Emek Partisi Ankara İl Başkanı Şükran Doğan, salgının başkentte fabrika ve işyerlerinde geldiği noktaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
OSTİM’de bir işyerinde işçilere “Zaten hepiniz pozitifsiniz birbirinize zararınız olmaz” denildiğini anlatan Doğan, testi pozitif çıkan işçilere “İşyerinde değil, evde korona oldum” dedirtilmesinin çok yaygın olduğunu söyledi.
Alınan önlemlerin de göstermelik olduğunu ifade eden Doğan, “Zaten işsiz olan emekçi halkın ekonomik ve sosyal yönden desteklenmemesi ve tam karantina uygulanmaması kabul edilemez” dedi.
Emek Partisi Ankara İl Başkanı Şükran Doğan, Sağlık Bakanlığı’nın HES uygulamasına bakıldığında Ankara’da yeşil alanlar ve ana caddeler dışında kalan hemen her yerin kırmızı göründüğünü söyledi.
Fabrikalarda, işyerleri, belediyeler ve hastanelerde salgında gelinen noktaya dikkat çeken Doğan, "Başta büyük fabrikalar olmak üzere işyerlerinde önlemlerin giderek artacağını, gevşediğini anlatıyor işçiler. Fabrikalarda çalışan sayısına göre her gün 3-5-10 vaka çıkıyor. Büyük fabrikalarda önceden en küçük temaslıyı bile eve gönderirlerken, vakaların ve temaslıların artması ile artık bu uygulanmaz oldu. Vaka olmayan işyeri yok! Fabrikalar önlemleri biraz sıkı tutsa fabrikalarda işçi kalmayacak ve üretim duracak. İşyerleri bu durumdayken işçilerin canı pahasına üretimde ısrar ediliyor” dedi.
KORONA OLSAN DA ÜRETİME DEVAM
OSTİM’de işçilerin testi pozitif çıkınca bazı küçük işletmelerin kapandığını ama büyük işletmelerde üretimin her koşulda sürdüğünü anlatan Doğan, “Örneğin; 50 kişinin çalıştığı bir yap-boz fabrikasında 12 işçi testi pozitif olmasına rağmen rızaları(!) ile ‘zaten hepiniz pozitifsiniz birbirinize zararınız olmaz’ denilip, gruplandırılarak çalıştırılıyorlar. 35-40 kişinin çalıştığı bir savunma yan sanayi firmasında 17 pozitif vaka çıktı, kalan kesim temaslı olmasına rağmen üretim sürüyor” dedi.
Covid testi pozitif çıkan işçilere diğer işçileri temaslı göstermemek için “evde korona oldum iş yerinde olmadım” dedirtilmesinin, geçmişe dönük izin kağıdı yazdırılmasının sıradanlaşan uygulamalar haline geldiğini belirten Doğan, bütün bu uygulamaların işyerlerinin denetimden ne kadar uzak olduğunun göstergesi olduğunu dile getirdi.
KAMU İŞYERLERİNDE DE SÜRÜYOR
Kamu hizmeti veren kurumların benzer olduğunu aktaran Doğan, posta hizmetleri, belediyeler, adliyeler gibi işyerlerinde emekçilerin risk altında çalıştığını ifade etti.
Doğan, vergi ayı olması nedeniyle belediyelerin, vergi dairelerinin ve duruşmalar nedeniyle adliyelerin iş yükleri arttıkça pozitif vakaların da çoğaldığını söyledi.
Semtlerde korona vakalarının birinci dalganın çok üstünde olduğunu belirten Doğan, kendisi hasta olmasa da herkesin yakın çevresinde koronavirüs vakalarına rastladığını dile getirdi.
Şimdi de göstermelik önlem ve yasakların açıklandığını belirten ifade eden Doğan, “Ankara’da işçiler, emekçiler, halk bu durumdayken fabrikaların denetlenmemesi, hayati ihtiyaçlar için zorunlu üretim dışında çalışan işçilerin ücretli izine gönderilmemesi, üretimin durdurulmaması kabul edilemez. Hastaneler yeni yoğun bakım üniteleri açma telaşındayken halen özel hastanelerin ücretsiz kamu hizmeti vermiyor oluşu kabul edilemez. Sağlık emekçilerinin mağduriyetlerinin giderilmemesi, yeterli sağlık emekçisi istihdam edilmemesi kabul edilemez. Batma noktasına gelmiş küçük esnafın desteklenmemesi kabul edilemez. Alım gücü iyice erimiş, işsiz kalmış, zaten işsiz olan emekçi halkın ekonomik ve sosyal yönden desteklenmemesi ve tam karantina uygulanmaması kabul edilemez. Pandemiyi de önleyemez” diye konuştu.
Kaynak: Evrensel
