Perwer Yaş -ANF / Berlin - Almanya, tarihindeki en sağcı cumhurbaşkanına hazırlanıyor. Merkel'in adayı Joachim Gauck, Afganistan savaşına destek veriyor, ırkçı Sarrazin'in fikirlerini 'değerli' fakirliği de 'kader' olarak görüyor. "Komünizm mağduru" olarak tanıtılmasına rağmen doğu Almanya rejiminin istihbaratıyla içli-dışlı olduğu ortaya çıkan Gauck'un adaylığı üzerine aşırı sağcı 'Jungefreiheit' gazetesi "Cumhurbaşkanıyız" manşetiyle çıktı.
"Sosyal reformlara karşı çıkmak akılsızlık ve tarihi unutmaktır" (Rheinischen Post, 09.08.200). "Ekonomi ve özgürlüğü denkleştirmeye çalışan sürekli kaybeder" (Der Spiegel, 28.06.2010), "Atom enerjisinden vazgeçme gibi önemli siyasi kararlar halkın duygularına göre alınmamalı" (Die Zeit, 16.10.2011), "Sarrazin cesaretli. Çünkü o toplumsal bir sorunu siyasilerden daha açık şekilde dile getirdi" (Tagesspiegel, 30.12.2010).
Bu sözler, hemen hemen her konuda böyle sağcı düşünceleri olan Almanya'nın müstakbel cumhurbaşkanı Joachim Gauck'a ait. Geçtiğimiz hafta arkadaşından özel krediyi zamanında açıklamadığı ve basına baskı yapmakla suçlanan Wulff'un istifasından hemen sonra muhafazakar Merkel hükümeti, adaylık için çekmecesinde hazır bekleyen bir ismi açıkladı.
Almanya'yı 16 yıl yöneten Helmut Kohl papaz okulu mezunuydu. Ardından diğer Hıristiyan demokrat başbakan Angela Merkel, papaz kızıydı ve kilisede eğitim görmüştü. Bu halkaya şimdi "Doğu Almanya rejimi" mağduruyum diyerek öne çıkan rahip Joachim Gauck ekleniyor. Merkel'in yanı sıra Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller'in destek verdiği ve son günlerde basında da öne çıkartılan Gauck'un geçmişi ise hiç de öyle söylendiği gibi değil.
MEĞER STASİ İLE İÇLİ-DIŞLIYMIŞ!
Memleketi Rostock kentinde komünist Doğu Almanya'ya karşı ayaklanmayı örgütlediği sıkça anlatılan Gauck'ın rejimin istihbarat örgütü Stasi ile çalıştığına dair ise birçok iddia ortaya atıldı. İlk ve en güçlü iddiayı Die Welt gazetesi 23 Nisan 1991 tarihli sayısında ayrıntılarıyla yer verdi. Gazetenin yayınladığı Doğu Almanya Devlet Güvenlik Bakanlığı (Stasi)'nin şefi Wolfgang Terpe ile Gauck'un 1988 yılında yaptığı görüşmeye ilişkin belge ise çok tartışıldı.
Ailesi batı Almanya'ya izinli çıkan, hakkındaki birçok iddiaya rağmen Gauck, iki Almanya'nın birleşmesinden sonra Doğu Almanya Devlet Güvenlik Bakanlığı (Stasi)'nin dosyalarını inceleyen dairenin başına getirildi. Stasi ile ilişkisine dair belgeleri manipüle ettiği öne sürülen Gauck, belgelerden yola çıkarak "bunlar komünist rejim ajanı" diyerek birçok kişinin ceza almasını sağlamıştı.
'GEÇMİŞİYLE İLGİLENMEYİN ŞİMDİKİ GÖRÜŞLERİNE BAKIN'
Mecliste Gauck'un adaylığına destek vermeyen tek parti olan Sol Parti onun için "Geçmişiyle ilgilenmeyen, şimdiki görüşlerine bakın" diyor. "Direnişçi, komünist rejime karşı sivil hareketleri örgütleyen lider " şeklinde öne sürülen Gauck'a karşı Sol Parti, kendi adayını açıklayacak.
Federal Meclis'te 18 Mart'ta yapılacak cumhurbaşkanı seçimi öncesinde Sol Parti yönetimi Pazartesi günü adayını belirlemek için toplanacak. Şimdilik parti kulislerinde konuşulan ve basına yansıyan üç isim var; Beate Klarsfeld, Christoph Butterwegge ve Luc Jochimsen. Üçünün Almanya'nın bilim dünyasında tanınmış isimlerden seçilmesi dikkat çekti.
Haber kanalı N-tv'ye katılan Sol Parti Eşbaşkanı Klaus Ernst "Amacımız Gauck'un az oy almasını sağlamak ve güçlü bir tepki göstermek" diye konuşurken, sağ cephede ise Gauck'a aşırı bir destek var. Bir ara ırkçı yazılardan dolayı Anayasa Koruma Örgütü'nün takibine giren aşırı sağcı haftalık 'Jungefreiheit' gazetesinin dünkü sayısı ise "Cumhurbaşkanıyız" manşetiyle çıktı.
Afganistan'da ölen Alman askerleri için "onlar bizim canını verdi" diyen, göçmenlere hakaret eden Sarrazin'e açıkça destek veren, çevreye büyük zarar verecek 'Stuttgart 21' ve ekonomik krize karşı sokağa çıkanları kınayan, "nükleer santraller asla kapatılmasın" diyen Gauck'la Almanya'yı nasıl bir gelecek beklediği ise merak konusu. (ANF)
