HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş AKP'li iş çevrelerinin PKK'ye yardım iddialarına yönelik, "Başbakan olan Erdoğan'a gitmişler ve şikayetçi olmuşlar. Başbakan kendi bunu ifade etti. Ellerinde listeleri var kendileri çıkıp açıklasınlar hangi AKP'li hangi ihaleden ne kadar pay vermiş onlarda vardır. İstiyorlarsa açıklamasınlar. Yok derlerse PKK'ye çağrı yapayım, onlar açıklasın" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş başkanlığındaki HDP heyeti, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) ve Alevi Bektaşi Federasyonu'nu (ABF) ziyaret etti.

AKP'nin 14 yıllık iktidarı boyunca mezhep, etnik kimlik üzerinden bir kamplaştırma yarattığını savunan Demirtaş, yaratılan bu kampın kendilerini oy itibariyle yeterince beslediğinden dolayı bu alanın dışında kalan hiç kimseyi yurttaş diye kabul etmediklerini söyledi.

‘BİRLİKTE MÜCADELENİN GEREKLİLİĞİ’

Demirtaş, Alevilerin kurumlarının yürüttüğü eşit yurttaşlık mücadelesinin hem kamplaşmayı gidermesi, hem de iç çatışma tehlikesinin giderilmesi açısından önemli çalışmalar olduğunu ifade etti.

Sokağa çıkma yasaklarına Alevi örgütlerinin duyarsız kalmadığını kaydeden Demirtaş, "Sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği kentlerle ilgili duyarsız kalmadınız. Alevi toplumunun bu dönemde Alevi örgütlerinin öncülüğünde göstermiş olduğu duyarlılık takdire şayandır. Bu dönem tam olarak bütün sorunları çözmüş olmayabiliriz ama demokrasi güçlerinin ülkemizde adil ve eşit bir şekilde özgürce yaşama inanan bütün güçlerin birlikte mücadele etmesinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koydunuz" dedi.

'AKP KENDİ İKTİDARINDA ZULÜM GÖREN HALKTAN ÖZÜR DİLEMİYOR'

AKP'nin iç barış konusunda herhangi bir proje geliştirmediğini savunan Demirtaş, "Putin'den rahatlıkla özür dileyebiliyor. İlk etapta büyük şovenist bir kahramanlık duygusuyla karşıladılar ama şimdi özür dileniyor. Fakat kendi ülkesinde kendi emriyle katledilen gençlerle ilgili ne ailelerine ne kendilerinden bir özür dilenmedi.

“ Ülkenin Alevisinden, Kürdünden özür dilemek aklına gelmiyor. Kendi iktidarları sürecinde ağır baskılar görmüş kesimlere en ufak bir barış mesajı, küçük bir yumuşama mesajı bile vermiyor. Çünkü kamplaştırma siyaseti oy olarak besliyor. Bunu yaptık oylarını yükselttiğini düşünüyor. Gerisi umurunda değil" diye konuştu.

AKP gibi kamplaştırma siyaseti güdemeyeceklerini söyleyen Demirtaş, bunun AKP'li politikalarını istemeyerek desteklemek olacağını, buna karşı dikkatli olunması gerektiğini söyledi.

Demirtaş, şunları söyledi: "Aleviler, Türkiye'de ötekileştirilen en büyük kesimden birisidir. Tarih boyunca katliamlara uğramış, zulüm görmüş, hali hazırda da AKP iktidarı boyunca da ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmekten kurtulamamış çok büyük bir kesimden söz ediyoruz. Ama bu baskılara rağmen bir düşmanlık dili ve düşmanlık siyaseti üretmemiş bir Alevi toplumundan bahsediyoruz. Bu saldırılar karşısında boyun eğmemiş fakat kendisini hedef gösterenleri de düşman ilan etmemiş. Onların örgütleri de bu ilkeler çerçevesinde demokrasi mücadelesine büyük katkılar sundu."

‘BARIŞ DİLİNİ YÜKSELMESİ İÇİN AKTİF ROL OYNAYACAĞIZ’

PSAKD Genel Başkanı Gani Kalkan ise yaptıkları ziyaret nedeniyle öncelikle Demirtaş'a ve beraberindekilere teşekkür etti.
Alevilerin tek bir sorunu olduğunu, bunun ise "barış" olduğuna söyleyen Kalkan, "Bu ülkeye barış getirmezseniz, bu ülkenin her yanına cem evi kursanız dahi gidecek insan bulamadığınız için bir anlamı yok. Bu ülkede barışın tesisi noktasında Alevi örgütleri olarak elimizden geldiği kadar bu sürece destek vereceğiz. Barış dilinin batıda yükseltilmesi konusunda bundan sonraki süreçte daha aktif rol oynayacağız" ifadelerini kullandı.

‘PKK’YE ÇAĞRI YAPALIM KENDİLERİNE YARDIM EDEN AKP’Lİ ŞİRKETLERİ AÇIKLASIN’

Kalkan'ın açıklamasının ardından Demirtaş, ziyaretlerini takip eden gazetecilerin gündemeilişkin sorularını yanıtladı.

