Kobani Davası’nın izlemek ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile dayanışmak amacıyla Ankara’da bulunan Progressive International (İleri Enternasyonal) Genel Koordinatörü David Adler, davaya dair izlenimlerini anlattı.

Mahkeme salonunda bir sirke tanıklık ettiklerini söyleyen Adler, “Onlarca HDP milletvekili, belediye başkanı, HDP yöneticisi ve üyelerinin hukuki temsiliyetinin açıkça reddedilmesi ve yasal süreçlere asla saygı gösterilmemesi, mahkeme salonundaki herkese bu duruşmanın adaletle hiçbir ilgisi olmadığını net bir şekilde gösterdi. Bu duruşma yalnızca siyasi zulüm olarak tanımlanabilir” dedi.

Mezopotamya Ajansı’ndan Gözde Çağrı Özköse'ye konuşan David Adler'in açıklamaları şöyle: 

SİYASİ ZULÜM

Adler, davayı izlemeye gelmelerinin nedenini, “Erdoğan'ın gittikçe artan siyasi zulmünü karanlık perdelerin arkasında gerçekleştirmek istemesidir. Burada insanlara ettiği zulmü görünmez kılmak istiyor. Biz ona inat buradayız. Olan biteni görmek ve göstermek için” diye açıkladı.

POLİS TACİZİ 

Adler, davanın Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülmesinin dikkat çekici olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Ve bu sirkten bozma dava hakkında bilmemiz gereken her şeyi söylüyor aslında. Mahkeme salonuna baktığınız zaman, olabildiğince çok sayıda asker ve polis vardı; olabildiğince az göz ve kulak vardı. Uluslararası gözlemcilerin, avukatların ve milletvekillerinin orada olmasını istemediler. Sincan Cezaevi Kampüsünün girişine adımımızı attığımız andan itibaren akıllara durgunluk verici bir şekilde kalabalık olan polisler tarafından taciz edildik. Gazetecileri de taciz ettiler. Bizleri itip kaktılar. Sürekli nerede durabileceğimizi ya da duramayacağımızı söylediler. Bunun nedeninin bizi sinirlendirerek bir olaya sebebiyet vermek olduğunu, provokasyon yaratma peşinde olduklarını biliyoruz. İstedikleri olsaydı, bizi salona almamak için bunu bahane edeceklerdi.”

‘BU YARGILAMA DEĞİL’

Adil yargılamanın yanı sıra Kobanê Davası’nın bir yargılama olmadığına dikkat çeken Adler, “Aslında Kobanê ile ilgili de değil. Bu dava HDP'ye ve müttefiklerine yönelik siyasi zulümle ilgili. Türkiye'ye ve dünyanın dört bir yanına bir mesaj vermek istediler. Muhalif olmanın hiçbir türünün bu rejim tarafından tolere edilmeyeceği mesajını verdiler” dedi.

Duruşmadaki en büyüleyici gözlemlerinin ise HDP’lilerin, “Biz buraya yargılanmaya değil, sizi yargılamaya geldik” diyerek davayı tersine çevirmesi olduğunu söyleyen Adler, devamında şunları söyledi: “Bunu görmek inanılmaz büyüleyiciydi. Bu nedenle umuyorum ki bu davanın sonucunda, bu 45 günün sonucunda, HDP avukatları, dostları aynı baskıyla şunu diyecek: Bu yalnızca hukuksuzluk değil, bu duruşmayı tersine çevirmek ve bu hukuk garabeti için seni yargılamamız için bir fırsattır.”

‘YETERLİ DAYANIŞMA GÖSTERİLMEDİ’

Tüm bunların yanında uluslararası kamuoyu, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin HDP ile yeterli dayanışmayı gösterilmemesini eleştiren Adler, “Bu duruşmanın çok daha geniş tabanlara duyurulması, çok daha iyi anlaşılması gerekiyordu. Çünkü HDP'nin başına gelen, bir dur denilmediği takdirde, Türkiye'de muhalefetin tüm aktörlerinin başına gelecektir. Bu nedenle çok daha güçlü bir dayanışma gerekliydi. Bugün olanlara tanık olmak için Ankara'da çok daha fazla insanın bulunması gerekiyor” dedi.