HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 7 Haziran genel seçimleri için çalışmalarına Diyarbakır'da yaşayan anne ve babasını ziyaret ederek başladı. Demirtaş, sabah erken saatlerde Kayapınar ilçesinde kardeşleriyle birlikte yaşayan annesi Sadiye ve babası Tahir Demirtaş'ı ziyaret etti.

Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, seçim kampanyasına başlamadan önce Diyarbakır’da yaşayan ailesini ziyaret etti. Babası Tahir Demirtaş ve annesi Sadiye Demirtaş’ın ellerini öperek hayır dualarını alan HDP lideri, kardeşleriyle de hasret giderdi. Demirtaş daha sonra kardeşleri ve eşi Başak Demirtaş ile birlikte aile fotoğrafı çektikten sonra seçimlere ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Aile fotoğrafında bir tek, hakkında açılan davalardan dolayı Erbil'de yaşamak zorunda kalan DTP Eski Genel Başkanı Nurettin Demirtaş yer almadı.

Demirtaş, seçimlerde ortaya çıkacak sonucun bütün halklar ve Türkiye için hayırlı olmasını dileyerek, Cuma gününden itibaren seçim kampanyasının startını vereceklerini söyledi. Yarın Ankara'da gerçekleşecek aday tanıtım toplantısıyla çalışmalara başlayacaklarını söyleyen Demirtaş, "Uzun zamandır anne ve babamı ziyaret edememiştim. Onların hayır duasını aldım. İnşallah bütün anne babaların hayır dualarını aldıktan sonra başarılı olacağız" diye konuştu.

Demirtaş, partilerinde eş başkanlık sisteminin olmasından dolayı diğer partilere oranla avantajlı olduklarını ifade ederek, "Hedef olarak Türkiye'nin 81 iline ve birçok ilçesine gitmeyi planlıyoruz. Zaman çok sınırlı Türkiye büyük bir coğrafya çok sayıda seçim bölgesi var. Bu nedenle yetiştirmekte zorlanabiliriz ama hedef olarak her yerde mutlaka bir etkinlik planlamasıyla ulaşmayı düşünüyoruz" dedi.

'TÜRKİYE'YE UMUDUN ZAFERİNİ ARMAĞAN EDECEĞİZ'

Açıklanan aday listesinin Türkiye'nin batısında nasıl değerlendirildiğine dair yöneltilen soruyu Demirtaş şu şekilde yanıtladı: "HDP bütün ülkenin ortak partisi. Edirne'de de orayı temsil eden adaylarımız var. İzmir, Trabzon'da da Hakkari, Van ve Diyarbakır'da da o yereli temsil eden adaylarımız var. Her yerde bütün Türkiye'yi kapsayacak aday isimleri de var. Dolayısıyla Batı'daki adaylarımız da halk tarafından coşkuyla karşılandı. HDP zaten uzun süredir politika ve söylemiyle ciddi bir umut ve heyecan yaratmıştı. Seçim kampanyamız ilerledikçe bunu alanlarda da göreceğiz. Batı'dan da çok olumlu tepkiler alıyoruz. Daha önce başka partilere oy vermiş kesimler bizleri gördükleri yerde desteklerini belirtiyorlar. Bu ne kadar oya dönüşür bunu 7 Haziran günü göreceğiz. Ama biz bize duyulan umudu boşa çıkarmadan insanlarımızın beklediği sonucu ortaya çıkartarak Türkiye'nin önünü açacak bir zaferi, bütün Türkiye'ye armağan etmeye hazırlanıyoruz."

AKP’DE CİDDİ BİR DÜŞÜŞÜN OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ’

Baraja ilişkin yöneltilen soruyu ise Demirtaş, "AKP'de ciddi bir düşüşün olduğunu görüyoruz. AKP iktidardan hükümetten düşmenin sınırında biz de barajı aşmanın sınırındayız. Biz arttıkça AKP düşüyor ve tek başına hükümet olma iddiasını gittikçe kaybediyor. Bu destek bu şekilde devam ettikçe bizler de halkımıza layık olacak bir politikayı ortaya koydukça, HDP'nin misyonu iyi anlatıldıkça baraj sorunumuzun ortadan kalkacağını düşünüyorum" şeklinde yanıtladı.

Aday seçimlerine ilişkin tartışmalarla ilgili "Milletvekillerimizi çizme gibi bir anlayışımız olmaz" diyen Demirtaş, böylesi bir yaklaşımın gelenekleri olmadığını belirterek, "Partinin ve halkın beklentilerini karşılayacak bir listeyi çıkartırken bir tercih yapmak zorundasınız. 550 aday binlerce başvuru içerisinden seçmek zorundasınız. Çok sayıda nitelikli aday adaylarımız vardı. Bu bizim için büyük bir şanstır. Bütün başvuran aday adayı olan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum" dedi.

Demirtaş, aile fotoğrafında yer alamayan Nurettin Demirtaş'ın burukluğunu yaşayıp yaşamadığı yönünde kendisine yöneltilen soruyu ise "Kendisi DTP'nin eş genel başkanıydı. Bu ülkede haksız yere 15 yıl hapis yattı. Hayatının yarısını cezaevinde geçirdi. Demokratik siyasete girmek istedi partiye girerek yönetici oldu. Fakat devlet ve hükümet onu hiçbir şekilde hazmedemedi. Yargı baskısıyla siyaset yapamayacak hale getirmek istediler. Konuşmalarından dolayı haksız cezalar verildi. Yüzlerce yıl hapisle yargılanmaya başlandı. Dolayısıyla kendisi bir kez daha yıllarını cezaevinde geçirsin istemedik. Şu anda Güney Kürdistan'da Hewler'de yaşıyor. Sadece onun durumu değil on binlerce insan dünyanın çeşitli yerlerinde sürgünde yaşamak zorunda kalmış. Her biri benim için bir yara burukluktur. Onbinlerce insan bu şekilde ülkesinden ayrı bir şekilde sadece düşüncelerinden dolayı gelemez durumdadır. 7 Haziran'dan sonra ortaya iyi bir sonuç çıkartırsak bizler bu konuları çözmede daha inisiyatifli olacağız" diyerek cevapladı. (DİHA)