CHP milletvekili Eren Erdem, Kadir Topbaş ve Bülent Arınç’ın damatlarının “sabit ikametgâhları var” gerekçesiyle serbest bırakılıp gazeteci ve akademisyenlerin tutuklu kalmasını Meclis gündemine taşıdı.

Eren Erdem, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu soruları yöneltti:

Akın Atalay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Güray Öz, Hakan Kara, Turhan Günay, Musa Kart, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör; 160 gündür tutuklu bulunan Ahmet Şık ve haftalardır tutuklu olan Yunus Emre İper ve Oğuz Güven, sabit ikametgâhı olmadığı için mi serbest bırakılmamaktadır? Bu kişiler göçebe olarak çadırda mı yaşamaktadır? 150’den fazla gazeteci göçebe hayat sürdükleri için mi serbest bırakılmamaktadır? 93 gündür açlık grevinde olan akademisyen Nuriye Gülmen, öğretmen Semih Özakça ile birlikte tutuklu bulunan akademisyenlerin serbest bırakılmamasının gerekçesi sabit ikametgâhlarının olmayışı ve ‘parklarda yaşıyor olmalarından’ mıdır?”

ÇADIRDA MI YAŞIYORLAR?

CHP Milletvekili Veli Ağbaba ise “73 yaşında, kulağı duymayan Şahin Alpay cezaevinde, damatlar dışarıda. Damatlar Cumhuriyeti. Bundan sonra FETÖ’yle mücadele konusunda korunmanın en iyi yönü AKP’lilere damat olmak. Yüzünde ölüm hissettiğim mahkumlar, kanser hastaları cezaevinde yatıyor. Ergenekon’da, Balyoz’da Kuddusi Okkır’ın cenazesi çıkarıldı. Erol Manisalı kanser olunca çıktı. Eski Bursa Rektörü kanser olduktan sonra çıktı. Fatih Hilmioğlu, Mehmet Haberal. Şimdi ‘Uyku apnesi’ var diye damatlar tahliye ediliyor. Bülent Arınç’ın damadı da tahliye edildi. Gerekçesi ‘sabit ikametgahı’ varmış. Cezaevindeki Kadri Gürsel’in, Murat Sabuncu’nun, Musa Kart’ın ikametgahı yok mu, çadırda mı yaşıyorlar, göçebeler mi?” diye konuştu.