CHP’li belediye başkanlarının toplantısı için Van’a giden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a bir Vanlı, “Sizi çok seviyoruz başkanım. Bizi bu dertten kurtarın. Selahattin Demirtaş’ı da istiyoruz” dedi. Bu sözler üzerine Yavaş’ın, “İnşallah” ifadeleri kamuoyuna yansıdı. ABB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Koordinatörü Volkan Memduh Gültekin, Yavaş'ın "Selahattin Demirtaş'ı istiyoruz" diyen yurttaşa yanıt olarak "İnşallah" demediği açıklamasını yaptı.
Bu açıklamalar kamuoyunda tartışılırken bir tepki de HDP’den geldi.
Serkan Alan'ın Gazete Duvar'da yer alan haberine göre Meclis Genel Kurulu’nda konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, "siyasi rehine meselesinde korkak bir siyaset tarzının olduğunu" söyledi.
Beştaş, "Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı çıkmış, Sevgili Demirtaş'ın serbest bırakılmasıyla ilgili 'İnşallah demedim’ diye açıklama yaptırmış. Belediye basın-yayın birimine hem de. Ya, ayıp ya. En ciddi konularda açıklama yapmayan bir belediye basın-yayın birimi ‘İnşallah’ karşısında açıklama yapma gereği duymuş” dedi.
'İNŞALLAH DEMEKTEN BİLE İMTİNA EDİYORSANIZ, İKTİDARIN POLİTİKASININ YANINDA YER ALIYORSUNUZ DEMEKTİR'
Siyasetin cesaret işi olduğunu söyleyen HDP’li Beştaş, “Sevgili Demirtaş, Yüksekdağ, Kavala ve daha yüzlerce siyasetçi neden cezaevinde? İktidarın rehine siyaseti nedeniyle cezaevinde. Onları orada tutan siyasete karşı çıkmadan, karşı durmadan muhalif siyaset olmaz, olamaz” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer ‘İnşallah’ demekten bile imtina ediyorsanız iktidarın rehine politikasının yanında yer alıyorsunuz demektir. Maşallah size, gerçekten maşallah. Bu ikircikli, ilkesiz politikayla Türkiye yol alamaz diyorum ve HDP mücadelesiyle, dik duruşuyla, demokratik güçlerin direnişiyle kesinlikle kararlılıkla yol alacaktır. ‘Verin bana yetkiyi’ veya ‘Bize katılın’ demekle de olmaz. Ortak mücadeleye katılmakla, birlikte mücadeleyi yürütmekle ancak rehine siyasetinin karşısında durulabilir.”