Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, Neonazi cinayetlerinin aydınlatılabilmesi için Meclis’te araştırma komisyonu kurulmasını istedi. Özdemir, Berlin ve Ankara’nın yıllarca cinayetlere ilgisiz kaldığını söyledi.

 

Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, DW Türkçe bölümüne verdiği demeçte, Neonazilerin işlediği cinayetleri aydınlığa kavuşturabilmek için vakit geçirilmeden Federal Meclis’te bir araştırma komisyonu kurulmasını istedi.

 

"Başka bir şekilde bunu araştırabilmek mümkün değil.  Bunu sadece istihbaratçılara bırakamayız, zaten sorun orada yaşandı. İstihbaratçıların, ne derece görevlerini yaptıkları konusunda ciddi soru işaretleri var” diyen Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Araştırmayı milletvekilleri sürdürmeli. Tabii mahkemeye düşen görevi mahkemeler yerine getirmeli. Ama her şeyden önce Federal Meclis görevini yerine getirip bu konuda bir araştırma komisyonu kurmalı.  Bu nereye yansırsa yansısın, sonuna kadar bu işin üzerine gidilmeli. Bu, boynumuzun borcudur. Ölenlerin yakınlarına karşı olan vicdan borcumuzdur. Birlik 90/Yeşiller Partisi olarak ve ben şahsım adına bunu söylüyorum. Biz bu işi sonuna kadar takip edeceğiz."

 

Almanya'da 2000-2006 döneminde işlenen 8 Türkiye ve 1 Yunanistan vatandaşının öldüğü cinayetler uzun süre karanlıkta kalmıştı. Cinayetlerin yıllar sonra, esrarengiz bir dizi olay sonrasında açığa çıkması ve Neonazi bir terör hücresine ulaşılması, siyaset dünyasını ve kamuoyunu sarsmıştı. Yaşananların ardından bazı siyasetçiler, Nasyonal Demokrat Parti'nin (NPD) kapatılması önerisini bir kez daha gündeme getirmişti.

 

'GÜNDEM DEĞİŞTİRME OPERASYONU'

 

Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, NPD’nin kapatılması tartışmasına temkinli yaklaşırken, bunun asıl yapılması gerekenleri ikinci plana atmaması gerektiği görüşünde. Özdemir, Neonaziler tarafından işlenen cinayetlerin sonuna kadar araştırılmasını isterken, hükümetten, toplumda yükselen ırkçılığa karşı önlemler almasını istedi.

 

Özdemir, “Şimdi hemen aşırı sağcı NPD partisinin yasaklanması gündeme geldi.  Bu tabii önemli konu ama sırf bununla sınırlı tutmamak gerekiyor. Bana öyle geliyor ki biraz da gündemi değiştirme operasyonu var. Çünkü konumuz aşırı sağcı parti değil. Konumuz aşırı sağcıların gizli bir örgüt kurup, 10 seneden fazladır insan öldürmeleri, bu konudaki ipuçlarının birbirine bağlanmaması, her şeyin takip edilmemesi, tanıkların söyledikleri şeylerin üzerine gidilmemesi. Yani bunun parti yasağıyla pek bir alakası yok. Tabii ki NPD ile ilgili elimizde deliller varsa yasaklanmalı. Bu partinin anayasaya karşı olduğu tabii neredeyse tartışmasız. Bu mesele çok daha büyük bir mesele. Ve bütün boyutlarıyla araştırılmalı, üzerine gidilmeli. Sorunlarımızdan bir tanesi, özellikle Doğu Almanya’da, ama sadece Doğu Almanya’da değil, kırsal kesimde, ne yazık ki aşırı sağcı gruplar çok güçlendi. Aşırı sağcılar buralarda resmen kurtarılmış bölgeler ilan ediyorlar, kırsal kesimde, ufak köylerde. Buna da dur denmeli. Bence bu konuda geçmişte yeterince çalışma yapılmadı" dedi.

 

ALMAN VE TÜRK HÜKÜMETLERİNE ELEŞTİRİ

 

Almanya’yı derinden sarsan Neonazi cinayetleri, Almanya-Türkiye ilişkilerinde de bir numaralı gündem maddesi olmayı sürdürüyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kasım ayı sonunda Almanya’ya yaptığı ziyarette kurbanların yakınlarıyla bir araya gelmiş, destek sözü vermişti. Türk tarafı, Almanya’da uyum çalışmalarına paralel olarak ırkçılıkla mücadele edilmesi gerektiğini vurgulamış, Berlin ile işbirliği yapmak istediğini dile getirmişti.

