Türkiye’nin Suriye sınırında Rusya’ya ait savaş uçağını düşürmesi sonrası Türkiye-Rusya arasında artan gerilim en çok “ya Rusya Türkiye’ye doğalgaz ihracatını keserse” sorusunu beraberinde getirdi.

Doğalgazda Rusya’ya ne kadar bağımlıyız? Olası bir kesintide vatandaş nasıl etkilenir? Doğalgazın kullanım alanları nereler? Kesinti elektrik kullanımını nasıl etkiler? Ne zamandan beri doğalgaz kullanıyoruz? Doğalgazdan önce ne yapıyorduk?

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nden (TMMOB) Makine Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı Oğuz Türkyılmaz, Bianet’ten Ekin Karaca’nın sorularını yanıtladı.

Rusya’nın doğalgaz ihracatını tamamen keseceğini tahmin etmediğini belirten Türkyılmaz, ancak bazı kesintilere gidilebileceğini ifade ediyor.

Türkyılmaz, Türkiye’nin doğalgaz ithalatının yüzde 55’ini Rusya’dan karşıladığını ve üretilen elektriğin de yüzde 48’nin doğalgazla üretildiğine dikkat çekerek, olası bir kesintinin elektrik üretimini doğrudan etkileyebileceğini ve bunun da vatandaşa doğrudan yansıyacağının altını çiziyor.

“Bugün ithal edilen doğalgazın yarısı elektrik üretiminde kullanılıyor, yüzde 26-27'si sanayide kullanılıyor, yüzde 23 civarı da konutlarda ve ticarethanelerde kullanılıyor” diyen Türkyılmaz, Bianet’in sorularına şöyle yanıt verdi.

Rusya gaz kısıtlamasına nasıl gidebilir?

“Rusya’nın gaz alım sözleşmesini toptan iptal etmesinin pek mümkün olduğunu düşünmüyorum. Ama elindeki sopayı göstermek açısından bir takım kesintilere başvurabilir.

“Bunu da teknik anlamda gerekçelendirmek ister. Gaz, boru hatlarına taşınırken basıncın yüksek olmasını sağlamak için kurulan kompresör istasyonları var. Kompresör istasyonlarından bir tanesinde arıza çıktı deyip, o arızayı da oradaki bir teknik otorite tarafından belgelendirerek gerekli kısıntılara gidebilir.

Türkiye Rusya'ya gazda ne kadar bağlı?

“Türkiye toplam doğalgaz ithalatının yüzde 55'ini Rusya'dan sağlıyor. Ürettiği elektriğin yüzde 48'ini de doğalgazdan üretiyor.

“Demek ki basit bir hesapla Rusya doğalgazı elektrikte dörtte birlik paya sahip.

“Bu gazın 14 milyar metreküpü Trakya üstünden batı hattından geliyor. 16 milyar metreküp de Samsun'dan karaya çıkıyor. Toplam 30 milyar metreküplük bir kapasite söz konusu.

Doğalgazı nereden getireceğiz?

“Cumhurbaşkanı dışarıdan getiririz diyor. Cezayir ve Nijerya'dan yapılacak ithalatta bir anda ciddi bir artış olasılığı görmüyorum.

Katar'la bir takım görüşmeler yapıldı ve anlaşmaya varıldı. Anladığım kadarıyla altyapısı oluşturulmuş. Katar'dan getirilecek gaz Aliağa üzerinden ve Marmara Ereğli'deki BOTAŞ üzerinden şebekeye taşıyabilirler. Ama Katar’dan gemiyle doğalgaz getirmek falan kolay işler değil.

 “Azerbaycan'dan ithalat miktarımızı artırma şansımız yok. Azerbaycan'ın şu aşamada verebileceği fazla bir gaz yok.

“İran, zaten her kış yoğun kış şartları söz konusu olduğunda kendisi için gaz kesintisi yapıyor.

“Kürt gazı diyorlar ama neredeymiş Kürt gazı? Yer üstüne çıkarılan Kürt gazı var mı ki, Türkiye'nin ihtiyacını çözecek?

Olası bir kesinti durumunda...

“Çift yakıtla çalışan santrallere diyecekler ki, doğalgaz yok, alternatif yakıta dönün.

“Sadece doğalgazla çalışanlara ‘Kusura bakmayın doğalgaz yok’ deyip devre dışı bırakabilirler.

“Sanayide kesintiye gidebilirler.

“Konuta yansımasının ocak, şofben düzeyinde olacağını düşünmüyorum. Ancak bireysel ısınma çok teşvik edildi, milyonlarca kombi satıldı. Kombinin çalışması için elektriğe ihtiyaç var.

“Merkezi sistemli apartmanlarda kazan dairelerindeki kazan sisteminin çalışması için elektriğe ihtiyaç var. Elektrik kesinti olduğu zaman ısınmada sorunlar yaşanabilir.

“Elektrik de önemli ölçüde doğalgaza bağlı olduğu için daha önce yaptıkları gibi elektrik kesintilerini gezdirecekler. Bugün şu ilde yarın o ilde elektrikler kesilecek.

Doğalgazın alternatifi ne?

Mevcut iktidar 13 yıldır yönetimde ama Türkiye'de doğalgazın elektrik üretimi içindeki payını düşürmeye yönelik bir çabalarını bugüne dek görmedik.

“Dün ne teslim aldılarsa bugün de aynısı ya da daha fazlası tüketiliyor elektrik üretiminde.

“Bu böyle olmak zorunda mıdır? Kesinlikle değil. Türkiye başka alternatif enerji kaynaklarına yönelebilir. Rüzgarda ve güneşte ciddi potansiyeller var. Tarımsal atıklar, kentsel atıklar enerjiye dönüştürülmüyor. Jeotermal enerji kapasitesi var. Kömürle çalışan santrallerde ciddi anlamda rehabilitasyon yaparsanız oradan enerji sağlayabilirsiniz.

“Başka bir enerji politikası, demokratik bir enerji programının mümkün olduğunu düşünüyorum.

Ne zamandan beri doğalgaz kullanıyoruz?

“İlk boru hattının yapımı 1986'ydı. Ankara'da 1988'de İstanbul'a 1989'da kullanılmaya başlandı. Daha sonra kentlerin yanı sıra elektrik üretiminde de kullanılmaya başlandı.

“Doğalgaz öncesi fuel oil ve kömür kullanılıyordu. Onlar da ciddi anlamda hava kirliliğine neden oluyordu.”