde ise bu oran yüzde 14 olarak ortaya çıkmıştır.

Maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağımızın müjdesini veriyorum. Yeni memur ve emekli maaş oranımız milletimize hayırlı olsun. Bu artış oranlarını milletimize sunmamızda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Bu kapsamda 4C'den 4B'ye geçenler, Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçıları, vekil ebe, hemşire, aile sağlığı merkezi çalışanları gibi geniş bir alandaki sözleşmeli personelimizin kadrolarına düzenleme yapıyoruz. Kademe ve derece ilerleme hakkına sahip olacak. Kullanılmayan izinlerini bir sonraki yıla aktarabilecekleri gibi ücretsiz izne ayrılma imkanları da bulunacak. Yurtdışında eğitim, Yemek ücreti yardımından faydalanma haklarına kavuşacak. Sözleşmenin feshedilmesi halinde tazminat ödenmemesi durumu son bulacak. Sözleşmeden geçen kardeşlerimiz de artık aynı haklardan faydalanabilecektir.

500 BİN SÖZLEŞMELİ PERSONELE KADRO

Kısa süre önce yaklaşık 500 bin sözleşmeli personelimizin kadro beklentilerine yanıt verdik. Geniş bir alandaki sözleşmeli personelimize kalıcı çözümler üretiyoruz. 500 bin kardeşlerimizle ailelerini etkileyen bu adımın hayırlı olmasını diliyorum. Halka hizmeti hakka hizmet olarak gören bir anlayışa sahip olarak, milletimize bu anlayışla hizmet ediyoruz.

Sendikacılık, salt ücret pazarlığı yapmak değildir. Sendikalarımızın ilk görevi emekçinin hakkını, alınterini ve hukukunu savunmaktır. Birer sivil toplum kuruluşu olan sendikalar, demokrasinin vazgeçilmez araçlarından biridir.

"KİMİ SENDİKALARIN PİYON OLARAK KULLANILDIĞINI GÖRDÜK"

Millet iradesine vesayetin gölgesinin düştüğü toplumlarda sendikalar geri plana itilmekten kendilerini kurtaramaz. Sendikaların gücünü belirleyen bir diğer unsursa toplumla aynı hissiyatı paylaşmasıdır. Bunlar kimi zaman bilinçli kimi zaman da bilinçsiz bir şekilde siyaseti ve toplumu dizayn etmenin amacı olarak kullanılmışlardır. Bu acı hakikate defalarca şahitlik ettik. Bu ülkede farklı toplum kesimlerimiz arasında kavganın, kutuplaşmanın körüklendiğini gördük. Kimi sendikaların piyon olarak kullanıldığını hatta el altından desteklendiğini gördük.

"BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ DAHİL KAPININ ÖNÜNE KONAN İŞÇİLERİMİZ, MEMURLARIMIZ YASAL DÜZENLEMEYLE GÖREVLERİNİN BAŞINA DÖNECEK"

Günümüz Türkiye'sinde artık bu sendikacılık anlayışının hiçbir hükmü kalmamıştır. Ülkemiz son 20 yılda ayağına vurulan diğer prangalarla birlikle ideolojik sendikacılıktan kurtulmuştur. Büyükşehir Belediyeleri dahil kapının önüne konan işçilerimizi gördük mü gördük, memurlarımızı gördük mü gördük. İşte şimdi onların hepsi yasal düzenlemeyle görevlerinin başına dönecekler. Attığımız bütün bu adımlarda Memur-Sen gibi kuruluşlarımızın da payı var. Memur-Sen daima milletin ve milli iradenin safında yer almıştır. 27 Nisan bildirisinden Gezi Olayları'na, 15 Temmuz ihanetine kadar tüm saldırıların üstesinden Memur-Sen camiasıyla birlikte geldik.