Van'ın Muradiye ilçesinde bulunan ve 'doğa harikası' olarak tanımlanan Muradiye Şelalesi'nin üst ve alt kısmında yapımı tamamlanan Ayrancılar HES'in çevreye verdiği zarara dikkat çeken BDP'li İl Genel Meclis Üyesi ve Çevre Derneği Başkanı Ali Kalçık, bölgede HES çalışmasının bir doğa katliamı olduğunu belirterek, "Bu gidişle Muradiye şelalesinide kaybedeceğiz. Kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyorum" dedi.


ANF'den Oktay Candemir'in haberine göre, Çaldıran’ın batısında Ayrancılar (Devtrij) köyü arazisinde başlayarak Bendimah-i çayı üzerinde kurulan Ayrancılar HES'in bir çevre katliamı ortaya çıkardığını söyleyen Kalçık, "Çaldıran ve Muradiye arası yol üzerinde 22 km mesafede çayın kıvrımları dikkate alınırsa yaklaşık 24-25 km mesafedeki yerleşim ve araziye etki yaptığını gözlemledik. Yaklaşık 25 km. yerde suyun güzergahı değiştirilmiş. Gümüştepe köyü sakinleri ve muhtar Kütbettin Gümüş yapılan görüşmede köylerinde HES yapılmasından sonra yaşamlarının olumsuz yönde etkilendiğini söyledi. Yaklaşık 12.000 dönüm arazinin kullanılmayacak duruma geldiği, istimlâk bedelinin değerinde ödenmediği, isale hattı geçen alanlarda yapılan hafriyatın yağan kar ve yağmurlarda tarla ve biçeneklerine karıştığı, tekniğine uygun dolgu imalat yapılmadığı görülmüştür." dedi.

Yetkililerin bu konuda taraflı davrandığını, açılan 4 davanın da reddedildiğini kaydeden Kalçık, bunun da büyük mağduriyetlere neden olduğunu belirterek, "Söz konusu güzergâhta yaşayanlar mağdur olmuş, tarım ve hayvancılık bitme noktasına gelmiştir. Aynı güzergahta yaşayan Kandahar Mahallesi, Cevizderesi sakinleri can suyu diye verilen suyun pas koktuğu, hayvanların suyu içmediği, bu suyla tarım amaçlı sulama yapılınca sebze ve hububatın kuruduğu, çayla bütünleşmiş aynalı sazan balığının neslinin bitme noktasına geldiği, çok ender olan bu balığın yenilecek durumda olmadığını çevredeki vatandaşlar anlattı." diye konuştu.

Güzergahta bulunan Devtrij Ayrancılar, Gümüştepe, Göndürme, Akparan (Tansu) Tütünok (Dinçbaş), Akırak (Demirtepe) ve güzergahta bulunan yüzlerce evin geçimlerini tarım ve hayvancılıkla sağladığını söyleyen Kalçık, "HES´in geçtiği alanlarda uygun koşularda istımlak bedelleri yapılmamış itiraz edenler baskı yada mahkeme yetkililerince ´burası lazım değil´ denilerek vatandaşlar sindirilmiştir. Söz konusu alanda bulunan Bendimah-i Çayı önemli bir fauna ve flora zenginliği bulunan Bendimah-i sulak alanları beslemektedir. Bu nedenle suyun hiçbir şekilde sulak alan eko sisteminin her şekilde koruması ve akarsuyu genişliğini genişletecek fiziki yapısını değiştirecek faaliyetlerin yapılmaması gerekmektedir" dedi.

Daha önce söz konusu bölgeye köprü yapmak isteyen Muradiye Belediyesi´ne Orman ve Su İşleri Bakanlığının izin vermediğini hatırlatan Kalçık şöyle konuştu: " Tanımlar böyle olduğuna göre bir köprü yapımına müsaade etmeyen Orman ve Su İşler Bakanlığı (Doğa Koruma ve Milli Parklar) 14. Bölge Müdürlüğü yaklaşık 25 km. alanın su yatağı değiştirilerek baraj ve beton borularla yapılan HES´e sessiz kalmıştır. Egemenlerin ve kapitalistlerin çıkarı söz konusu olunca yaşayan halkın çevrenin flora ve faunanın hiçbir önemi görülmemiştir. Yapılan bu uygulamalarla Muradiye ekonomisine hiçbir yarar sağlamayan bu tesisin eko sisteme, flora ve faunaya zarar verdiği, üretilen enerjinin Muradiye halkına yansımadığı, doğa katliamından başka yararı olmadığı nettir ve ortadadır."