Demirtaş'a "PKK'ye yardım edildiği" iddiasıyla belediyelere kayyum atama tartışmaları üzerinden daha önce bazı AKP'li iş çevrelerinin PKK'ye para verdiği yönündeki açıklamaları hatırlatıldı.

Demirtaş, bu konuda şunları söyledi:

"Zorla mı gönüllü mü almış bilemem. Bunlar toplanıp o dönem Başbakan olan Erdoğan'a gitmişler ve şikayetçi olmuşlar. Başbakan kendi bunu ifade etti. Şimdi ben diyorum ki belediyelerimizi 'PKK'ye yardım etmekle' suçluyorsun da bu yalanı iftirayı aleni bir şekilde bize buluşturmaya çalışırken, senin bizzat tanık olduğun yakın arkadaşların PKK'ye para yardımı yaptı.

“Bu siz yaptınız, bunu yapanlara kayyum atanacaksa sizden başlasak bir zahmet. Sizin bu şirketlerden başlayalım. Bu iftiralardan vazgeçilmesi lazım. Ellerinde listeleri var kendileri çıkıp açıklasınlar hangi AKP'li hangi ihaleden ne kadar pay vermiş onlarda vardır. İstiyorlarsa açıklamasınlar. Yok derlerse PKK'ye çağrı yapayım, onlar açıklasın."

‘SIĞINMACILAR İLE BAZI BÖLGELERİN DEMOGRAFİK YAPI DEĞİŞTİRİLMESİ HEDEFLENİYOR’

Suriyeli mültecilere vatandaşlık tartışmaları ve bunun Kürdistan nüfusunun demografik yapısıyla oynamak amacıyla yapılmak istenmesi tartışmalarına ilişkin ise Demirtaş, bu konunun tartışmanın bu kadar sağlıksız yürümesinin nedeninin AKP'ye olan güvensizlikten kaynaklandığını ifade etti.

Demirtaş, "İktidarın sicili o kadar bozuk ki insanlar bundan tedirgin oluyorlar" diyerek, AKP'ye oy vermesi tahmin edilen kişilerin seçilip vatandaşlık verileceğini ve söz konusu bölgelerin demografik yapısının değiştirilmesinin hedeflendiğini ifade etti.

"Bu meseleye ırkçı yaklaşanlar da var. Ama bizim hassasiyetimiz bu değil. Dikkat çekmek istediğimiz husus vatandaşlığa geçişin hukuki kuraları var. Buna göre başvuranları başka kriter aramaksızın vatandaşlığa kabul edeceksiniz. Mezhebine, siyasi görüşüne, kimi oy verip vermeme durumuna bakarak vatandaşlık veremezsiniz. AKP bunu yapmak istiyor.

Kriterler AKP'ye oy vermek mi?" diye soran Demirtaş, bu konuda Göç Bakanlığı'nın kurulması ve bunun da etkili sivil toplum örgütleriyle koordineli çalışması gerektiğini kaydetti.

‘ORTADA BAHOZ ERDAL SORUNU YOK, KÜRT SORUNU VAR’

HPG Komutanlarından Dr. Bahoz Erdal'ın "öldürüldüğü" yönünde ortaya atılan ve Erdal'ın açıklamalarına rağmen halen sürdürmek istenen yalanın yöneltildiği Demirtaş, "Ortada Bahoz Erdal sorunu yok, ismi Kürt sorunu var. Bahoz Erdal'ı da ortaya çıkaran Kürt sorunudur. Kürt sorununu çözmeden bin tane Bahoz Erdal öldürsen çözemezsin. Sen bir tane Bahoz Erdal öldürürsen bin tane daha çıkıyor. Bunlar psikolojik savaş yöntemleridir" dedi.

'İFADE VERMEYE GİTMEYECEĞİZ’

Demirtaş'a MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dün ifade vermesinin ardından yaptığı "herkes ifade vermeye gitmeli" çağrısı da soruldu.

Demirtaş, Bahçeli'nin bu çağrısına ilişkin biz işkenceyle ifade alıyorlar demedik. Mesele nezaket meselesi değil, mesele siyasetçilerin kabalığı. Ortada yargılama yok darbe var. Bunu mimarlarından biri de Bahçelidir. Buna evet diyenler tıpış tıpış gidebilir. Ama biz bu darbeye hayır dedik. Bizim yargıya karşı saygısızlığımız yok çünkü ortada yargı yok. AKP'nin hukuk komisyonları gibi davranın Cumhurbaşkanı ile çay toplamaya gidenler bizi nasıl adil yargılayacaklar" ifadelerini kullandı.

'GEREKİRSE MECLİSİ KİLİTLERİZ'

Bugün Meclis'te görüşülen iç tüzük değişikliği tartışmasının da yöneltildiği Demirtaş, değişikliğin muhalefetin sesini kısmaya dönük olması durumunda kabul etmeyeceklerini söyledi.

AKP'nin beklentisinin muhalefetin sesini kısmak ve tüm yasaları hızlıca çıkarmak olduğunu kaydeden Demirtaş, "Bunu önerecek her türlük içtüzük önerisine karşı çıkarız. Tek başlarına yapmaya kalkarlarsa parlamentoyu kilitlemeye kadar elimizden gelen her şeyi yaparız" dedi.

(Kaynak: DİHA)