5 Ekim, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından 1994 yılında Dünya Öğretmenler Günü olarak açıklandı. 1994’ten bu yana her yıl 5 Ekim tarihi yüzden çok ülkede “Dünya Öğretmenler Günü” olarak kutlanıyor. Türkiye bu kutlamayı yapan ülkeler arasında.

Dünya Öğretmenler Günü’nün geçmişi, uluslararası öğretmen örgütlerinin katkılarıyla 5 Ekim 1966 tarihinde ILO ve UNESCO tarafından “Öğretmenlerin Statüsüne İlişkin Tavsiye Kararı”na dayanmakta. Tüm dünya öğretmenleri için önemli olan tarihi kararla öğretmenlerin toplumsal statüsüne yönelik önemli bir adım atılmış oldu. Öğretmenlerin yalnızca okul içinde değil, toplum içinde yerine getirdikleri görevlerin taşıdığı önemi, uluslararası düzeyde belgeleyen, öğretmenlerin tüm sorunlarını ele alan ve durumlarını tüm ayrıntılarıyla düzenleyen kararın yıldönümü olması nedeniyle 5 Ekim tarihinin öğretmenlik mesleği açısından evrensel bir önemi var.(1)

24 Kasım Türkiye’de, 5 Ekim 100’den çok Dünya ülkesinde Öğretmenler Günü olarak benimsenmiş durumda.

”Öğretmenlerin Statüleri Hakkında Tavsiye Kararları”nın kabul edildiği tarihin yıldönümlerinin Eğitim Enternasyonali’nin kararıyla 1994′ten bu yana dünyada ve Türkiye’de “Dünya Öğretmenler Günü” olarak kutlanmakta"(2)

İnsan denilen canlı türünün bilimsel adı, Homo Sapiens. "Düşündüğünün üstüne düşünebilen insan" demek. Öğretmenlerin görevleri gerçek anlamda bu insanı yetiştirmek olsa gerek. Düşündüğünün üstüne düşünebilen, düşüncede sınır tanımayan, düşüncenin sonsuz olduğunu benimseyen insanlar yetiştirmek.

Öğretmenler, düşündüğünün üstüne düşünebilen, dur durak bilmeden sürekli ilerleyen, gelişen, elde ettiği hiçbir başarıyı, başarı aşamasını son durak olarak görmeyip sürekli daha iyiyi, daha güzeli, daha bilimseli arayan insan yetiştirmek zorundadır.

Yerel, önyargılı düşüncelerle evrensel bilgi üretilemez

Öğretmenler içinde yaşadıkları toplumun yanında tüm insanlığın öğretmeni olmak zorundalar. Dünya küçük bir köy durumuna gelmiş. İnsanlık ya birlikte yaşayacak ya da birlikte yok olacak. Tek tek insanların, ülkelerin kurtulma olanakları yok.

Geçmişin, günün bilgilerini yükleyen değil, gelecekte kendi gereksinimlerine uygun bilgiler üreten insanlar yetiştirmek, öğretici durumda olanların evrensel bilgi donanımlarıyla gerçekleşebilir.

Dünya Öğretmenler Günü, öğretmenleri onurlandırmanın yanında, öğretmenlik mesleğinin sorgulandığı, sorunları, yeterlilik düzeyi gibi konuların masaya yatırılıp nedenlerinin araştırıldığı bir gün olmak zorunda.

Öğretmenler çocukların, genç kuşakların “kendilerinden” “başkalarına”, “kendi ülkelerinden” “tüm insanlığa” açılan pencereleri olmak zorundalar.

Öğretmenin işlevi, Değişen dünyaya, değişmeyen öğrenci yetiştirmek değil, sürekli değişen, değişimim yaşamın olmazsa olmazı olduğunu kavrayan, değişen her yeniliğe, koşula uyum sağlayacak insan yetiştirmek olmalı.

Toplumun yarını olacak olan küçüklere, toplumun tüm kesimlerine yön vermesi gereken öğretmenlerin, bilimsel, evrensel bilgilerle donanmadan, kendilerinden beklenen yönlendiriciliği yapamayacakları açık.

Öğretmenlik bir güdülendirme, yönlendirme işidir. Bunu yapabilmesi için kendi yaşam koşulları düzgün, bilgi yönünden donanımlı olmalı. Bilimsel, teknolojik, toplumsal gelişmeleri izlemekten yoksun olurlarsa bu işlevlerini yerine getiremezler.

Öğretmenlerin bilgi birikimleri, Yerküre’nin her yerinde mal ve hizmet üretecek evrensellikte olmalı. İnsanlığın birliği, dinsel, ırksal, cinsel, sınıfsal farklılıkların giderilebilmesi, eğitimcilerin evrenselleşmesiyle gerçekleşecektir.

Dünyada geçerli olan dilleri bir yana bırakalım, ülkemizde konuşulan dilleri bile öğrenememiş, dünya toplumlarını tanımama yanında ülkemizde yaşayan toplumsal kesimleri bile tanıma yeterliğine ulaşamamış öğretmenler ve kültürel algılar, uygarlık düzeyine ulaşmanın olanağı yoktur.

Dünya ülkelerinde yaygın olan inanç sistemlerini karşılaştıracak düzeyde bilgili olmayı unutup İslam Dini’nin Hanefi Mezhebini Dünyanın en doğru dini olarak yaygınlaştırmaya, dünyaya egemen kılmaya çalışan eğiticiler, yöneticilerle, insanlık ailesi içinde yer almamız olanak dışıdır.

Küreselleşme ve bilgi çağıyla başlayan hızlı toplumsal değişim, eğitimi, okulu ve öğretmenlik mesleğini de etkilemiş, okulun ve öğretmenin artan sorumlulukları ve değişen işlevleri, sadece ülkemizde değil tüm dünyada tartışılmaya başlanmış, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere her ülke öğretmen yetiştirmede reform çalışmaları başlatmıştır.(Enver Yücel)(3)

Türkiye’de geçerli olan egemen kültürü aktarmak üzere yetiştirilmiş öğretmenler, insanlığın birikimi olan evrensel kültürü genç kuşaklara, ülkeye taşıyamazlar. Türkiye’deki eğitimin önemli sorunlarından birisi budur. Evrensel kültür, yerel kültürden daha kapsayıcıdır. Bizdeki uygulama, yerel kültürü, değerleri evrensel kültür ve değerlere egemen kılma çabasına yöneliktir. Bu çaba hiçbir zaman gerçekleşemeyecek bir düş olmaktan ileriye gidememekte.

Dünyanın her yerinde başarıyla görev yapabilecek, ileri teknolojiyi en iyi biçimde kullanacak, en hızlı biçimde bilgiye ulaşacak, kullanacak ve bilgiden bilgi üretebilecek, kendilerini değişen ve gelişen çağa göre sürekli yenileyecek öğrenmelere gereksinimimiz var.

Ülkemiz, Dünya Öğretmenler Günü’nde, bu gerçeklerle yüzleşme günü olmak zorunda.

----------------------------------

  1. egitimsen.org.tr/etiket/dunya-ogretmenler-gunu/
  2. yorumcahaber.com/haberdetay.asp?haberID=2393
  3. Yavuz, Behçet, Enver Yücel’le söyleşi, ‘Dünyanın en iyi öğretmenlerini yetiştireceğiz’, Star Gazetesi, 29.11.2011