Ukrayna'nın başkenti Kiev'de yeniden tırmanan çatışmalarda ölenlerin sayısının 25'e ulaştığı bildirildi.

Ukrayna Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısının bugün Sabah itibarıyla 25'e ulaştığı kaydedilirken, ölenlerin arasında Ukrayna'nın Vesti gazetesi muhabirinin de bulunduğu vurgulandı.

Ukrayna İçişleri Bakanlığı da bugün itibarıyla hayatını kaybeden emniyet görevlileri sayısının 9'a ulaştığını açıkladı. Bakanlık açıklamasında, ayrıca 241 protesto göstericisi, 79 emniyet görevlisi, 5 gazeteci ve 1 milletvekilinin de hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

-BAĞIMSIZLIK MEYDANI YANGIN YERİNE DÖNDÜ-

Güvenlik güçleri, göstericilerin başkent Kiev'in merkezindeki Bağımsızlık Meydanı'nda kurdukları kamplarına da müdahale etti. Görgü tanıkları, güvenlik güçlerinin tazyikli su ve sersemletici el bombaları kullandığını söyledi.

Muhalefet liderlerinden Vitali Klişenko, meydandaki 20 bin göstericiye kampı savunmaları çağrısında bulundu.

Eski ağır siklet boks şampiyonu Klişenko, Bağımsızlık Meydanı'nda yanan çadırların önünde göstericilere seslenerek "Buradan ayrılmayacağız. Bu kamp, bir özgürlük adası ve biz, onu  savunacağız" dedi.

Göstericiler, meydandaki barikatları kaldırmaya çalışan güvenlik güçlerine taşlar ve molotof kokteylleri atarak yanıt verdi. Lastikleri ateşe vererek alevden bir duvar ören göstericiler, güvenlik güçlerinin ilerleyişini engellemeye çalıştı. Göstericilerin karargah olarak kullandığı bir binada da yangın çıktığı ve binadakilerin son anda dışarı çıkarıldığı belirtildi.

Güvenlik güçleri, megafonlardan çağrı yaparak kadınlarla çocukların derhal ayrılmalarını, meydanda terör operasyonun başladığını duyurdu.

-TARAFLAR, BİRBİRİNİ SUÇLUYOR-

Ukrayna Parlamentosu'nda dün muhalif gruplar Devlet Başkanlığının yetkilerinin sınırlandırılması için oylama yaptırmaya çalışmış ancak çoğunluğu oluşturan iktidar milletvekilleri buna engel olmuştu. Bunun üzerine muhalif milletvekilleri parlamentoda kürsüyü işgal etmişlerdi. İktidara baskı yapmak isteyen binlerce protestocu aynı anda parlamento binasını kuşatmıştı.

Ülkenin SSCB'den bağımsızlığını kazanmasından bu yana en kanlı çatışmalara sahne olan olaylar, kuşatma sırasında polisle karşı karşıya gelen gruplar arasındaki gerilim sırasında patlak vermişti. İktidar ve muhalefet, çatışmaların başlamasıyla ilgili olarak birbirlerini suçlamaya devam ediyor.

 

Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik Mali yardımının ikinci paketi de aynı gün olaylardan hemen önce açıklanmıştı. Bu gelişme muhalefet saflarında, Kiev yönetimi ile Kremlin arasında ilişkilerin daha da güçlendirileceği kuşkularını artırmıştı.

-TEPKİLER ARTIYOR-

Kiev'de 25 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan olaylara dünyadan da tepki yağıyor.

Beyaz Saray, Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarından "dehşete düştüğünü" açıkladı. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, günlük basın brifinginde konuyla ilgili soru üzerine, "Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarından ve meydanın kenarına silahlı çevik kuvvet birliklerinin yığıldığına dair haberlerden dehşete düştüğümüzü söyleyebilirim" dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı da Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç ve Ukrayna hükümetini, ülkedeki durumu derhal yatıştırma ve ileriye dönük barışçıl bir yol konusunda muhalefetle diyaloğu yeniden başlatmaya çağırdı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Ukrayna'nın başkenti Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarının yatışması için hükümetten protestolar nedeniyle gözaltına alınanların affedilmesini, göstericilerden de hükümet binalarını boşaltmalarını istedi.

BM Genel Sekreter Sözcülüğü'nden yapılan açıklamada, Ban'ın, Kiev'de can kayıplarının ve yaralanmalarının artmasından derin kaygı duyduğu belirtildi.

Ukrayna'daki son olaylara ilişkin yazılı bir açıklama yapan NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, ülkede şiddete dönülmesinden ve Kiev'den gelen ölüm haberlerinden ciddi endişe duyduğunu belirtti.