CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, partisinin Genel Merkezi’nde gazetecilerle yaptığı sohbette gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.

Salıcı, DEVA Partili eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in Ankara 1. Bölge’de CHP listesinden aday gösterilmesi konusundaki tartışmalar için “Siyaset isimler üzerinden yürümez” dedi.

Salıcı konuya ilişkin şunları söyledi:

“İttifak içindeki partilerle görüşürken ve onlardan bazı arkadaşlar bizim listelerimize yer alırken biz bir isim tartışmasına girmedik. İsimler üzerinden bir değerlendirme doğru olmaz. O, ittifakın parçası olan ve CHP listesine isim veren partinin yapması gereken bir değerlendirme. Dolayısıyla onlardan gelen isimleri biz kabul ettik ve yerleştirdik. Bu konuyla ilgili tartışma doğru olmaz.”

"SİYASET İSİMLER ÜZERİNDEN DEĞİL FİKİRLER ÜZERİNDEN YÜRÜR"

Ergin’in Ankara 1. Bölgeden adaylığı nedeniyle bir oy kaybı yaşamayacaklarını düşündüğünü söyleyen Salıcı, “Siyaset, isimler üzerinde durmaz. Millet İttifakı, siyasi fikirler üzerinden yürüyor. Hatırlarsanız, Saray bize uzun zaman dedi ki ‘Tayyip Erdoğan’ı istemeyenler ittifakı’. Herhalde öyle olmadığını Tayyip Erdoğan’ın kendisi bile anlamıştır” ifadelerini kullandı.

Oğuz Kaan Salıcı, bu tip tartışmaların her seçimde yaşandığını belirterek, “Burada önemli olan şey, birlik ve bütünlük içinde partinin ve ittifakın seçime gitmesini sağlamaktır. Bu seçimde şöyle bir avantajımız da var. CHP örgütü diri, çalışıyor. Aynı zamanda ittifak içinde olduğumuz diğer partilerin teşkilatları da bu sürecin içinde. Koordinasyon içindeler. Biz, hazırlıklı şekilde gidiyoruz seçim ortamına” diye konuştu.

"BİZ SADAT'IN ÖNÜNE GİTMİŞ BİR PARTİYİZ"

Salıcı, seçim güvenliğine ilişkin 2 aydır çalışma yürüttüklerine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

“Seçime 32 gün kala, bu, yeni başlamış bir tartışma ve kaygı değil. Çok önceden beri gelen bir tartışma. Bu kaygıları ortadan kaldırma görevi, mevcut iktidarın ve Yüksek Seçim Kurulu’nun. Bu kaygıları ortadan kaldıracak bir adım atmadıkları sürece bu kaygıları gündemde tutmuş oluyorlar. Vatandaşımıza ‘Neden bu konuda kaygılısın’ diye sormak haksızlık olur. Biz, SADAT’ın önüne gitmiş bir siyasi partiyiz. Meseleyi sadece seçim gününe endeksleyen bir siyasi parti değiliz. Seçime giderkenki siyaset ikliminin de seçim güvenliğinin bir parçası olduğunu düşünüyoruz. Sizce, arka arkaya siyasi partilerin il başkanlıklarının önünde, İçişleri Bakanlığı’nın açıklamalarına göre ‘raslantısal, siyasi partiyi hedeflemeyen saldırılar’ oluyor olması, ateş açılıyor olması, bunlar seçim güvenliğini olumlu etkileyen şeyler mi? İçişleri Bakanı niye var?”

"ELEKTİRİKLERİN KESİLMESİ HALİNDE ÖNLEMLERİMİZ HAZIR"

Salıcı, seçimlerin adil bir şekilde yapılmasını isteyen herkesle işbirliği yapabileceklerini ifade ederek, “Bu seçimlerde vatandaşımızın sandığa güven içinde giderek oy atmasını sağlayacak tedbirler alıyoruz” diye konuştu. Salıcı, seçim günü elektrik kesilmesi halinde alacakların önlemlerin hazır olduğunu bildirerek, “Sandığın üstüne oturmak olabilir. Diyelim ki sayım esnasında hava karardı ve elektrikler kesildi. O sayım sağlıklı yapılamaz. Onun üzerine oturacak bir CHP’li var” vurgusunda bulundu.

"İTTİFAKI OLUŞTURAN PARTİLER İÇİN FEDAKARLIK SEÇİMİ"

14 Mayıs’ta yapılacak seçimleri için “Fedakarlık seçimi” diye tanımlamasında bulunan Salıcı, “Bu seçim, herkes için fedakarlık seçimi. İttifakı oluşturan partiler için de CHP için de bizim örgütlerimizde çalışan arkadaşlarımız için de yıllarca parlamentoda görev yapmış deneyimli siyasetçiler için de fedakarlık seçimi” dedi.

"SEÇİM GÜVENLİĞİ İÇİN HERHANGİ BİR OLUMSUZLUĞA KARŞI GEREKLİ TEDBİRİ ALACAĞIZ"

Salıcı, ‘terör örgütü Hizbullah’ı özellikle Doğu ve Güneydoğu’da seçim güvenliğine yönelik bir tehdit olarak görüp görmediklerine’ ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:

“Biz, seçim güvenliği ile ilgili her türlü tedbiri alacağız. Bu konuda kararlıyız. Alacağımız bazı tedbirleri bilmelerine şu anda ihtiyaç yok. Biz, seçimin güvenli bir ortamda, hatta güvenli iklimde yapılması için gerekli her türlü çalışmayı yapıyoruz. Dolayısıyla seçimle ortaya çıkabilecek herhangi bir olumsuzluğa gerekli tedbiri alacağız.”

Salıcı, avukat Türkan Elçi’nin neden Diyarbakır’dan aday gösterilmediğini ise “İstanbul’da ciddi bir Kürt seçmen var, Diyarbakır’da da benzer şekilde. Dolayısıyla Türkiye’nin farklı yerlerinde CHP’ye oy vermek isteyen seçmeni kucaklamak için Türkan Hanım İstanbul’dan aday” diyerek açıkladı.

Kaynak: Gerçek Gündem