CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü'nün 1.yıldönümünde “Hak-Hukuk-Adalet” Belgeselinin Galası’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı adaylarının eşit koşullarda yarışmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bütün AK Partili kardeşlerime şunu söylemek isterim. Harama destek vermek harama ortak olmak demektir. Ona oy verdiğiniz zaman harama ortak olmuş olursunuz. Birinin elini kolunu bağlayacaksın. Diğerinin arabası var uçağı var. Nereden geldiği belli olmayan serveti var. Sonra eşit şartlarda seçim vs vs. Seçimde adalet yok. Seçimde de adalet istiyoruz” dedi.

"Eğer bir topluma adaleti unutturursanız, baskıyı egemen kılarsanız toplumda infial yaratırsınız" diyen Kılıçdaroğlu, "Milyonların adalet diye haykırdığını bütün dünyaya göstermek için yürüdük. Yürümez dediler, Bolu Dağı’nı aşamaz dediler, Her santimini yürüdük" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

"Asla yalnız yürümemenin tek koşu var; Haklı olacaksınız!

Halkın çıkarlarını her zaman savunduk. O mücadele soylu bir mücadeleydi. İnsanı insan yapan kavram adalet.

Eğer bir topluma adaleti unutturursanız, baskıyı egemen kılarsanız toplumda infial yaratırsınız.

Tarihin hiçbir döneminde baskıcılar başarılı olamamıştır. Hak verilmez alınır diye bir kavram vardır. Biz kimseden lütuf istemiyoruz. 81 milyonun huzur içinde yaşamasını istiyoruz.

17 milyon yoksulumuz var bunları siyasi sömürü haline getireceksiniz! Bu ülkenin en saygın gazetelerini cezalandıracaksınız.

Her seferinde bardağa bir damla düştü. Her seferinde düzelir diye bekledik.

Enis Berberoğlu’nun haksız yere cezaevine girmesi son damlaydı ve bardağı taşırdı. Sesimizi sadece sağırlar ve birileri duysun diye değil. Milyonların adalet diye haykırdığını bütün dünyaya göstermek için yürüdük. Yürümez dediler, Bolu Dağı’nı aşamaz dediler, Her santimini yürüdük.

Milyarları harcayacaksın, tüyü bitmemiş yetimin hakkıyla yaptığın Saray’ın maliyetini milletten gizleyeceksin! Bu en büyük adaletsizliktir. Yaptığın harcamaların hesabını vereceksin! Demokrasi budur.

Adalet Yürüyüşü’nün birinci yıldönümünde sağırlar duyar mı bilmem. 81 milyon vatandaşıma söylemek isterim.

81 milyon vatandaşım eline vicdanını koysun: Bir hakim üstelik Danıştay’da bir hakim bir partinin kadın kolları başkanı gibi tweet atarsa, o hakimi orada tutanda adalet kavramı yoktur. O yargıç orada duruyorsa hâlâ istifa etmemişse en büyük zararı yargı camiası alıyor. Sevgili hakim kardeşim görevinle istifa edeceksin, görevinden çekilmeyip, orada oturuyorsan açık ve net söylüyorum: Sen onursuz bir yargıçsın.

‘BÜTÜN AK PARTİLİ KARDEŞLERİME SESLENİYORUM’

Bütün AK Partili kardeşlerime şunu söylemek isterim. Harama destek vermek harama ortak olmak demektir. Ona oy verdiğiniz zaman harama ortak olmuş olursunuz.

Birinin elini kolunu bağlayacaksın. Diğerinin arabası var uçağı var. Nereden geldiği belli olmayan serveti var. Sonra eşit şartlarda seçim vs vs. Seçimde adalet yok. Seçimde de adalet istiyoruz.

Geldiğimiz noktada allak bullak edilen bir eğitim sistemi var. Bizim çocuklarımız kobay olarak kullanılıyor. Eğitimde de adalet istiyoruz.

Yaşamda da adalet istiyoruz. Kimsenin yaşam tarzından siyasi görüşünden dolayı dışlanmadığı. Caddede sokakta birbirimize selam veremeyecek noktaya geldik.

Medyada da adalet istiyoruz. Vatandaş kendini yaktı. Hiç haber yapılmadı ta ki ben Meclis’te dile getirene kadar.

Bu adalet yürüyüşünü medya bağımsız olsun diye yaptık.Bu adalet yürüyüşünü toplum özgüveni yüksek bir toplum olsun diye yaptık. Bu adalet yürüyüşünü güçlü biziz, adaleti getirecek olan biziz demek için yaptık.

Hangi siyasi görüşten olursak olalım. Adaletin mücadelesini yapmak zorundayız. 450 Km’ye yakın adalet için yürüdüysem benim bu milletten beklentim vardır. Bireysel beklentim yok. Ama bu topraklarda bir kişi haksızlığa uğruyorsa ben rahat değilim. İhaleler yandaşlara dağıtılıyorsa ben rahat değilim. Toplumun da rahat olmaması lazım. Herkes sandığa gitsin ve oyunu kullansın. Sadece kendimiz değil, komşumuzu arkadaşımız beraber gitmeliyiz sandığa.

İlk kez sivil darbe döneminde sandığa gidip buna son vereceğiz. Duvara yıktığımızda dünyaya görkemli bir mesaj vereceğiz. Her birimizin tek tek sorumluluğu var.

‘HAZIR MIYIZ?’

Duvarı yıkmaya hazır mıyız? (Evet sesleri) Duvarı yıkmaya hazırsak. Bu iş Tamam diyoruz.

Buradan Enis Berberoğlu’na saygılarımızı selamlarımızı gönderiyoruz.