Siirt Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, ölüm sınırındayken tahliye edildikten yaklaşık 3 ay sonra yaşamını yitiren hasta tutuklu Abdulmecit Arslan ile ilgili skandal bir karara imza attı. Arslan’ın ölümü UYAP sisteminde görülmesine rağmen aileye yapılan tebliğde, Arslan’ın günde 6 saat boyunca kamu yararına çalışması, çalışmadığı takdirde ise yeniden tutuklanmasına karar verildiği bildirildi.

DİHA’nın haberine göre, PKK’li Abdulmecit Arslan, 7 yıl kaldığı cezaevinde akciğer kanserine yakalandı. 24 Ekim 2014 tarihinde tahliye edilen Arslan,  9 Ocak 2015 tarihinde yaşamını yitirdi. Adalet Bakanlığı’na bağlı Siirt Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Arslan’ın ölümünden 3 ay sonra skandal bir karara imza attı. 17 Nisan 2015 tarihinde alınan ve 3 gün önce aileye tebliğ edilen kararda, Arslan için “6 saat süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılması yükümlüğüne çevrilmesi. 10 gün içinde aşağıdaki açık adresi verilen müdürlüğümüze müracaat etmeniz gerekmektedir” diye belirtilirken, başvurmaması halinde ise Arslan’ın açık cezaevine alınacağı tebliğ edildi.

Karara tepki gösteren baba Resul Arslan, “Oğlum Ocak ayında şehit oldu. 3 gün önce de bu karar geldi. Oğlumun gelip kamu yararına çalışması istenerek, çalışmadığı takdirde açık cezaevine gönderileceği yazılı” dedi ve bu kararın kendilerine yönelik bir hakaret olduğunu sözlerine ekledi.

Arslan'ın cezaevindeyken kendisine altı ay ömür biçildiğini ve 9 Ocak'ta da yaşamını yitirdiğini söyleyen TUHADER-DER Siirt Şube Başkanı Abdulhakim Ekinci ise, "Ölümü tüm resmi kurumlara bildirilmesine rağmen ölümünün ardından alınan bu karar biz dava arkadaşlarını ve ailesini incitmiştir. Bu karar devlet için büyük bir ayıptır. Devletin siyasi tutsaklar karşı yaklaşımı lanetliyor, kabul etmiyoruz" şeklinde konuştu.

'KARARI KAMUOYUNUN TAKDİRİNE BIRAKIYORUZ’   

Arslan'ın alınan karar göre başvuru yapması halinde cezasının açık cezaevine alınacağı şeklinde ilginç bir karar alındığını aktaran Arslan'ın avukatı Sabır Taş da, "Biz bu kararda bir ironi sezinlemekteyiz. Bu çok rahatsız edici bir durumdur. Arslan'ın ölümünü UYAP sisteminde görüyorlar. Buna rağmen böyle bir kararın alınması bizi rahatsız etmiştir. Karar ile ilgili bir girişim düşünmüyoruz. Çünkü ölmek üzeri olan ve öleceği anlaşılan sonra tahliye edilen bir kişi için aynı mekanizmanın devreye girip olumlu bir karar vereceğini düşünmediğimiz için bu kararı ve alanları kamuoyunun takdirine bırakıyoruz" ifadelerini kullandı.