İzmir’de kadınların öldürülmesini protesto ettikleri için kameralar önünde polislerce darp edilen 23 kadın hakkında, darp görüntülerine rağmen “Örgüt propagandası yapmak" ve "Polise mukavemet etmek" suçlamalarıyla dava açılırken, davanın ilk duruşmasında mahkeme heyeti bir skandala imza atarak yeni suçlamalar eklenmek üzere ek iddianame istedi.

Cihan Başakçıoğlu’nun DİHABER’de yer alan haberine göre, Paris'te öldürülen Kürt siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Saylemez'i anmak ve Seve Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar'ın, Silopi'de  öldürülmesini İzmir Alsancak'ta, 9 Ocak 2016 günü basın açıklaması ile protesto etmek isterken gözaltına alınıp, sonrasında serbest bırakılan İzmir Kadın Koordinasyonu aktivisti 29 kadın hakkında başlatılan soruşturma 11 ay sonra davaya dönüştü.

Dava açılan 23 kadın hakkında "Örgüt propagandası yapmak" ve "Polise mukavemet etmek" suçlamalarıyla hazırlanan iddianamede, eylem sırasında atılan "Jin jiyan azadî" ve "Yaşasın kadın dayanışması" sloganları ile katledilen kadınların fotoğraflarının taşıması delil olarak gösterildi.
 
Kadınlardan 7’si hakkında ise, ayrıca polisi darp ettikleri suçlamasında bulunuldu. Yaralandığı iddia edilen polislerin aldıkları darp raporu da dosyaya eklendi. Ancak olay gününe ilişkin çekilen görüntüler, iddianamede kadınlara yöneltilen bu suçlamayı tamamen yalanlar nitelikte.
 
GÖRÜNTÜLERDE POLİS DEĞİL, KADINLARDA DARP EDİLİYOR!
 
Söz konusu görüntülerde, polislerin darp edildikleri iddiasının aksine kadınların yerlerde sürüklenerek gözaltına alındıkları ve feci şekilde darp edildikleri açıkça görülüyor. Görüntülerde kitleye dağılmaları için sadece bir kez uyarıda bulunduğu anlaşılan polisin, yaptığı bu uyarının hemen ardından ise müdahaleye giriştiği ve saçlarından tutularak yere yatırılan kadınların ters kelepçe vurulduktan sonra polis aracına götürüldüğü yansıyor.


 
GÖRÜNTÜLERDE POLİS ‘BU DAHA BAŞLANGIÇ’ DİYE TEHDİT EDİYORLAR
 
Aynı görüntülerin devamında, 29 kadının gözaltına alınmasının ardından Türkan Saylan Kültür Merkezi'nin bulunduğu araya doğru uzaklaşan kadınlara polisin yeniden saldırdığı da mevcut. Polisin burada kadınlara "Bu daha başlangıç" şeklinde tehditler savurduğu da yine görüntülere yansırken, bunu yanı sıra Kürt siyasetçilerin fotoğraflarının bulunduğu dövizleri eline geçiren polislerin bu dövizleri parçaladığı anlar da kaydedildi. Yargılanan kadınların, gözaltına alınırken darp edildiklerini ortaya koyan sağlık raporları da mevcut.

İddianamede kadınlar hakkında "polise mukavemet" ve "örgüt propagandası" suçlardan Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2 maddesi gereğince 1 yıldan 5 yıla kadar, TCK 265. Maddesi gereğince ise 6 aydan 3 yıla kadar değişen hapis cezaları istenirken, davanın ilk duruşması bugün İzmir Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Tutuksuz sanıkların bir kısmının ifade verdiği duruşmada, mahkeme heyeti skandal bir karara imza attı.

Davayı 22 Şubat 2017 tarihine erteleyen heyet, polis şiddeti görüntüler ile sabitken kadınlar hakkında "örgüt adına eylem yapmak ve suç işlemek" ve "2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet" suçlamaları eklenmek üzere ek iddianame hazırlanmasını istedi.