Eğitim-İş Sendikası, Bursa’da okul yöneticiliği mülakat sonuçları olduğunu belirttiği bir listeyi yayınlayarak atamalarda ‘yandaş sendikaya torpil geçildiğini’ bildirdi.

Sendika başkanı Mehmet Balık, Eğitim-İş Bursa şubesinde yaptığı basın toplantısında, mülakat sonuçlarının toplu olarak açıklanmadığını belirterek, ‘elde ettikleri listeyi’ kamuoyuna duyurdu.

Balık, 238 adayın puan sıralamasını içeren listeyi, mülakata giren eğitimcilerin sendikalarına göre renklendirdiklerini belirterek, “Ortaya, yandaş sendika Eğitim-Bir-Sen’in rengiyle sapsarı olmuş bu tablo çıktı” diye konuştu.

Karşıt görüşlü sendikaların sadece vitrinde gösterilmek üzere listeye alındığını ifade eden Balık, şöyle devam etti:

“Örneğin sadece iki müdürün alınacağı bir ilçeye dair yapılan mülakatta ilk üç kişi Eğitim-Bir-Sen’den oluşurken, vitrinlik olarak listeye koyulan başka sendikalardan bir-iki isim 4’üncü ve 5’inci sırada yer alıyor. Listeye girmelerinin bir anlamı yok, zaten o koltuğa oturmaları mümkün olmayan bir sıralamadalar. Yani her adayın, listede hangi sırada yer alacağı, okullardaki kontenjanlar dahil her değişken hesaplanarak ince ince oluşturulmuş bir listeyle karşı karşıyayız. Osmangazi ilçesine ait listeyi incelediğimizde… Sözlü sınava giren aday sayısı 78, ilçedeki müdürlüğü boş okul sayısı 23 iken puan sıralamasında ilk 37 kişi yandaş sendika üyelerinden seçilmiş. Dolayısıyla diğer sendika üyelerinin atanma şansı yoktur.”

Sendika başkanı, yapılan mülakatlarda haksızlık olduğunu, mülakata dahi girmeyen yüzlerce eğitimci olduğunu savunarak şunları kaydetti:

“Emek hırsızlığı öyle bir boyut kazanmıştır ki, öğretmenler bu sonuçları ön görerek sınava başvuru yapmamış, Bursa’da 911 yöneticinin atanması için yapılan sınava 2 bin 733 aday sınava alınması gerekirken, başvuru yapan aday sayısı 1850’de kalmıştır. Bu da göstermiştir ki öğretmenler bu sahte sınava açıkça güvenememektedir. Şimdi bu vesilelerle size sesleniyoruz: Eğitim-Bir-Sen’in hakkını yemeyin. Bakanlıktaki o koltukları boşaltın, hali hazırda zaten bakanlığı fiilen yöneten Eğitim-Bir-Sen yöneticileri otursun. Bakanlığın adını da ‘Milli Eğitim-Bir-Sen Bakanlığı’ olarak değiştirin; hem siz rahatlayın, hem de ilerici kamuoyu olarak bizler sizinle ayrı ayrı uğraşmak zorunda kalmayalım.”