Sağlık Bakanlığı deprem bölgesinde görev yapan aile hekimlerinin maaşlarından 8 Bin TL’ye yakın kesinti yaptı.

Maaşlarından kesinti yapılan depremzede hekimler duruma tepkili.

Konuya dair konuştuğumuz Türk Tabipleri Birliği (TTB) MK üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları, “Bugün bölgede büyük bir özveri ile hem gönüllü hem de depremde hekimlerimiz birinci basamak sağlık hizmeti vermeye gayret ediyorlar. Ancak 14 Mart Tıp Bayramı’nın da içinde olduğumuz bu haftada bakanlığın uyguladığı maaş kesintisini hangi akıl, hangi vicdan, hangi adalet izah edecek? Sağlık Bakanlığı normalde biz aile hekimlerine puan verdiği bir sistem uyguluyor.

Hekimler ve sağlık emekçileri olarak bizler de bakanlığa not vermek istiyoruz; sıfır! Ancak bunu dahi haketmediklerini de söylemek lazım” diye konuştu.

“DEPREMDE BİLE TEDAVİ EDİCİ SAĞLIK SİSTEMİNDE ISRARCILAR”

Sağlık Bakanlığı deprem bölgesinde çalışan aile hekimlerinin mart ayı maaşlarında kesinti uyguladı.

Evrensel’den Kübra Kırımlı’nın haberine göre, sosyal medyadan büyüyen tepkiler üzerine TTB MK üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Eroğulları depremin yaşandığı Gaziantep’te çalışan bir aile hekimi.

Bakanlığın halen koruyucu sağlık hizmetleri yerine tedavi edici sağlık hizmetlerinde ısrarcı olduğunu belirterek söze başlayan Eroğulları; “Bakanlık dün yürüttüğü sağlık politikalarına olduğunu gibi devam ediyor. Deprem oldu ihtiyacımız olan şey koruyucu sağlık hizmetleri iken halen tedavi edici sağlık hizmetlerini uyguluyorlar. Kısacası doğal bir felaket olan depremi yapay bir felakete çeviren bu zihniyet her yerde olduğu gibi Sağlık Bakanlığı’nda da karşımızda” diye anlatıyor.

TTB’nin tüm uyarılarına rağmen depremin yaşandığı 11 ilde temiz su ve hijyen sorunlardan kaynaklı uyuz vakalarının arttığını hatırlatan Eroğulları, “İnsanlar ne kıyafetlerini yıkayabiliyor ne de yıkanabiliyor. Haliyle uyuz ve bit artışta.” diyor.

Bölgede birinci basamak sağlık hizmetine dair son durumu anlatan Eroğulları; “Yapılan her şey büyük bir özveri ile yapılıyor. Bölgede aşılama hizmeti ve gebe takibi hekimlerin ve sağlık emekçilerinin yoğun emeği ile takip edilip, uygulanıyor. Ancak Sağlık Bakanlığı 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle aile hekimlerine bir hediye vermek istemiş. Maaşları kesmiş! Deprem nedeniyle çalışamadıkları günlerin kesintisi yapılmış ve ortalama her bir aile hekimden 8 bin TL kesilmiş,” diye anlatıyor.

“EK ÜCRET DEĞİL, TEK ÜCRET İSTİYORUZ”

Konuya dair açıklama yapan TTB Aile Hekimliği Kolu kesintiye dair hekimlerin tepkili olduğunu ifade edip; “Ek ücret değil, tek ücret istiyoruz” taleplerini yineledi.

Eroğulları da aile hekimlerine uygulanan performans sisteminin yanlış bir uygulama olduğunu hatırlatarak; “Zaten depremzede olan bu hekimlere adeta bir bayram hediyesi gibi bu kesinti yapıldı. Bu kesintinin kabul edilir bir tarafı yok! Hep söyledik yine söylüyoruz; bunu deprem bölgesinde de gördük. Kamu hizmeti kamu binasında verilir! Son olarak Urfa’da bir kez daha gördük. Birçok ASM sular altında kaldı. Meslektaşlarımız yine mağdur oldu,” diyor.

“BÜYÜK BİR YOKLUĞUN İÇİNDE OLAN HEKİMLERE HEDİYE Mİ VERDİLER?”

Varolan meselelere artık tek taraflı değil pek çok yönden bakılması gerektiğini ifade eden Eroğulları şöyle devam ediyor: “Gönüllü hekimlerin de desteği ile bölgede aile hekimlerinin yürüttüğü birinci basamak sağlık hizmetlerine yönelik bu büyük özveri ortadayken bakanlığa bağlı bürokratlar nasıl böyle kararlar alabiliyor bilmiyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın tüm bunlardan haberinin olmaması mümkün değil! Deprem hediyesi mi verdiler aile hekimlerine? Zaten büyük bir yıkımın ortasında olan bu hekimlerin; kiminin ASM’si yıkılmış, kimi ASM’nin duvarları yıkılmış ve eşyalar zarar görmüş. Hem maddi hem de psikolojik yokluk yaşıyorlarken böyle bir kesintinin yapılması akılla izah edilecek gibi değilken; vicdan, hukuk ve yasa ile de hiç açıklanamaz!”

“BAKANLIKTA NE VİCDAN NE ADALET  NE DE HUKUK VAR”

Sağlık Bakanlığı’nın aile hekimlerine uyguladığı puan cetvelini hatırlattığımız TTB MK üyesine “Siz Sağlık Bakanlığı’na puan verseniz bu ne olurdu?” diye soruyoruz. Eroğulları şöyle cevap veriyor: “Sağlık Bakanlığı’na en düşük puan olan sıfırı vereceğiz desek, sıfırı bile haketmiyorlar. Çünkü en olmaz şeyi dahi yaptığını görüyoruz bakanlığın. Bir vicdan, bir adalet, bir hukuk kırıntısı dahi taşıyorlarsa kendilerine sıfır verelim diyoruz ancak sıfırı dahi hak ederler diyemiyoruz! Çünkü bakanlıkta ne vicdan, ne adalet, ne hukuk hiçbiri yok!”

“HER FIRSATTA EĞİTİMDEN VAZGEÇEN İKTİDARIN BAKANLIĞININ ARTIK  EĞİTİLEMEZ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ”

“Doğal afetlere en dayanıklı şey makam koltuklarıymış! O koltuklar sel, yangın deprem gördü ancak hâlâ yerlerinde durmaya devam ediyorlar” diye değerlendirmesine devam eden Eroğulları, “Hemen her felakette eğitimden vazgeçen bu iktidarın Sağlık Bakanlığı’nın biz artık eğitilemez olduğunu düşüyoruz. Dolayısıyla bizim hem hekimler hem de sağlık emekçileri olarak bu 14 Mart Tıp Haftasında daha karne dönemi bile gelmeden bakanlığa sıfır verdiğimizi açıklıyoruz” diye sözlerini bitiriyor.