Hrant Kasparyan / Demokrat Haber

Fransa’nın başkenti Paris merkezli bir diaspora kuruluşu olan Batı Ermenileri Ulusal Kongresi, 28-29 Mart tarihlerinde Paris’te dördüncü kongre toplantısını düzenledi.

Batı Ermenileri Dördüncü Ulusal Kongresi’ne, ABD, Rusya, Avrupa ülkeleri, Gürcistan, Lübnan ve Ermenistan’dan gelen delegeler katıldı. Kongreye Süryani halkının temsilcisi ve Irak Kürdistanı’ndan hükümeti temsilen bir milletvekilinin de katılmasıyla, Batı Ermenilerinin uluslararası ilişkilerinin geliştirilmesine ilişkin konular ve bölgesel gelişmeler de kongrede ele alınan konular arasında yer aldı.

Batı Ermenileri Ulusal Kongresi Genel Sekreteri Sevak Artsruni, kongrede ele alınan konuların değerlendirmesini bir sonuç bildirgesiyle kamuoyuna açıkladıklarını ve Paristeki Türkiye Büyükelçiliği aracılığıyla da Ankaranın dikkatine sunulduğunu bildirdi. Demokrat Haber’e konuşan Artsruni, telafi için Türkiye’ye reform çağrısında bulundukları bildirgede, Batı Ermenilerinin beklentilerine yönelik somut verilerin de yer aldığını söyledi.    

“25 NİSAN HAKKINDA DA KONUŞMAK İSTİYORUZ”

Batı Ermenileri Dördüncü Ulusal Kongresi’nin açılış konuşmasını yapan Batı Ermenileri Ulusal Kongresi Merkez Yürütme Kurulu Başkanı hukukçu Dr. Suren Seyredaryan, tarihte dördüncü kez geniş katılımla yapılan kongrenin amacının Batı Ermenileri Ulusal Kongresi’nin kuruluş amaçları doğrultusunda çalışmalarını sürdürmek olduğunu söyledi. Batı Ermenilerinin hak ve kazanımlarının hukuki açıdan somut olduğunu ve görmezden gelinemeyeceğini vurgulayan Dr. Seyredaryan, “Batı Ermenileri müşteki taraf olarak varlığını korumaktadır. 19 veya 20. yüzyıla göre daha güçlü ve donanımlıdır” dedi. Geçmiş kadar geleceği de önemsediklerini belirten Dr. Seyredaryan, “25 Nisan da önemli ve artık 25 Nisan hakkında konuşmak istiyoruz” dedi.

Kongrede, Lübnan ve Gürcistan’dan gelen Ermeni milletvekillerinin yanı sıra, Ermenistan’dan gelen milletvekili Şirag Torosyan ve Miras Partisi Başkanı Raffi Hovhannisyan da kürsüde konuşmalar yaptı.

SÜRYANİ VE KÜRT TEMSİLCİLER DAYANIŞMASINI İFADE ETTİ

Kongrede konuşan Irak Kürdistan hükümeti milletvekili Ali Halo, Ermeni Soykırımı sürecinde suça müdahil olan soydaşları adına özür diledi. Milletvekili Halo konuşmasında, Batı Ermenilerinin haklarının iade edilmesi sürecine Irak Kürdistan hükümetinin de destek vereceğini açıkladı.   

Kongreye katılan Süryani temsilci Şabo Akgül ise, 1915’teki süreçte Ermenilerle birlikte Süryanilerin de soykırıma maruz kaldığını belirterek, Ermeni ve Süryani halklarının birlikte hak mücadelesi yürütmesi gerektiğini söyledi. Akgül, 24 Mart 2015’te Ermenistan Parlamentosu’nda kabul edilen tasarıyla Asuri-Süryani ve Pontus Rum soykırımlarının resmen tanınmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti.

BİR ARADA YAŞAM VE GERİ DÖNÜŞ İÇİN SORUMLULUĞA DAVET

Kongrenin hukuki oturumunda sunum yapan hukukçu Levon Krikoryan ve Yeğişe Giragosyan, devlet yönetimini Osmanlı’dan devralan Türkiye Cumhuriyeti’nin Batı Ermenilerine yönelik olarak da sorumluluğu bulunduğunu vurguladı.

