Elif Yıldırım / Demokrat Haber - İsviçre Basel

İsviçre tarihinde genel parlamentoya giren ilk Türkiye kökenli göçmen olan Sibel Arslan teşekkür toplantısı düzenledi.

18 Ekim'de İsviçre Federal Parlementosuna seçilmesinin ardından, ‘Siz olmadan başaramayacaktık, bir kez daha teşekkürler!’ diyerek kaleme aldığı ‘Teşekkür Daveti’ üzerine gerçekleştirilen etkinlik 15 Ocak tarihinde Basel UNION Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Seçim sürecinde kampanyayı yürüten komitenin, destek veren İsviçreli ve Türkiyeli kişi ve kurumların katılımı ile gerçekleştirilen etkinliğe yaklaşık 300 kişi katıldı.

Basel Yeşil Birlik (Grüne Bündnis) ve BASTA temsilcilerinin yaptığı konuşmalarda yapılan vurgular özellikle sağın yükselişe geçtiği bu dönemde Sibel Arslan’ın bir göçmen kökenli politikacı olarak Basel’den seçilmiş olmasının önemi vurgulandı.

Basel’de son Federal Parlemento seçimlerinde sol bloğun meclisteki toplam beş milletvekilliğinin üçünü kazanması ve milletvekili sayısını bir artırmasını sevinçle karşılayan konuşmacılar, özellikle Sibel Arslan gibi göçmenleri temsil eden başarılı ve genç bir politikacının bu farkı yaratarak seçilmiş olmasından duydukları memnuniyetleri vurguladılar.


89 GÜNDE 80 HABER

Sibel Arslan ise yaptığı konuşmada kampanya süresince kendisine destek veren herkese bir kez daha teşekkür ederek, seçilmesi ardından parlementoda yaptığı faaliyetler hakkında destekleyenlerini bilgilendirdi.

Seçim ardından geçen 89 günde İsviçre basınının yoğun ilgisini çeken Arslan bu süre içerisinde toplam 80 adet röportaj ve habere konu oldu ve televizyon programlarına katıldı.


İkinci kuşak göçmen ve dikkat çeken bir politikacı olmasının yanında, kendini destekleyenler sayesinde alınmış olan bu sürpriz seçim başarısının kollektif yanını vurgulayan Sibel Arslan, destekçilerine yaptığı çağrıda gelecekte de İsviçre politikasında daha aktif olunması gerekliliğinin altını çizdi.

Özellikle göçmenleri ilgilendiren önemli yasa değişiklik önergelerinin mecliste beklediğini hatırlatarak, Türkiye’de yükselen savaş durumu gibi hepimizin ortak sorunu olan konularda dayanışmanın zorunluluğunu bir kez daha vurguladı.