El Alem televizyonunun haberine göre Moskova Üniversitesi ulusla arası ilişkiler bölümü öğrencileri ile bir araya gelen Lavrov, Amerika’nın Ortadoğu bölgesinde sevmediği yönetimleri devirmeye çalıştığını; ancak kendi müttefiki olan diktatörlerin devrilmesi konusunda hiçbir şey söylemediğini ifade etti.

Yakındoğu Haber’e göre Lavrov, Rusya’nın tutumuyla ilgili olarak da “Moskova, güç kullanarak rejimleri devirme söz konusu edilmeden halkların kendi kaderini tayin etmesi gerektiğine inanmaktadır” dedi.

Bazı Batılı ülkelerin dünyanın çok kutuplu olmasını istemediğini belirten Lavrov, terörle mücadele konusunda uygulanan çifte standartlara da karşı çıkarak “Teröristler iyi veya kötü diye tasnif edilmemelidir, bu dar görüşlü ve mantıksız bir anlayıştır” dedi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, NATO’nun Libya’ya müdahalesi sonrasında bu ülkenin ciddi güvenlik sorunlarına maruz kaldığını ve bir kaçak silah kaynağı haline geldiğini belirterek “BM verilerine göre Libya’dan kaçırılan silahlar şu an 12 ülkede kullanılmaktadır. Fransızlar, Mali’de Libya silahları kullanan gruplarla savaştılar” dedi.

SURİYE VE KİMYASAL SİLAH İDDİALARI

Amerika’nın Suriye yönetiminin kimyasal silah kullandığına dair iddialarının ikna edici olmadığını belirten Lavrov, ABD’den yapılan açıklamalarda hiçbir somut istihbarat, coğrafi harita ve isim zikredilmediğine dikkat çekti ve Washington tarafından dile getirilen iddialarda birçok çelişkiler bulunduğunu söyledi.

“Batı, Suriye yönetiminin kimyasal silahlar kullandığını iddia ediyor; ancak buna ilişkin istihbaratın gizli olduğunu ve bunları açıklayamayacağını söylüyor” diyerek ABD iddialarını eleştiren Lavrov, herkesin savaştan ve barıştan söz ettiği bir sırada gizli istihbarat diye bir şeyin olamayacağını söyledi.

Suriye’ye yönelik bir saldırının muhalifleri 2. Cenevre’ye teşvik etmeyeceğine dikkat çeken Lavrov, “Maalesef Amerikalı dostlar, henüz Suriyeli muhalifleri Moskova-Washington planını kabul etmeye ikna edemedi” dedi.

Lavrov, BM kimyasal silah denetçilerinin topladıkları tüm bilgi ve belgeleri BM Güvenlik Konseyi’ne sunması gerektiğini söyledi.