Karadeniz İsyandadır Platformu, “Bugüne kadar çevreci ve doğa dostu bilinen, canı yanan köylüleri, mücadele eden yaşam savunucularını kendilerine paravan ettiği, doğa katili şirketleri aklama paklama ilişkilerini gizlemek için, mücadele edenleri bir maske olarak kullandığı”nı iddia ettiği TEMA'yı bir basın açıklaması ile eleştirmişti.

Bu açıklamayı 'TEMA’ya Truva Atı suçlaması' başlığıyla BURADA haberleştirmiştik.

Bu iddialar üzerine TEMA Vakfı Kurumsal İletişim sorumlusu ve Çevre Politikaları Başkanı Özgül Erdemli Mutlu, platformun iddialarını şöyle cevapladı:

“Ticari faaliyette bulunan üyeler, vakfın görüşlerini etkilemez ve etkilemesine izin verilmez”

TEMA Vakfı, 18 yıl önce erozyon ve çölleşme ile mücadelenin mümkün olduğunu göstermek ve bunun devlet politikası haline gelmesini sağlamak üzere 30 işadamı tarafından kurulmuş, ülke genelinde 400.000’i aşkın gönüllüsü bulunan bir sivil toplum hareketidir.

18 yılda Mera ve Toprak Yasası’nın çıkarılmasını sağlamıştır, hali hazırda Su Yasası üzerinde çalışmaktadır. Vakıf, doğayı koruma adına açtığı ve müdahil olduğu 66 davayı kazanmış, ülke genelinde 149 örnek nitelikte kırsal kalkınma, biyolojik çeşitliliği koruma ve ağaçlandırma projesi uygulamıştır. Bugüne kadar başta halkımız olmak üzere destekçileri sayesinde 8 milyonu aşkın fidan diken TEMA Vakfı, çevrenin ve doğal varlıkların korunması yönünde bilinç oluşmasına önemli katkı sağlamıştır.

TEMA Vakfı’nın enerji konusundaki görüşleri son derece açık ve nettir, bunu defalarca açıklamıştır. Bir kez daha altını çizmek gerekirse: Ülkemizin ihtiyacı olan enerjinin karşılanması ve bu konuda dışa bağımlılığın azaltılması acil ve çözülmesi gereken bir sorundur. Ancak, doğayı ve bölge insanını gözetmeden sadece en kısa sürede enerji üretmeyi hedefleyen girişimler sorunu çözmeyeceği gibi daha da büyüklerinin peşi sıra gelmesine neden olacaktır. TEMA Vakfı, HES’ler henüz ülke gündemine gelmemişken 1997 yılında Fırtına Vadisi’nde koyduğu tavır ile uzun zamandır bu mücadelenin içindedir.

Tüm canlıların yaşam kaynağı olan suyun sadece enerji kaynağı ve para kazanma aracı olarak görülmesinden büyük rahatsızlık duyan TEMA Vakfı, HES konusunda Bilim Kurulu tarafından hazırlanan raporu, Cumhurbaşkanı, Başbakan, tüm parti başkanları, milletvekilleri ve Çevre ve Orman Bakanlığı yetkililerine göndermiştir. Öncelikle HES projeleriyle ilgili politika ve uygulama esasları belirlenirken projelerden etkilenen halkın ve STK’ların görüşünün alınmamış olması, bugün ülke genelinde yaşanan sorunların temel nedenidir. Projeler hazırlanırken göz ardı edilen diğer bir önemli unsur da yöre halkı ile flora ve faunanın suya olan ihtiyacının doğru değerlendirilmemesidir. HES’lerle ilgili belirsizlikler ve sorunlar çözülmeden bu projelerin yapımına devam edilmesi geri dönülemez felaketlere neden olmaktadır.

TEMA Vakfı strateji ve politikalarını Bilim Kurulu üyelerinin görüşlerini esas alarak ve Gönüllülerinden gelen yönlendirmeler doğrultusunda oluşturmakta ve hareket etmektedir. Her yıl iki TEMA Vakfı İl Temsilcisi, Vakıf Yönetim Kurulu’na seçilir ve gönüllüleri temsil ederek bizzat kararların alınmasına katkı sağlar. Kurucularının, Mütevelli Heyeti’nin veya Yönetim Kurulu üyelerinin bazılarının ticari faaliyetlerinin olması vakfın görüşlerini etkilemez ve etkilemesine izin verilmez. Ayrıca Vakıf birlikte proje uyguladığı kuruluşların sözcüsü veya savunucusu değildir.