Muğla’nın Ortaca ilçesi Dalyan Mahallesi’ndeki dünyaca ünlü İztuzu Plajı, jandarma ekipleri tarafından her iki tarafla görüşülerek boşaltıldı.
Plajın işletme hakkını alan İngiliz ortaklı özel şirket DALÇEV’in yetkililerinin, önceki geceyarısı üç arabayla tesisleri devralmaya gelmesi tepkilere sebep olmuştu. Olayın arından bölgede jandarma ekipleri geniş güvenlik önlemleri alırken tesislerin bulunduğu alana vatandaşlar, kimsenin girişine izin vermedi. Dalyan’a gelen Muğla Vali Yardımcısı Kamil Köten, Dalyan Jandarma Karakolu’nda Ortaca Kaymakamı Hüseyin Yılmaz ve Belediye Başkanı Hasan Karaçelik’in de katılmıyla bir toplantı düzenledi. Toplantıda alınan karar neticesinde sahile gelen jandarma ekipleri, her iki tarafla görüşerek sahili boşalttı ve nöbeti devraldı. DALÇEV Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Oruç ve beraberindekiler, Dalyan Jandarma Karakolu’na götürülüp ifadelerine başvuruldu. Jandarmanın kendilerine şimdilik burayı boşaltmaları gerektiğini aktaran Oruç, “Hep birlikte buradan olaysız bir şekilde ayrılıyoruz. Yasalara saygımız sonsuz.” dedi.

‘İŞGAL ETMİŞLER’


CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir de olay yerine geldi. Demir, burada yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu işgalciler oraya, jeneratör ve vinçleriyle İztuzu’nun kapılarını kırarak içeri girmişler. Oraya yapılan, işgalden başka bir şey değil. Türkiye devletinde hukuk kalmadığı için, baştakiler bunu yaptığı için bunlar da ona güvenerek işgal etmişler. Sermayenin adamı olduğu için bunlara ses çıkarılmıyor. Buradayız, işin takipçisi olacağız. Bunların hareketlerini ben yarasa hareketi olarak görüyor ve kınıyorum. Savcılığa suç duyurusunda bulunulacak.” Muğla Kent Konseyleri Birliği Başkanı Hamdi Topçuoğlu ise konuyla ilgiyi yaptığı açıklamada, “Ben yaptım oldu” mantığındaki uygulamaları şiddetle kınadıklarını söyledi.
Muğla’nın birçok yerinde olduğu gibi İztuzu’nda ve Kissebükü’nde kamuya ait alanların kanun, hak ve halk tanımaz tutumlarla bazı şirketlere peşkeş çekildiğini öne süren Topçuloğlu, “Bu yerler kamuya aittir. Biz bu yerlerin kamu yararına, yine yerel yönetimler tarafından kullanılması gerektiğini savunuyoruz. Mücadelemiz, Muğla’yı gelecekte de cennet bir yurt köşesi olarak yeni kuşaklara sunabilme mücadelesidir. Bu konuda kararlı olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.” ifadelerini kullandı.

‘ORTACA’NIN İLGİSİ YOK’


Muğla Valiliği, olayın ardından yazılı bir açıklama yaptı. Söz konusu alanın, valilik bünyesindeki MUÇEV Ltd.Şti. tarafından 29 Aralık 2014 tarihinde DALÇEV’e teslim edildiğini bildirdi. MUÇEV ile DALÇEV şirketleri arasındaki devir teslim işlemi ve sürecinin hukuki anlamda Ortaca Belediyesi ile hiçbir ilgisi olmadığına dikkat çekildi. Valiliğin bilgisi dışında şirketin, üç özel arabayla İztuzu bölgesine karayoluyla gitmeye çalışıldığı belirten açıklamada, “Havanın yağışlı olması ve zeminin ıslak olması nedeniyle de bölgeye ulaşamadan binek araçları yolda kalmıştır. Söz konusu araçlar, bu araçlardır. Başka bir iş makinesi alana girmemiştir. Daha sonra batan araçları kurtarmak amacıyla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün bilgisi ve izni dahilinde alana bir adet kurtarma aracı sevk edilmiş, bu kurtarma aracı tarafından batan araçlar çıkarılmıştır. Kapıya verilen zararlarla ilgili olarak da Ortaca Belediyesi’nin yaptığı suç duyurusu üzerine jandarma tarafından tutanak tutulmuş, ilgililer hakkında gerekli hukuki işlem başlatılmıştır. Alana jeneratör veya herhangi bir malzeme de kesinlikle sokulmamıştır. İlgili şirket yetkilileri, o bölgeyi sözleşmeyle teslim almış olsalar dahi hiçbir yetkili makamdan izin almadan akşam saatlerinde sahaya girmeleri valiliğimizce de tasvip görmemiş olup bu konuda gerekli tahkikat başlatılmıştır.” denildi.