 

Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, geçtiğimiz yıllarda hem Alman hem Türk hükümetlerinin cinayetlerin üzerine yeterince gitmediğini  belirterek, her iki tarafı da eleştirdi. Irkçı cinayetlere kurban giden ailelerle yaptığı görüşmeler hakkında bilgi veren Özdemir, şunları söyledi: “Ailelerin hepsiyle görüştüm. Bana şunu anlattılar. Olayların ardından burada muhatap bulamayınca Türkiye’de muhatap aradılar. Başbakan’ın bizzat yanına gittiler. Başbakan o dönemki bir bakana yönlendirdi. Bakan bir başkasına... O bilmem kime yönlendirdi. Dolayısıyla aslında hiç kimse ilgilenmedi, Ankara’nın bu konuda kimseye ders verecek durumu yok.  Ankara da ilgilenmedi, Berlin de ilgilenmedi. Bu insanlar yalnız bırakıldı. Dilerim bundan böyle herkes buradan gereken dersi çıkarır. Ama hiç kimsenin, hiç kimseye akıl verme gibi bir durumu yok”

 

ALMAN VAKIFLARI TARTIŞMASI

 

Cem Özdemir’in Türkiye’ye eleştiri yönelttiği bir başka konu da Alman vakıfları tartışması. Özdemir’in eşbaşkanlığını yaptığı Yeşiller partisi, Başbakan Erdoğan’ın Ekim ayında Alman vakıflarını “PKK’ya dolaylı yardım yapmakla” suçlamasına çok sert tepki göstermişti. Yeşiller partisine yakın Heinrich Böll Vakfı, Türkiye’de demokratikleşme, çevre dostu enerjiler başta olmak üzere birçok alanda sivil toplum projelerine destek veriyor ve PKK’ya yardım iddialarını kesin bir dille reddediyor.

 

Cem Özdemir, bu konuda Başbakan Erdoğan’a çağrıda bulunarak, varsa elindeki delilleri ortaya koymasını istedi. Özdemir şunları kaydetti: “Ben tam anlamış değilim, yani hata nedir. Türkiye’de çevreyi korumak, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarının hayır işlerini desteklemek, bunlar hata ise demek ki büyük hata yapılıyor. Ama sanırım Başbakan bunu kastetmedi. Neyi kastettiğini de tam açıklamıyor, delil de ortaya koymuyor. Ben daha önce yaptığım çağrıya halen yanıt alamadım. Deliller nerede, delil istiyorum. Başbakan çok ağır suçlamalarda bulunuyor ama delil ortaya koymuyor. Bunu siz yapın, diyor. Siz gösterin delilleri. Suçlamayı biz yapmıyoruz ki, Başbakan yapıyor. O zaman lütfen delil ortaya koysun ya da özür dilesin vakıflardan.”

 

'KÜRT SORUNU TÜRKİYE’DE YARATILDI, TÜRKİYE’DE ÇÖZÜLMELİ'

 

Türkiye, PKK’nın Almanya ve Avrupa Birliği’nin terör örgütleri listesinde olduğunu anımsatarak, Berlin’den PKK ile mücadelede daha aktif önlemler almasını talep ediyor. Türk tarafı, PKK’nın yan kuruluşları aracılığıyla Almanya’da yoğun faaliyet gösterdiğini öne sürüyor. Erdoğan’ın suçlamalarının ardından, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, “Almanya’da Kandil’in iki katı PKK’lı var “ sözleriyle,  Alman hükümetini eleştirmişti. Alman siyasetçiler ise bu eleştirileri, Kürt sorununun çözümünde sıkışan Ankara’nın dikkatleri başka yöne çevirme çabası olarak görüyor.

 

Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, son dönemde artan Türkiye’nin eleştirileri ve Cemil Çicek’in “Almanya’da Kandil’in iki katı PKK’lı var” sözleri hakkında şunları söyledi: “Kürtçeyi biz yasaklamadık. Köyleri biz boşaltmadık. 12 Eylül’den sonra Diyarbakır’daki cezaevini de Almanya yönetmedi. Dolayısıyla çok alakasız bir şey söylüyor bence. Bu iş Türkiye’de yaratıldı ve Türkiye’de çözülmeli. Dış etkiler yok mu? Var tabii ki, olmaz mı? Ama sorun Türkiye’de. Türkiye’nin vatandaşlarıyla ilgili olan bir sorun. Türkiye’de ne zaman herkes birinci sınıf vatandaş olursa, işte o zaman bu sorun da sorun olmaktan kalkar”

 

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Ayhan Şimşek /Frankfurt

Editör: Ercan Coşkun