HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Almanya'da katıldığı bir toplantıda, "Özerklik ilanıyla sonuç elde edilemez” dediği yönünde çıkan haberlerin doğru olmadığı öğrenildi.

Demirtaş'ın tam aksine, özerkliği ve yerinden yönetimi savunduklarını ve bunun 2007'den bu yana parti programlarında yer aldığını söylediği belirtildi.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Almanya’nın başkentti Berlin’de bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın dün Hertie School of Governance Üniversitesi'nde düzenlenen paneldeki açıklamalarının iktidar medyası tarafından “Özerklik ilanıyla sonuç elde edilemez” şeklinde servis edilen konuşmasının detaylarına ulaşıldı.

Panelin soru-cevap bölümünde özerklik ve özyönetim konulu bir soruyu yanıtlayan Demirtaş, 2007 yılından bu yana partilerinin programlarının özerkliğin Türkiye için bir yönetim modeli olması için tekliflerinin olduğunu anımsattı.

Demirtaş, devamında şu ifadeleri kullandı: “Eğer son, Kürt bölgelerinin bazı yerlerinde ilan edilen özyönetimleri kast ediyorsanız, bu partimizin ilan ettiği, HDP'nin ilan ettiği bir özyönetim ilanı değil, bunu öncelikle belirtmem gerekiyor. Doğrudan oradaki sivil halk meclislerinin, orada yaşayan insanların, özellikle gençlerin, kadınların öncülüğünü yaptıkları grupların ilanıydı.

Biz de ülkemiz için böyle bir modeli tartışmak ve geliştirmek istedik. Ve Türkiye gibi büyük bir coğrafya, yüzölçümü olarak çok büyük; nüfus olarak 80 milyon gibi kalabalık bir nüfusa sahip; kültürel açıdan çok kültürlü, çok dilli, çok inançlı bir ülke. Böyle bir ülkenin artık yeni yüzyılda tek bir merkezden, tek bir kişi tarafından ya da tek bir merkezi hükümet tarafından tümüyle yönetilmesi demokrasiye uygun değil dedik. Yerel yönetim, yerinden yönetim modellerinin tartışılması gerektiğini önerdik, savunduk.”

Demirtaş, bunun iki temel sorunu çözeceğini ifade ederek, “Birincisi, Kürt sorunu gibi tarihi 100 yıla dayanan sorunu çözmemize yardımcı olacak. Çünkü Kürtler de Kürt halkı da bu tür yönetim modelleriyle ülke bölünmeden, sınırlar yeniden çizilmeden yönetime katılma hakkını elde edecekler, kendini yönetebilme hakkını elde edebilecekler. Ama aynı zamanda Türkiye'nin genel demokrasi sorunu da, Türkiye'deki diğer yurttaşların da yönetime katılma hakkı bu şekilde en azından sağlanabilecekti. Fakat hiçbir zaman bu konu Türkiye'de açıklıkla tartışılmadı. Evet, 2007'den beri biz bunu Parlamento'ya teklif ediyoruz, kamuoyunda tartışmak istiyoruz. Ama her zaman bunu bir bölücülük, ülkeyi bölme girişimi olarak ele aldılar ve tartışmayı hiçbir zaman kabul etmediler” dedi.

Sözlerine “Örneğin şu anda ülkemizde başkanlık sistemini tartışmak serbesttir” diyerek devam eden Demirtaş, başkanlık sistemini tartışmayanların “vatan haini” ilan edildiğine dikkat çekti ve şunları söyledi: “Özerklik de bir idari modeldir ve bunu tartışmak suçtur. Tartışamazsınız. İlan edilmiş olması, vesaire, bütün bunlarla ilgili handikapları anlayabiliyorum, partimiz bunun tartışılmasını istiyor. Biz özerkliğin, açık söylüyorum öyle ilan edilerek elde edilebilecek veya inşa edilebilecek bir süreç olduğunu düşünmüyoruz. Özerklik ilanı yapan halk meclisleri veya bölgeler, daha çok Hükümet'i bunu tartışmaya, mevcut durumu anlamaya, mevcut durumu tanımaya zorlamak açısından yapıyorlar. Bizim görebildiğimiz o. Hükümet bütün bunları cesaretle tartışabilse, belki de o çatışma ortamını sonlandırmak çok daha mümkün olacak.”

Demirtaş'ın konuşması için videoyu tıklayınız.

(Kaynak: DİHA)