Batı Ermenileri Dördüncü Ulusal Kongresi’ne ilişkin olarak Demokrat Haber’e konuşan Kongre’nin Genel Sekreteri Sevak Artsruni, kongrede ele alınan konuların değerlendirmesini bir sonuç bildirgesiyle kamuoyuna açıkladıklarını bildirdi.  

Batı Ermenileri Dördüncü Ulusal Kongresi Bildirgesi’ni tüm Türkiye halkları ve Ankara’nın da dikkatine sunduklarını bildiren Artsruni, Batı Ermenilerinin anayurtlarına dönmeyi talep ederek bir arada yaşamı yeniden tesis etmek istediklerini vurguladı. 

Batı Ermenilerinin beklentilerinin sekiz maddeden oluşan bir özetle Bildirge’de kaydedildiğini belirten Artsruni, Osmanlı yurttaşı olan Batı Ermenilerinin torunları ve varisleri olarak haklarının iade edileceğine inanmak istediklerini ve bu doğrultuda diyalog yolunu da dikkate alacaklarını söyledi.

TELAFİYE YÖNELİK REFORM ÇAĞRISI

Bildirge’de, İttihat ve Terakki’nin 1908 yılında iktidara gelmesiyle çok uluslu imparatorluk yapısının değiştirilerek “tek millet ve tek din” politikası yürütülmeye başlandığı belirtildi. Osmanlı vatandaşı olan Batı Ermenilerinin zorunlu göçe tabi tutulduğu, katliamlara maruz bırakıldığı, asimile edildiği, zorla Müslümanlaştırıldığı, kültürel ve tarihsel miraslarının da yok edilerek izlerinin ortadan kaldırıldığı kaydedildi.

Aynı politikanın Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Kemalist rejim döneminde de sürdürüldüğü belirtilen Bildirge’de, Ermenileri hedef alan yok etme siyasetini önlemek ve Ermeni vatandaşların mülklerini ve gasp edilen haklarını iade etmek konusunda Türkiye’nin 1950’li yıllarda da siyasi irade göstermediği kaydedildi.

Türkiye hükümetine çağrıda bulunulan Bildirge’de yer alan beklentiler ve atılması istenen adımlar şöyle sıralandı:

“1. Batı Ermenileri Ulusal Kongresi’nin Türkiye’de yasal muhatap olarak kabul edilmesi, beklentilerimiz doğrultusunda, yapıcı bir diyaloğa geçilmesi ve temsilcilerimizle birlikte ortak bir birim oluşturulması

2. Türkiye’deki tüm halkların, uyum içinde güvenli bir şekilde yaşayabileceği bir ortam tesis edilebilmesi için reform yapılması ve böylelikle ülkede yaşayan veya yurt dışında olan Osmanlı Ermenilerinin torunlarının ve varislerinin kimliklerini gizlemeden yaşayabilecekleri koşulların oluşturulması

3. Etnik varlık olarak, doğal ve meşru talebimiz olan anayurdumuza dönme irademizin gerçekleşmesi

4. Ermenistan Cumhuriyeti’yle olan sınırın önkoşulsuz olarak açılması, devletler ve halklar arası güveni sağlayacak adımlar atılması. Aralarında Batı Ermenilerinin torunlarının da bulunduğu Ermenistan’da yaşayan yüzbinlerce insanla dostluk ilişkilerinin kurulması

5. Batı Ermenilerinin haklarının iade edilmesi için tespit yapılabilmesini sağlayacak tüm arşivlere sınırsız erişim sağlanması. Manevi ve maddi kayıpların, taşınır veya taşınmaz mülk kayıplarının tespiti için kadastro kayıtları, sivil ve devlet arşivlerinin erişime açılması

6. Kiliseler, okullar, maddi ve maddi olmayan kültürel miras da dahil olmak üzere, Ermeni toplumuna ait olan varlıkların inşa edilerek iade edilmesi

7. Zorunlu göçe tabi tutulan Ermenilerin ardında bıraktıkları taşınmaz mülkleri, “mazbut (terkedilmiş) mülk” statüsüne alan yasalar ile kamulaştırma ve istimlak yasaları da dahil olmak üzere, bireysel varlıkların gasp edilerek ve el konulmasına yönelik tüm kanun ve kararnamelerin iptal edilerek yürürlükten kaldırılması

8. Batı Ermenilerinin bireysel ve kolektif kayıplarının telafi edilmesi doğrultusunda hukuksal adımlar atılması.”