Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Erbil - Bağdat ilişkileri ve Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlığı konusunda açıklamalarda bulundu.

Barzani’nin, Kürt milletinin geleceğini tayin etme hakkına sahip olduğunu vurguladığı ve “Dünyanın hiçbir yerinde, zorla birlik veya zorla ayrılık başarılı olmamıştır” ifadesini kullandığı belirtildi.

Barzani, siyasetçi, parlamenter, entellektüellerden ve Arap medyası temsilcilerinden oluşan Rafiden Diyalog Merkezi heyetiyle bugün bir araya geldi.

Barzani, “Kürdistan’ın bağımsızlığı, şiddetten uzak, diyalog içerisinde karşılıklı anlaşma sağlanarak gerçekleşecek ve sıkıntılara köklü bir şekilde çözüm bulunacak” vurgusunda bulundu.

Görüşmede heyet Barzani’ye, Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlığına yönelik fikirlerini beyan ederken, Peşmerge Güçleri’nin Kürdistan Bölgesi dışındaki yerlerin bir kısmını kontrol etmesine ve IŞİD sonrası bu toprakların akıbetinin ne olacağına dair sorular yöneltti.

Barzani ise, “Hiç kimse veya hiçbir tarafı, bu bölgeleri belirli bir karar üzerinde zorlayamaz. Söz konusu bölgelerin geleceğini, sakinleri belirleyecek” yanıtını verdi.

Saddam rejiminin yıkılmasının ardından Irak’ın demokrasi temelinde federal bir devlet kurulacağına dair inançlarının tam olduğunu dile getiren Barzani, “Daha sonra meydana gelen olaylar, Bağdat’ta Kürtlerin biat etmesini ve ortaklığın kalkmasını isteyen kesimin baskın olduğunu gösterdi” şeklinde konuştu.

Barzani, “Kürdistan halkını bu konuda anlamaları, istek ve kararlarına da saygı duymaları gerekiyor” dedi.

‘KÜRDİSTAN HALKI İNTİKAM ALACAK’

Görüşmede Barzani Irak’ın kuruluşunu anlatarak, “Irak Devleti Arap, Kürt ve diğer oluşumların haklarını temin etmek üzere kuruldu. Ancak Kürdistan halkı bu devletten şunları gördü; 4 bin 500 köyün yıkılması, 182 bin kişinin enfal edilmesi, 12 bin Feyli Kürt ve 8 bin Barzani’nin infaz edilmesi, ve kimyasal saldırı” diyerek sözlerini şöyle devam ettirdi:

“Tüm bunlara rağmen Eylül Ayaklanması’nda Kürt milleti hiçbir zaman bombalı saldırılara başvurmadığı gibi hiçbir zaman da sivilleri hedef almadı. 1991 yılında gerçekleştirilen ayaklanmada Kürdistan halkı, Irak Devleti ile yeni bir sayfa açmak için ayağa kalktı ancak intikam almaya yönelmedi.”

Baas sonrası dönemde kendisi ve Celal Talabani’nin rolüne değinen Barzani, herkesin haklarını göz önünde bulundurarak yeni anayasanın yazılması için Talabani ile büyük bir destek verdiklerini söyledi.

Bu süreçte Kürdistan Bölgesi’nin tecrübelerinden faydalanarak intikam almaya yönelmeden bir temel atılmasına gidilmesi önerildi.

Barzani, “Durum intikam almaya doğru yöneldi, mezhepçilik daha da derinleşti. Peşmergeyi kuşatmaya almalar, Kürdistan Bölgesi’ni tehdit etme ve halkının riskini kesmelere kadar uzadı. Bütün bunlar ortaklık üzerine kurulan bir Irak’ın başarısız olduğunu kanıtladı. Bunun sorumlusu Kürdistan milleti değildir. Bunun sorumlusu merkez hükümet ve Iraklı taraflardır” ifadelerinde bulundu.

Toplantının ardından açıklama yapan Irak Parlamento Başkanı Danışmanı İbrahim Sumeydai, “Başkan Barzani’nin yanından ayrılırken büyük bir söz aldık, hiçbir şekilde sınır çizgileri kanla çekilmeyecek. Diyalog ve anlaşma çerçevesinde olacak. Bütün konulara barışçıl yaklaşılacaktır” şeklinde konuştu