Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, OHAL kapsamında yayınlanan KHK’ları değerlendirdi.

KHK'ların içerdiği pek çok düzenlemenin OHAL'le ilgisinin olmadığını savunan Feyzioğlu, "Bu düzenlemeler, TBMM'de kamuoyu huzurunda tartışılarak kanun şeklinde çıkarılmalılar. Kapalı kapılar ardında, bir gecede, ansızın değil. 'Meclis'e ne gerek var?', 'Milletvekillerini niçin seçiyoruz?' sorularını sordurtan bu durum, çok açık bir keyfiliktir, hukuksuzluktur, demokrasiden son sürat uzaklaşmaktır. Zararı topyekun milletimiz ve devletimiz görmektedir" dedi.

TBB Başkanı Feyzioğlu'nun açıklaması şöyle:

"OHAL KHK'ları, sadece ve sadece olağanüstü halin ilan edilmesini gerektiren sebeplerle mücadele etmek için çıkarılabilir. Sadece, OHAL süresince geçerli olabilirler. Maalesef son çıkan KHK'nın (694 sayılı) da içerdiği pek çok düzenlemenin olağanüstü hal ile hiçbir ilgisi yok. (Örnek: MİT'in iç istihbarat yetkilerinin genişletilerek, üzerindeki denetimin zayıflatılması, idari yargının görev alanına giren işlerde ilamsız takip yapılamayacağı, MİT Müsteşarlığının başbakanlıktan alınıp Cumhurbaşkanlığına bağlanması, bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinin değişikliği halinin istinafta etkisi, vs.)"

'CUMHURBAŞKANI HANGİ KONUDA KANUN ÇIKARILACAĞINA KENDİ KARAR VERİYOR'

"Bu düzenlemelerin içeriklerine ilişkin bir söz söylemiyorum. Gerekli ve doğru olabilirler, olmayabilirler. Ancak halkın seçtiği milletvekillerinden oluşan TBMM'de kamuoyu huzurunda tartışılarak kanun şeklinde çıkarılmalılar. Kapalı kapılar ardında, bir gecede, ansızın değil. Cumhurbaşkanı, hangi konuda kanun hangi konuda KHK çıkarılacağına kendi karar veriyor. Yani Meclisin ne zaman çalışacağını, ne zaman kenarda duracağını Cumhurbaşkanı belirliyor. Oysa Anayasa'nın hükümleri çok açık. 'Meclis'e ne gerek var?', 'Milletvekillerini niçin seçiyoruz?' sorularını sordurtan bu durum, çok açık bir keyfiliktir, hukuksuzluktur, demokrasiden son sürat uzaklaşmaktır.  Zararı topyekun milletimiz ve devletimiz görmektedir"